Bahçeli, bu yargıya niye sahip çıkıyor?

Ali İhsan Karahasanoğlu

Adli tatile girdik ama.. Gazetecilere adli tatilde de dava dilekçeleri geliyor..

Hatta adli tatil ile birlikte, dava sayısı artıyor bile diyebilirim.
Onlardan birisi de, benim bir yazım için açılmış.
Davacı: Fulya Kantarcıoğlu.. Yani Anayasa Mahkemesi üyesi..
10 milyarcık istiyor, Fulya Hanım benden. Yarından tezi yok, hemen biriktirmeye başlamalıyım. Çünkü mümkün değil, davayı kazanamam. Yerel mahkemede kazansam, Yargıtay’da kaybedeceğim.
“Bu kadar emin olduğuna göre, tazminat ödemeyi hakketmişsin” diyecek olanlar çıkabilir..
Hayır, ben tazminat ödemeyi hakkettiğim için değil..
Tazminata karar verecek olanların çoğu, Seyfi Dede’nin etkisinde oldukları için kaybedeceğim.
Davanın sebebi, Seyfi Dede ile Fulya Hanım’ın konuşması..
Davayı karara bağlayacak olanlar, büyük çoğunlukla Seyfi Dede’nin etkisi ile o makama gelmiş olanlar.. Şimdi böyle bir ortamda, Seyfi Dede’nin Anayasa Mahkemesi Üyesi ile konuşmasını eleştiren bir yazı mahkûm olmaz da, hangi yazı mahkûm olur?
“Etmişsindir, etmişsindir.. Kimbilir yazında hangi hakaretleri ettin?” diye ısrar edenler olabilir.
Buyurun ben değil,tazminat isteyen Fulya Hanım konuşsun. Bakalım, hangi ifadem sebebi ile tazminat istiyormuş, siz de okuyup, haklıyı-haksızı ayırt edin..
Dava dilekçesinden bir bölüm: “Davalı yazısında, kendisini oraya getirenin, ‘28 yıl aralıksız CHP’de görev yapan Yekta Güngör Özden olduğu..’ derken müvekkilin belli ideolojik düşüncelerle hareket ettiğini ...”
Yani Fulya Hanım diyor ki, “Benim Anayasa Mahkemesi Üyeliğine getirilmemde, CHP’nin bir rolü yoktur.”
“Yalan söylüyorsun, Ali Bey” demek istiyor.
Peki ben yalan mı söylüyorum, bakalım..
Fulya Hanım, ne zaman Anayasa Mahkemesi Üyeliğine getirildi? 19.12.1995 tarihinde..
Nasıl oldu bu seçim?
Ülkedeki tüm hakimler-savcılar toplanıp, Fulya Hanım’ı oy çokluğu ile mi seçtiler? Hayır..
Fulya Hanım, bir imtihana girdi, en yüksek puanı alarak, Anayasa Mahkemesi Üyesi mi oldu? Hayır!
Peki nasıl oldu bu seçim?
Şöyle oldu: SHP’li Seyfi Oktay Dede, Bakanlık koltuğuna oturduğu zaman, Fulya Hanım’ı da Müsteşar Yardımcılığına getirmişti.
Seyfi Dede, Fulya Hanım’ı bir imtihan neticesinde mi Müsteşar Yardımcısı yaptı? Yooo..
Partiden birileri söylemişti, o da kendisine yakın gördüğü için, Müsteşar Yardımcısı yapmıştı.. Yani öyle veya böyle, CHP’nin bir parmağı var, Müsteşar Yardımcılığı görevine gelmesinde..
Sonra ne oldu? Sonra ise Müsteşar Yardımcılığı görevi sebebi ile kazandığı “Yüksek Bürokrat” unvanı sayesinde, Anayasa Mahkemesi Üyeliğine getirildi..
Peki bu üyelik sırasında bir imtihana mı girdi? Yooo.
Somut bir başarı mı elde etti? Yooo.
Tamamen takdire dayalı olarak getirildi mahkeme üyeliğine..
Peki kim getirdi: Süleyman Demirel.
Yekta Güngör Özden’in bu olayda bir rolü var mıydı?
Daha önce basını intikal eden haberlere göre vardı.. Ama kendisi “Yok” diyor..
Yok ise, bu seçimin tüm ayrıntılarını izah etmek zorunda.. Demirel kendisini nereden tanıyor, kim kendisini önerdi, Demirel bu seçimi nasıl yaptı?
Evet, bunları anlatırsa, Mehmet Moğultay’ın meşhur “Bakanlığa alınacak 5000 kadroyu teşkilatıma tahsis ettim. Ne yani MHP’lileri mi alacaktım?” sözünün dışında bir atama yapıldığını öğrenmiş oluruz.
Haydi buyurun.. Hodri meydan.. Yekta Bey de gelip şahitlik yapsın.. SüleymanDemirel de..
Bakalım, biri diğerine tavsiyede bulunmuş mu? Bulunmamış ise Demirel, Fulya Hanım’ı seçerken hangi kıstası uygulamış? Kendisini nereden tanıyormuş, bu seçimi nasıl yapmış?
Aleyhime dava açılsa da, yine de bunları yazmayacaktım..
Ama MHPGenel Başkanı DevletBahçeli, CHP eksenli yargıdaki bu olayları hiç bilmiyormuş gibi, dün Ereğli’de, “AKP kendi yargısını kuruyor” dedi ya..
“El insaf” dedim. Yeni düzenlemede, 11 bin hakim-savcı, HSYK’nın yarı üyesini seçiyor.. Ve Bahçeli bu kurula, “AKParti kendi yargısını oluşturuyor” diye eleştiri getiriyor..
Şaştım kaldım. Ve düşündüm, yoksa Sayın Bahçeli, gizli CHP’li mi?
1991-1995 arasında yargının tümünü ele geçiren CHP’nin hakimiyetinin sürmesi için mi bu kadar akıl dışı laflar ediyor SayınBahçeli?..
Bahçeli’nin ailesinin CHP’li olduğunu duymuştum.. Son tavırları ile, aileye mi çekti siyasi görüşü de? MHP’li asla değil..

VAKİT