HAKSÖZ-HABER
Rusya’nın Ukrayna’da batağa saplandığı bir vasatta Türkiye Suriye’nin kuzeyinde harekat hazırlıklarını sürdürürken Rusya da boş durmuyor. PYD’yi, Esed ve İran yanlısı güçlerle ortak bir cephede buluşturmaya çabalıyor.
İşte tam da böylesi bir vasatta Aydınlık yine çok ‘ilginç’ bir çözüm önerisiyle sahnede yerini almakta gecikmemiş. Perinçek tayfasından Fikret Akfırat köşe yazısında Rus-Esed tezlerini bir kere daha ‘çözüm’ diye sunmuş.
“Suriye’de Anahtar İdlib” başlıklı yazısında Akfırat klasik Aydınlık ezberiyle Amerikan-CIA operasyonlarının nasıl boşa çıkartılacağına dair bir dizi hikayenin ardından İdlib’in Esed rejim güçlerine terk edilmesi gerektiğini söylemiş. Bu aleni saçmalamayı bölgede barışın anahtarı olarak ifade eden yazar Türkiye’nin menfaatinin de bunu gerektirdiğini ifade etmiş.
Türkiye’nin İdlib bölgesinde rejim güçlerine karşı ne kadar büyük yatırım yaptığı ve bedel ödediği bilinmesine rağmen bu saçma sapan tezin ‘çözüm önerisi’ diye ileri sürülmesi Aydınlıkçıların hayalperestliği midir yoksa memuriyetlerinin bir gereği midir, tartışılabilir. Mamafih olguları nasıl çarpıttıkları hiç tartışılmaz.
2020 Şubat sonunda Rusya’nın TSK birliklerine yaptığı bombalama ve 35 askerin katledilmesi olayı bakın yazar tarafından nasıl sunulmuş:
“ABD, sahadaki ve Türkiye içindeki araçları vasıtasıyla bu kritik önemdeki gelişmeyi engellemek için devreye girdi. Şubat 2020’de, önce sahadaki Türkiye bağlantılı olarak bilinen fakat parayı verenin düdüğünü çalan gruplar, Rus askeri güçleri ile karşı karşıya geldi. Bu, arkasında ABD’nin olduğu bir tertipti. Ardından doğrudan Türk Silahlı Kuvvetleri ile Suriye askeri güçleri çatıştı.”
Görüyorsunuz değil mi, Esed’in hamisi Rusya’nın jetlerle TSK mensuplarına bomba yağdırması ve ardından yaralıların Türkiye’ye ambülans uçaklarla naklini engellemesi ve 35 askeri vahşice katletmesi olayı nasıl basit bir pürüz gibi ifade ediliyor. Üstelik de Putin’in taammüden işlediği katliamın sorumluluğu ABD’ye yüklenerek bir taşla çok sayıda kuş vurulmaya çalışılıyor.
Peki bu kadar yalan, çarpıtma ve dezenformasyon Perinçek tayfası için fazla sayılır mı? Yok, sayılmaz! Onların işi bu!