Komite, toplantıda 18 Ekim 2017 tarihinde gözaltına alınan ve 1 Kasım 2017'de tutuklanan Kavala'nın serbest bırakılma çağrısı içeren bir karar aldı.
Uluslararası Af Örgütü tarafından karar hakkında yapılan açıklamada, AİHM'in Kavala'nın serbest bırakılması yönündeki kararı hatırlatıldı.
AİHM 10 Aralık 2019'da Osman Kavala'nın makul şüphe bulunmadan siyasi gerekçelerle tutuklandığına hükmetti ve tutukluluğun derhal sona erdirilmesini istemişti.
BBC’nin naklettiğine göre, Af Örgütü adına konuşan örgütün Türkiye kampanyacısı Milena Buyum, "Osman Kavala yaklaşık üç yıldır mantıksız suçlamalarla cezaevinde tutuluyor. Üç yılın ardından Kavala'nın serbest bırakılması talebi hem Türkiye'de hem de dünyada daha da güçlendi" dedi.
Avrupa Konseyi'nin bu kararla Türkiye'den, yargıyı müdahalelere karşı güçlendirmesini ve yargı bağımsızlığını sağlamasını istediğini belirten Buyum, karar hakkında "Muhalefeti susturmayı amaçlayan aynı uygulamaların mağduru olan diğer muhalif seslere ve insan hakları savunucularına çok önemli bir destek mesajı" diye konuştu.
ABD ve AB de çağrıda bulunmuştu
Daha önce ABD ve Avrupa Birliği de Kavala için serbest bırakılma çağrısı yapmıştı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Cale Brown, 27 Temmuz'da Osman Kavala'nın tutukluluğunun 1000'inci gününe girdiğini hatırlatmış ve açıklamasında, "ABD, uluslararası yükümlülükler ve taahhütlere saygı duyulmasının öneminin altını çiziyor. Türkiye'yi, adalet ve hukukun üstünlüğüne yönelik kendi taahhüdünü yerine getirmeye ve Osman Kavala'yı serbest bırakmaya, Kavala'nın davasının adil, şeffaf ve hızlı şekilde çözüme kavuşturulması için gayret göstermeye çağırıyoruz" demişti.
Bu çağrılara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy yanıt vermiş ve "Osman Kavala hakkında devam eden bir yargı süreci mevcuttur. Bağımsız mahkemeler tarafından yürütülen bu sürece herkes saygı duymak zorundadır" demişti.