Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu,, merkez Antakya ilçesindeki Dışişleri Bakanlığı Hatay Temsilciliğinin açılışında yaptığı konuşmada, bağımsız bir dış politika izlediklerini söyledi.
Türkiye'nin bağımsız bir devlet olduğunu ve NATO üyesi müttefikliğinin bulunduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
"Evet birçok uluslararası örgütte üyeyiz. Avrupa Birliği'ne (AB) de üye olmak için stratejik bir hedef koyduk. Zorlukları da görüyoruz. Bizim uluslararası örgütlere üye olmamız ya da ülkelerle ikili ilişkileri geliştirmemiz, onların bizim dış politikamızı sorgulamasına yani bir meşruiyet kazandırmıyor. Biz bağımsız bir devletiz. Kararlarımızı kendimiz alırız. Bugün S-400 ile ilgili ABD'nin dayatmalarını kabul etmemiz mümkün değil. Esasen Amerika'ya biz 'Eğer bu konularda endişeniz varsa gelin ortak bir çalışma grubu oluşturalım' dedik. NATO da içerisinde olsun. Bunu kabul etmeyip de her şartta 'S-400 almayacaksınız' diyen bir ülkenin dayatmasını biz kabul etmiyoruz, reddediyoruz. Biz bağımsız bir devletiz, bağımsızlığına önem veren bir milletiz. İşte Hatay'ın da Türkiye Cumhuriyeti'ne dahil olması da esasen Hataylıların da bağımsızlık ve özgürlüğüne verdiği önemin bir neticesidir."
"Kendi inandığımız yolda yolumuza devam edeceğiz"
Çavuşoğlu, herkesle müzakere edebileceklerini vurgulayarak, diplomatik kanalları her zaman açık tutmak istediklerini ifade etti.
"Müzakere, diplomasi demek başkalarının istediğini kabul etmek değildir." diyen Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Uzlaşı kültürü var. Bizim karşı olduğumuz tek taraflı politikalardır, dayatmalardır, tehdittir. O yüzden kendi inandığımız yolda yolumuza devam edeceğiz. Bağımsız, tam bağımsız özgür olmak kolay bir süreç değildir. Ecdadımız da tarihten bu yana birçok zorlukları göğüslemiştir. Kurtuluş Savaşı'nı kolay mı verdi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları? O yüzden bundan sonraki süreçte de zorluklar olabilir ama milletçe tam bağımsız bir devlet ve millet olabilmemiz için o zorlukları da göğüslemeyi başarmamız lazım. Engeller, zorluklar olabilir ama birlik ve beraberlik içerisinde inşallah bunları hep beraber aşacağız."
Çavuşoğlu, Suriye'de yaşananlarla birlik ve beraberliğin bozulduğunda neler olabileceğinin yakından görüldüğünü belirtti.
Ateşkes ve siyasi süreç için çok çalıştıklarını anlatan Çavuşoğlu, "Her alanda çaba sarf ediyoruz. İnsani boyutunu ihmal etmedik. Evet ülkemizde bulunan 3,6 milyon Suriyeli göçmen, bazen sosyal problemlere sebep olabilir. Toplumun, insanın olduğu her yerde bu tür toplumsal sorunlar olabilir. Ama bu sorunlardan ya da göçten en çok etkilenen illerden bir tanesi Hatay'dır." dedi.
Çavuşoğlu, Hataylılara misafirperverliklerinden dolayı teşekkür ederek, geri dönüşlerin başladığını, terörden temizlenen bölgelere 330 bin Suriyelinin döndüğünü bildirdi.
"Haddini bildiririz. Herkes haddini bilsin"
Suriyelilerin dönmek istediğini vurgulayan Çavuşoğlu, şu ifadelere yer verdi:
"Yeter ki orası güvenli olsun. Bugün İdlib daha güvenli olsun, İdlib'e de dönüşler hızlanır. Ama maalesef yeniden rejimin buralarda saldırılarını görüyoruz. Biz inşallah bu güvenli bölgeyi de oluşturduktan sonra o bölgeye de Suriyelilerin dönüşlerine yardımcı olacağız. Rejimin bu saldırganlığını da kabullenmemiz mümkün değil ve İdlib Muhtırası'na da aykırı, Rusya'yla imzaladığımız. Burada rejimi durdurmak da bugüne kadar Suriye konusunda yakın iş birliğinde çalıştığımız Rusya'nın ve İran'ın sorumluluğudur. Çünkü her ikisi de rejimin garantörüdür, hem siyasi süreçte hem de sahadaki bu tür vardığımız mutabakatlarda. Son günlerde rejimin bizim gözlem noktalarına taciz atışları yaptığını görüyoruz. Tıpkı geçmişte o teröristlerin Afrin'den yaptığı gibi, tıpkı ara sıra Tel Rıfat'tan yine orada YPG/PKK'lıların yaptıkları gibi. Nasıl o tacizleri, o saldırıları tolere etmediysek, rejimin askerimize yönelik tacizlerini tolere etmemiz mümkün değil. Haddini bildiririz. Herkes haddini bilsin. Bu konularda neler yapabileceğimizi Sayın Cumhurbaşkanımızın 'Bir gece ansızın gelebiliriz' sözleriyle kahraman askerlerimizin ve onları destekleyen kahraman polis özel harekatın sahada neler yaptığını, yapabileceğini gördük."
"Dünyadaki temsilcilik sayımızı ikiye katladık"
Hatay'da açılan temsilciliğin yurt içindeki 6. temsilcilik olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, "Benim şehrim Antalya'da, Edirne'de, İzmir'de, İstanbul'da ve Gaziantep'te temsilciliklerimiz vardı. İnanıyorum ki bu temsilciliğimiz burada Hatay'ın tüm dünyada tanıtılması dahil, çok önemli görevler üstlenecektir. Hatay çünkü stratejik konumu, tarımı, kültürü, medeniyetler ittifakı olması hasebiyle ve sanayi altyapısıyla aynı zamanda, tarihi ve medeniyetlere beşiklik yapmış bir şehir olarak Türkiye'nin göz bebeği bir şehirdir. O yüzden Hatay'a çok önem veriyoruz." diye konuştu
Dışişleri Bakanlığı Hatay Temsilciliğinin Habib-i Neccar Camisi'nin yanı başında olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün kullandığı binanın bir kısmını aldıklarını, kiralarını da ödediklerini bildirdi.
Habib-i Neccar Camisi ile ilgili bilgi aktaran Çavuşoğlu, bu topraklarda komşuya 'hangi dinin mensubudur' diye sormadıklarını ve o gözle bakmadıklarını, kimseyi etnik kökeniyle değerlendirmediklerini, ensar anlayışıyla yaratılanı yaradandan ötürü sevdiklerini söyledi.
"Kerkük'te de başkonsolosluk açacağız"
Bugün dünyada 242 temsilciliklerinin olduğu bilgisini veren Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"2002 yılından bu yana dünyadaki temsilcilik sayımızı ikiye katladık, 242'ye ulaştık, dünyada 5. sıradayız. Bazı bölgelerde Latin Amerika ve Afrika kıtasında bu sayı ikiye katlanmadı çok daha farklı sayıda büyükelçilik açtık. Örneğin bundan on sene önce Afrika kıtasında sadece 12 tane büyükelçiliğimiz vardı, bugün 42 tane büyükelçiliğimiz var. Yine bundan yaklaşık on sene önce Latin Amerika ve Karayipler bölgesinde 6 tane temsilciliğimiz vardı, bugün 17 temsilciliğimiz var, yaklaşık üç katı arttırmışız. Dünyanın her yerinde şanlı Türk bayrağımızı dalgalandırmak için misyonlarımızın sayısını arttırmaya devam edeceğiz. Şimdi hedefimiz 270. Resmi olarak prosedürleri tamamlamak üzere olduğumuz ülkeler var, bittiği zaman büyükelçiliklerimizi açacağız.
Yine yanı başımızda komşumuz Irak'ta biliyorsunuz Musul ve Basra başkonsolosluklarımızı kapatmak durumunda kalmıştık. Şimdi o başkonsolosluklarımızı açtığımız gibi ilaveten Necef'te başkonsolosluk açacağız, inşallah Kerkük'te de başkonsolosluk açacağız, açmak için başvuru yaptık ve Irak'ın tüm şehirlerinde, bölgelerinde inşallah misyon sayımızı arttırarak kardeş Irak'ın da yeniden inşasına katkı sağlayacağız."
Mevlüt Çavuşoğlu, Hatay'daki temsilciliğe kıymetli bir büyükelçileri olan Serdar Cengiz'i atadıklarını ifade etti.
Hatay'ın, çok sevdiği ve gelince de çok mutlu olduğu bir şehir olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, Hataylılardan büyükelçi ve temsilciliklerine sahip çıkmalarını istedi.
Suriye'deki gelişmelerden dolayı Hatay bölgesine yönelik dünyanın ilgisinin görüldüğünü vurgulayan Çavuşoğlu, şu değerlendirmede bulundu:
"Burada Sayın Valimizin, komutanlarımızın yine ilgili kurumlarımızın gerek insani olsun, gerekse güvenlikle ilgili AFAD, emniyet, istihbarat dahil arkadaşlarımızın çalışmalarına destek olsun diye, bu çalışmaları birlikte koordine edelim diye temsilciliği açtık. Ama amacımız ve hedefimiz sadece bu değil. Biz bundan sonra Hatay'ı, Antakya'yı, tüm ilçelerini, bir bütün olarak Hatay'ı inşallah tüm dünyada tanıtacağız, ön plana çıkaracağız. Çünkü bunu en fazla hak eden illerimizin başındadır. Bunu gönülden söylüyorum, siyaset olsun diye söylemiyorum."
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, NATO'nun en üst düzey karar alma mekanizması olarak anılan Kuzey Atlantik Konseyi'nin yakın tarihte Hatay'da ağırlandığını hatırlatarak, bundan sonra bazı uluslararası toplantılar ile zirvelerine de kentte yapılacağını sözlerine ekledi.