Vahdettin İnce / Star
Ne yani, saldırgana “hoşt” deme özgürlüğümüz de mi yok?
Geçenlerde sosyal medyada bir video izledim. Ben diyeyim beş, siz deyin on köpek bir ilkokul çocuğunu aralarına almış kolundan, bacağından, sırtından ısırıyorlardı. Devamını izleyemedim. Bir insan evladı çıkmış da çocukcağızı kurtarmıştır diye dua ettim, temennide bulundum.
Köpek bu, başıboş kaldığı zaman tabiatına göre hareket edecektir. Gecenin bir yarısıydı, yoğun bir köpek havlamasıyla uyandım. Koştum pencereye, korkunç bir manzara. Bomboş sokakta saldıracak insan bulamadıkları için bir köpek çetesi bir kediyi aralarına almış, parçalıyorlar. İzleyemedim.
Ülkemizde bir başıboş köpekler sorunu olduğu malum. Bu köpekler sokakları adeta istila etmişler. Bildiğiniz gibi, özellikle Şafii Kürtlerin değnekle dolaşmaları da yasak. Bunun nasıl bir toplumsal sorunsal olduğunu daha önce başka bir vesileyle biraz da ironik bir dille yazmıştım. Bir de bunların insan hamileri var. En az başıboş köpek çeteleri kadar yırtıcı davranıyorlar. Biri "bu köpeklere bir çözüm bulunsun, insanlar güven içinde sokaklarda dolaşamıyorlar" diyecek olsa en az başıboş köpekler kadar saldırgan, yırtıcı davranıp onu dediğine, diyeceğine pişman ediyorlar. "İnsanlar, köpekleri korkutmasalar kimseye saldırmazlar" diye savunmaya geçiyorlar. Köpeklerin tabiatını bilmiyormuşuz gibi. "Korkutma" dedikleri de bir insanın kendisine saldıran köpeğe "hoşt" demesi. Köpeğe "hoşt" dedin diye adamı doğduğuna pişman ediyorlar. İsrail'e Siyonist demiş kadar üstüne abanıyorlar.
Arada bir benzerlik yok tabi. Ama nedense İsrail saldırıları karşısında Gazze'nin durumu aklıma geldi. On yıllardır abluka altında yaşıyorlar. Karadan, denizden, havadan bütün hayat koridorları kesilmiş. Başıboş köpekler karşısında ellerinden değnekleri alınmış bizim Şafii Kürtler gibi silahsız bırakılmışlar. Kendilerini savunacak hiçbir imkanları yok. Her gün Araplara, Müslümanlara, dünyanın özgür ruhlu insanlarına "bu saldırganlığı durdurun. Nefessiz kaldık" diye sesleniyorlar. Ama bu insanlardan biri "bu bir zulümdür. Bu zulmün bitmesi gerekir" diyecek olsa, Siyonizmin dünyadaki bütün hamileri koro halinde "bakın, antisemitizm yapıyorlar" diye feryadı basıyorlar. İnsanlar dediklerine, diyeceklerine pişman oluncaya kadar viyaklamaya devam ediyorlar. Doğal olarak insanlar da "antisemitizm" damgasını yememek için "anti insanlık" yapmayı göze alarak seslerini çıkarmamaya başlıyorlar. Artık canlarına tak etmiş olmalı ki geçen cumartesi günü Gazzeliler bulup buluşturdukları deyim yerindeyse çakaralmaz silahlarla Siyonist çetelere "hoşt" diyecek oldular. Vay sen misin bunu diyen! Kızılca kıyamet kopmuş vaziyette halihazırda. AB'sinden, ABD'sine kadar bütün Siyonist hamileri ayakta.
Siyonistlerin hamilerinin üzüntüsünü anlamak mümkün. Ne de olsa dostlarının karizması fena halde çizildi. Ama bazı Müslümanların "şimdi nereden çıktı bu eylem. Yarın Gazze'yi başınıza yıkacak olurlarsa ne olacak" demeleri yok mu, işte asıl yaralayıcı olan budur. Sanki Gazze on yıllardır her gün başlarına yıkılmıyormuş gibi. Üstelik bu bir kısım Müslümanlar bu sözlerinin, onlarca köpek tarafından parçalanmak üzere olan çocuğa köpeklere "hoşt" dedi diye çıkışmak anlamına geldiğini bile anlamıyorlar.
Bana gelince, ben Şafii bir Kürdüm. Değneğim elimden alınmışsa da bana saldıran köpeğe "hoşt" derim arkadaş.