Başörtüsünden neden bu kadar korkuyorlar?

Daha önce okullarda başörtüsü takılmasını yasaklayan Tacikistan başörtüsünü sokaklarda bile yasaklama peşinde. Dünyanın birçok ülkesinde ise başörtüsüne karşı büyük bir nefret kampanyası söz konusu...

Abdurrahman Güner / HAKSÖZ HABER

Bulgaristan, Letonya, Avusturya, Hollanda, Belçika, Almanya’da 2016 senesinden sonra peçe yasağı başladı. Fransa’da ise peçe yasağına ek olarak eğitim kurumlarında belli yaş gruplarına başörtüsü yasağı getirildi. Hindistan'da başörtülü öğrenciler üniversitelerde ayrımcılığa hatta fiili saldırılara uğrarken bazı eyaletlerde başörtüsü yasağı sık sık Hindu milliyetçileri tarafından dile getiriliyor.

Kosova’da 2009’dan senesinden beri başörtüsü devlet okullarında, üniversitelerde ve hükûmet binalarında yasaklandı. Fas’ta ordu mensubu kadınların başörtüsü takmasına izin verilmiyor. Suriye'nin yüksek öğrenim bakanı olan Gıyas Bereket, Esed rejiminin üniversitelerde peçeyi yasakladığını 2010’da ilan etmişti. Tunus’ta ise 1981'de başörtülü kadınlar okullardan ve hükûmet binalarından men edildi ve bu yasağa karşı direnenler işlerinden edilip hapis cezalarına çarptırıldılar. Tunus’taki başörtüsü yasağı 2011 devrimine kadar sürdü.

Türkiye ise Tunus ile birlikte başörtüsü konusunda en sert ülkeler arasında yer alıyordu. Üniversiteli kadın öğrenci sayısındaki artışa bağlı olarak 1980’li yıllardan itibaren başörtülü öğrenciler üniversitelerde yer aldı. Ancak en başından beri engelleme ve yasaklarla karşılaştılar. Özal’ın bu sorunu çözmek için attığı adımlar da engellendi. 28 Şubat 1997’de ise ordu, siyaset ve medya el ele vererek Türkiye’deki gayriresmi yasağı resmi hale getirdiler. 2013 senesinde kademeli olarak üniversitelerde 2014’de ise kamu kurumlarında başörtüsü yasağı kaldırıldı.

Halkı Müslüman olan ülkelerde başörtüsü yasakları Avrupa ülkelerinden daha sert bir şekilde uygulanırken Azerbaycan’da aktif olarak başörtüsü yasağı sürüyor. Daha önce kamu kurumlarında ve okullarda başörtüsü takılmasını yasaklayan Tacikistan ise başörtüsünü sokaklarda bile yasaklama peşinde.

Müslüman kadınların Müslüman olarak var olmasını imkansız hale getirme derdindeki 20 yıldır Tacikistan’ın cumhurbaşkanlığını yapan İmamali Rahman, yasağa uymayan vatandaşlar 7 bin 920 Tacikistan Somoni’si (yaklaşık 25 bin TL) ceza ödettirecek. Eğer yasağı hükümet yetkilileri ihlal ederse ceza 54 bin Somoni’ye, dini otoriteler ihlal ederse 57 bin 600 Somoni’ye çıkacak. Ülkede erkeklerin sakal uzatması da fiilen yasak. Son on yılda binlerce kişi polis tarafından zorla tıraş ettirildi ve soruşturmaya maruz kaldı.

Müslümanlar açısından tesettürün bağlayıcılığı ise risalet döneminde yaşanan hadiselere kadar geri gidiyor. Medine'de Yahudilerin Müslüman bir kadının tesettürüne el uzatması sonucu yaşanan olaylar her Müslümanın yüzyıllardır bu konu hakkındaki duygularını ve düşüncelerini şekillendiriyor. İbn Hişam yaşananları şöyle aktarıyor:

Müslüman bir kadın Benî Kaynuka çarşısına mal getirip satmış ve bir işi sebebiyle kuyumcu dükkânına oturmuştu. Yahudiler onun yüzünü açmak istediler, o da reddetti. Kuyumcu fark ettirmeden elbisesinin ucunu sırtına tutturdu. Kadın kalkınca avret yeri açıldı, onlarda gülüşmeye başladılar. Kadın feryat edince bir müslüman gelip kuyumcunun üzerine atladı ve onu öldürdü. Yahudiler de o müslümanı öldürdüler. Müslümanın âilesi diğer Müslümanlardan yardım isteyince müslümanlar Yahudilere karşı iyice öfkelendiler. Araları çok gerildi. Böylece yahudiler ahdlerini bozmuş oldular. (İbn Hişâm, II, 47)

Dünyanın farklı ülkelerinde uygulanan başörtüsü yasakları başörtüsünün temsiliyeti hakkında oldukça fazla soruyu akıllara getiriyor. Başörtüsü modern dünyanın dayatmalarını tehdit eden bir sembol olarak her geçen daha anlamlı bir konuma yükseliyor. Kadınların sokaklarda dahi başörtüsü takmasını engelleme peşindeki Tacik rejiminin attığı adım bunun son göstergesi. İslam düşmanları Müslümanların haklarını ve daha ötesinde varoluşunu hedef almak için öncelikle başörtüsünü yok etmenin derdine düşüyorlar. Vaziyet böyle olunca başörtülü kadınların başardıkları şeyin büyüklüğünü görmek gerekiyor.

Siyasi ve askeri yönetimler, medya, televizyon, sosyal mecralar… Modernlik bütün silahlarıyla ya doğrudan ya da dolaylı yollarla başörtüsünü toptan yok etmenin veyahut yozlaştırmanın derdindeyken Müslüman kadınlar örtüleriyle var olmak için amansız bir mücadele ortaya koyuyorlar. Zalimler de başörtüsünden bu sebeple her geçen gün daha fazla korkuyorlar!

Yorum Analiz Haberleri

Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!