Başbakan Erdoğan'ın 'PKK'lılar silah bırakmaları halinde yabancı bir ülkeye gidebilir' açıklamasının ardından 'demokratik açılımı' yürüten Beşir Atalay, yeni çözüm sürecinin ipucunu verdi. Atalay, “Silah bırakmayı hedeflemeyen bir görüşme bundan sonra verim getirmez. Görüşmeler olacaksa, hedefinde silah bıraktırma olacaktır" dedi
Uluslararası Itri Sempozyumu'nun açılışına katılan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Pakistan dönüşü gazetecilere “terörle mücadele” konusundaki açıklamalarını değerlendirdi. Atalay, bu konuların üzerinde sürekli çalıştıklarını söyledi.
AKSİ DURUMLAR VERİM SAĞLAMAZ
Bunun, Türkiye'nin önünde büyük bir sorun olduğunu ve hükümetin de üzerinde çalıştığı en önemli konulardan biri olduğunu ifade eden Atalay, “Sürekli değişik boyutları üzerinde bunu tabii çalışıyoruz. Başbakanımızın başkanlığında bu konularda değerlendirmelerimiz oluyor. Bunun yurt içi, yurt dışı boyutu var. Direkt terörle ilgili boyutu var veya onunla irtibatlı diğer konular var. Hepsine çok ciddi şekilde doğrusu çalışıyoruz” dedi.
Başbakan Erdoğan'ın, konuyla ilgili yeni teşebbüsler, görüşmeler ve çalışmaların temelinde silah bırakma olduğuna işaret ettiğini aktaran Atalay, şöyle devam etti: “Silah bırakmayı hedeflemeyen bir görüşme bundan sonrası için verim getirmez. Başbakanımızın dediği, 'silah bırakma esastır'. Bundan sonrası için hedefimiz silah bıraktırmaktır ve bundan sonra görüşmeler, çalışmalar olacaksa hedefinde bu olacaktır. Silah bıraktıktan sonra yurt dışında terör örgütü unsurlarının geleceğiyle ilgili de bir şey söylüyor, 'Bunların bir kısmı başka ülkelere gidebilir' diyor. Esasen bu konuda bizim başlattığımız çalışmalar vardı. Şu an mevzuatımızın içinde var, 'Eve Dönüş' ile ilgili orada hükümlerimiz var. Bizzat teröre karışmamış olanların eve dönüşüyle ilgili. Bunun dışında kalanlar veya terör örgütünün ön planındaki kişilerin geleceğiyle ilgili bugüne kadar değişik değerlendirmeler."
Atalay, 'O isimler rahatlıkla yurt dışına çıkabilecek mi?' şeklindeki soruya, “Bu çalışılacak bir konu. Bir karardan çok çalışılacak bir konu olarak önümüze geliyor” karşılığını verdi.
Yeni Adres Beyaz Rusya ve Polonya
PKK'nın silah bırakması durumunda, örgütün üst düzey yönetimindekilerin üçüncü bir ülkeye gidebilmesi için 2008 yılında Avrupalı iki düşünce kuruluşunca hazırlanan yol haritası, Norveç'in plana soğuk bakmasından dolayı askıya alındı. Bunun üzerine 2010 yılında Libya seçeneği ortaya çıktı. Libya teklifi kabul etti ancak PKK, teklife sıcak bakmadı. Başbakan Erdoğan Pakistan dönüşü uçakta yaptığı açıklama üzerine bu plan için yeniden çalışmalar başladı. Kandil'dekilerin Polonya ve Beyaz Rusya'ya gönderilmesi seçeneği öne çıktı.
AVRUPA OSLO'YU SABOTE ETMEYE ÇALIŞTI
PKK'nın silah bırakması için taslak plan oluşturmaya çalışan Kürt kaynaklar, Avrupa'nın Türkiye'nin Kürt sorunun çözümünden yana olmadıklarını düşünüyor. Kaynaklar, MİT yetkililerinin Oslo'da PKK ile görüşmeler sürdürdüğü süreçte PKK'nın Avrupa'daki yöneticilerine baskı oluşturdukları hatta bazı ülkelerin direk PKK'nın bir anlaşma zeminine girmemesi için kendi ülkelerinde PKK yöneticilerine yönelik operasyonlar yaptıklarını ileri sürerek, Avrupa'nın bu tutumuna da dikkat çekiyorlar.
İRAN ÇÖZÜME ENGEL
Kürt kaynaklar, Suriye krizi ile birlikte İran'ın PKK üzerinde etkin hale geldiğine dikkat çekerek, İran'ın Kürt sorunun çözüm sürecini sabote edebileceği uyarısında bulunuyor. İran'ın sınır ötesi politika uygulayıcısı ve önemli saldırı gücü Kudüs ordusu komutanı Kasım Süleymani'nin iki ay önce Irak'a geldiği ve önce Talabani ardından Neçirvan Barzani ve bölgedeki ana muhalefet partisi lideri Noşirvan Mustafa ile görüştüğü belirtiliyor. Kasım Süleymani'nin görüşmede Kürt liderleri tehdit dili ile uyardığı ve PKK kartına dokunmamalarını istediği bildiriliyor. Kudüs ordusu komutanı Kasım Süleymani, İran'ın Irak, Suriye, Lübnan, Gazze ve Kürt örgütleri konusunda belirleyici isimlerinden biri olarak biliniyor.