Arakan (Rohingya) Müslümanlarının sesini duyurmak amacıyla kurulan "Grup Arakan"ın yöneticisi Samir el-Burmavi, Türkiye'nin kendilerine destek verip, acılarını paylaştığını belirterek, katkılarından dolayı teşekkür etti.
Burmavi, Anadolu Ajansı'nı (AA) ziyaret ederek, AA Ortadoğu ve Afrika Haberleri Yayın Yönetmeni Turan Kışlakçı’yla görüştü. AA muhabirine Myanmar’daki son gelişmeler, Arakan Müslümanlarının yaşadığı sıkıntıları anlatan Burmavi, bölgedeki Müslümanların birçoğunun kendi toprakları veya başka ülkelerde mülteci durumuna düştüğünü söyledi.
Özellikle 2012 yılında artan "Budist saldırıları" nedeniyle topraklarını terk eden Müslümanlardan, Bangladeş ile doğal sınır konumundaki Naf nehrini aşabilenlerin bu ülkeye sığındığını aktaran Burmavi, "Kaçamayanlar ise bin bir zorluğun bulunduğu ülke içindeki kamplarda yaşamaya başladı. Müslümanların geneline yakını iç ve dış göç nedeniyle kamplarda ilkel şartlarda yaşamaya mecbur edildi" dedi.
En fazla mültecinin Bangladeş'te bulunduğunu vurgulayan Burmavi, çeşitli sorunlarla boğuşan Arakan Müslümanlarının yaşadıkları bölgelerde salgın tehdidi altında olduğunu dile getirdi.
Suudi Arabistan’da ikamet eden Arakanlıların "Grup Arakan" adı altında bir araya gelerek, bölgedeki dramı dünyaya duyurmaya çalıştıklarını anlatan Burmavi, ülkesinde uzun zamandan beri devam eden zulüm ve insan hakları ihlallerini objektif şekilde ortaya koyarak haberleştiren AA'ya teşekkür etti.
"AA'nın geçtiği haber ve fotoğraflarla Myanmar rejiminin ne kadar acımasız ve zalim olduğu ispatlanmış oldu" diyen Burmavi, basında seslerinin duyulması için başta AA olmak üzere tüm dünyadan yardım beklediklerini ifade etti.
Burmavi, Arakan Müslümanlarının açlık, inkar politikası, sürgün, katliam ve şiddet olayları neticesinde yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını vurguladı.
"Eğitimimize yardımcı olun"
Bölgedeki Müslümanlarının en büyük sorunlarından birinin eğitim olduğunu, ülkede vatandaş kabul edilmedikleri için okula gidemediklerini kaydeden Burmavi, "Babam gibi bazı Arakan Müslümanları, zamanla Suudi Arabistan’a giderek orada kaldı. Çok zor şartlar altında hayatta kalmaya çalıştılar. En büyük arzumuz dünyanın değişik yerlerindeki üniversitelerde okumak. Okumamıza yardım ederseniz, 25-30 yıl sonra biz kendi hakkımızı ve hukukumuzu koruruz" diye konuştu.
Eğitim sorunu nedeniyle Arakan topluluğundan hukukçu veya uluslararası uzmanın olmadığını belirten Burmavi, Myanmar hükümetince "Bangladeş'ten gelen göçmenler" olarak görüldüğüne dikkati çekti.
Arakan Müslümanlarının, 1982'de kabul edilen yasayla vatandaşlık haklarının ellerinden alındığını aktaran Burmavi, "Biz bu topraklarda 15. asırdan beri yaşıyoruz. Kendimize ait devletimiz ve medeniyetimiz vardı. Ülkemiz ilk önce Budist krallık, daha sonra da İngiliz sömürgeciler tarafından işgal edildi ve daha sonra Burma devletine bağlanmamızı sağladılar. Arakan bizim ana vatanımızdır" şeklinde konuştu.
"Bölgedeki İslami eserler yok ediliyor"
Myanmar’daki "Budist yönetimin sistematik bir şekilde" ülkenin batısındaki "Rakhine eyaleti"nde yaşayan Arakan Müslümanlarını tamamen bölgeden çıkarmak istediğini savunan Burmavi, Müslümanlara ait ne kadar eser ve yapı varsa hepsinin tahrip edildiğini, yer isimlerinin değiştirildiğini, cami, medrese ve okul yapılmasına müsaade edilmediğini anlattı.
Bölgedeki insani durumun düzelmesi için Myanmar hükümetinin Arakan Müslümanlarına yönelik "inkarcı politikası"ndan vazgeçip haklarını iade etmesi ve bu insanları sadece yerel güvenlik güçlerinden değil, "şiddet yanlısı Budistlerden" de koruması gerektiğini dile getiren Burmavi, "Myanmar hükümeti bölgede yaşanan hak ihlallerini görmezden gelmekle kalmıyor, Budist rahip Ashin Wirathu'nun başını çektiği, 'Müslümanlara karşı ayrımcılığı ve şiddeti teşvik eden' 969 Hareketi'ne de açıktan destek veriyor" ifadelerini kullandı.
"Türkiye’ye teşekkür"
Türkiye'nin bölgedeki mağdur halka yardım etmeye çalıştığına değinen Burmavi, şunları kaydetti:
"Haklarımızın iadesi için Türkiye Hükümetinin Birleşmiş Milletler (BM) ve Myanmar devletiyle görüşmeler yaptığını biliyoruz. Hakkımızı savunduğu, acımızı ve derdimizi paylaştığı için Türkiye'ye, Türkiye halkına ve hükümetine Arakan Müslümanları olarak teşekkür ediyoruz."
BM tarafından "eziyet gören dini azınlık" olarak kabul edilen yaklaşık 1 milyon 300 bin Arakan Müslümanı, Myanmar'ın batısındaki "Rakhine eyaleti"nde derme çatma kamplarda yaşıyor.
Arakan'da son 2 yılda Budistler tarafından düzenlenen saldırılarda binlerce Müslümanın yaşamını yitirdiği, yüzlerce ev ve iş yerinin ateşe verildiği çatışmalar yüzünden 300 bin kişinin bölgeyi terk etmek zorunda kaldığı belirtiliyor. Her yıl binlerce Arakan Müslümanı, bölgeden kaçıp teknelerle başta Bangladeş, Tayland, Endonezya ve diğer ülkelere gitmeye çalışıyor. İnsan hakları örgütleri, Arakan (Rohingya) Müslümanlarının, hem şiddet olaylarına hem de yasal, ekonomik ve toplumsal ayrımcılığa maruz kaldığına dikkati çekiyor.
AA