Arakanlı Çocukların Izdırabı
Ahmet Varol / Yeni Akit
Myanmar’daki zulüm rejimi Arakan bölgesine yönelik saldırılarına gerekçe olarak kendisinin karakollarına baskın düzenlenmesini göstermişti. Daha önce muhtelif yazılarımızda da ifade ettiğimiz üzere bu iddia ispat edilmiş değildir. Doğru olduğu varsayılsa bile saldırılarda birinci derecede hedef alınanlar olaylarla hiçbir ilgileri olmayan sivillerdir. Bunun da amacı bölgedeki Müslüman halkı göçe zorlamak ve bu bölgedeki Budistleştirme faaliyetlerinin önünü açmaktır.
Saldırılardan birinci derecede zarar görenler ve etkilenenler ise çocuklar oldu. BM Çocuklara Yardım Fonu UNICEF tarafından son yayınlanan rapora göre 25 Ağustos’ta başlayan olaylar sebebiyle Bangladeş’e göç edenler arasında çocukların sayısı 320 bini buluyor. Göç edenlerin sayılarıyla ilgili son verilen rakamların 530 bin civarında olduğunu düşünürsek çocukların oranının bunların içinde %60’ı bulduğu ortaya çıkar.
UNICEF’in raporuna göre çocuklar elbette göç ettikten sonra bir hayat güvenliğine kavuşabilmiş değiller. Bangladeş’teki mülteci kamplarında hâkim olan şartlar onların hayatlarını tehdit ediyor.
UNICEF Genel Direktörü Anthony Lake, Bangladeş’teki mülteci kamplarına toplanan çocukların Myanmar’da hiçbir çocuğun görmemesi gereken vahşete tanık olduklarına ve hepsinin büyük kayıplar yaşadıklarına dikkat çekti. Bütün bu zulümlere ve vahşet uygulamalarına tanık olmalarından dolayı Arakanlı çocuklar zaten birtakım psikolojik sorunlar çekiyorlar. Lake, çocukların yaşadıklarının kötü izlerini silmek için kendilerine yardım gerektiğini dile getirdi. Yine Lake’in ifadesine göre kendilerine bu yardımın şimdi sağlanamaması durumunda yaşadıkları sorunların ve sıkıntıların onların geleceklerini de çalması ihtimali var. Çünkü yaşadıkları sorunlar tedavi edilmemiş olacak ve onlarda kalıcı birtakım sıkıntıların ortaya çıkmasına neden olacak.
UNICEF, Bangladeş’teki mülteci kamplarına sığınmak zorunda kalan Arakanlı çocuklar hakkında “Dışlanmış ve Çaresiz: Rohingyalı mülteci çocuklar tehlikeli bir gelecekle yüz yüze” başlıklı rapor yayınladı. Raporda çocukların yaşadıkları mülteci kamplarında maruz kaldıkları ağır şartlar hakkında bilgi verildi. Giderek genişleyen uluslararası yardım çabalarına rağmen çok sayıda çocuğun temel ihtiyaçlarının karşılanamadığına dikkat çekildi.
UNICEF Bangladeş Temsilcisi Edouard Beigbeder de şu bilgileri verdi: “Mülteciler gelmeye devam ediyor; çocukları bekleyen ürkütücü tehlikeleri şimdiden görebiliyoruz. Bu çocuklar açık alanlarda, yiyecek, temiz su ve sanitasyon imkânlarından büyük ölçüde yoksun biçimde yaşıyor, suyla bulaşan ve diğer hastalıkların oluşturduğu risk ise apaçık ortada.”
Ayrıca Arakanlı çocukların bazıları zorunlu göç esnasında veya mülteci kampında dünyaya gelmiş durumda. Bunlara her gün yenileri ekleniyor. Onların sağlıklı bir şekilde büyüyebilmeleri için hem kendileriyle hem de anneleriyle ilgilenilmesi gerekiyor. Fakat yapılan yardımlar bunların hepsiyle ilgilenilmesi için yeterli olmadığı gibi mülteci kamplarındaki şartlar da yeni doğan bebeklerin büyütülmesi için çok kötü.
Mülteci kamplarındaki çocukları bekleyen önemli bir tehlike de insan tüccarlarından kaynaklanıyor. Arakanlı mülteci çocukların ve gençlerin insan kaçakçılarının ağına düşmeleri tehlikesi var. Çünkü buralarda insan kaçakçılarının çalışmalarının engellenmesi için yeterli güvenlik sağlanabilmiş değil.
Kamplarda içilen suların yeterince sağlıklı ve hijyen olmamasından dolayı bulaşıcı hastalıkların yayılması tehlikesi de var.