HAKSÖZ-HABER
Antalya’da çok sayıda STK tarafından düzenlenen protesto eyleminde Gazze şehitleri selamlandı. İsrail’in lanetlendiği eylemde Suriye direnişine de dikkat çekildi. Basın açıklamasını okuyan Diyanet-Sen Antalya Şube Başkanı Mehmet Yıldırım, açıklamada Şeyh Raid Salah’ın “Özgür Kudüs’ün yolu özgür Şam’dan geçer” sözünü hatırlattı.
Açıklamada "Şimdi Gazze saldırısında haklı olarak ayağa kalkan kardeşlerimiz neden Suriye intifadasında sessiz kalmaktadırlar? İsrail’e karşı direnen Hamas Suriyeli kardeşlerimizin yanında Esed Diktasının karşısındadır. Bizler de Suriye’de halkın yanında olan ve İsrail’in karşısında direnen Hamas’ın yanındayız! Suriye için susup sadece Gazze için ses çıkaranlara şunu söylemek istiyoruz; Suriyeli çocukların kanı Gazzeli çocukların kanından daha değersiz değildir..." ifadelerine yer verildi.
Eyleme Özgür-Der Antalya mensupları da destek verdi.
İşte açıklamanın tam metni:
AKDENİZ DAYANIŞMA PLATFORMU (ADAP)
Bismillahirrahmanirrahim!
Değerli Müslümanlar, Antalya ve ilçelerinden gelen sivil toplum kuruluşu üyeleri ve kıymetli basın mensupları,
Siyonist katiller tarafından katledilen ve tarihten silinmek istenen Kudüs’ün bekçileri, Filistinli kardeşlerimize destek olmak için burada toplandık. Bunların birer imtihan olduğunu, sınandığımızı biliyoruz. Şu an Gazze yanıyor Siyonist uçaklar Filistin’i bombalıyor, mazlumlar birer birer yere düşüyor, çocuklar parçalanıyor. Biz, seyrediyoruz, dünya seyrediyor.
Rabbimiz buyuruyor!
(Ey Müslümanlar!) Size ne oluyor da: “Ey Rabbimiz! Bizi halkı zalim olan bu şehirden çıkar, bize katından bir sahip gönder, bize katından bir yardımcı lütfet” diyen, ezilen zavallı erkekler, kadınlar ve çocuklar uğrunda ve Allah yolunda savaşmıyorsunuz. (Nisa Suresi 75)
Bu ayetten tüm Müslümanlar sorumludur. Gazze’ye düşen bombalar karşısındaki tavrımızda aynı zamanda bizim imtihanımızdır. Unutmayalım “Müslümanlar Ancak Kardeştir”.
Şunu bilelim, Allah vardır ve Gazze’ye yardım eder, biz ancak kendimize yardım ederiz.
Sessizliğe bürünenler, Gazze’nin, Suriye’nin çığlıkları elbet sizi de cehennemde boğacaktır. Uzaktan seyredenler, Siyonistlere, diktatörlere köpeklik yapanlar bu ateş sizi de yakacak elbet.
Büyük şeytan Amerika bu katliamı İsrail’in kendisini koruması olarak yorumluyor. Kendilerini “Dünyanın Efendileri” olarak gören müstekbirlere verilecek en güzel cevap yine Rabbimizin kendisiyle amel ettiğimiz takdirde bizleri karanlıktan aydınlığa çıkaracak bir rehber olan Kur’an’la olacaktır.”
“Zalimlere nasıl bir inkılapla devrileceklerini bileceklerdir.”
Türkiye hükümeti bu işin kınamayla bitmeyeceğini bilmelidir. Hükümet reel politiği bırakıp İsrail’e karşı tavrını sertleştirmeli ve durumu idare etmekten vazgeçip ne yapacaksa bir an önce yapmalıdır.
Perde arkasında duran kibirli alçak İngiltere başta olmak üzere Büyük şeytan Amerika ve Çocuk Katili İsrail’i kınıyoruz. Bu katliamlara ses çıkarmayarak zulme ortak olanları da kınıyoruz.
Zalimlerin kibirleri Kahhar ve Muntakim olan Allah’ın gazabı ile yere çalınsın.
Allah’a eş koşanların dünyası yıkılsın…
İşgalci-Siyonist İsrail’in Filistin direniş hareketi Hamas’ın askeri kanadı İzzettin el-Kassam Tugayları komutanı Ahmed el-Caberi’nin aracına yönelik gerçekleştirdiği suikastla ‘cehennemin kapılarını sonuna kadar’ açmıştır. Bizler katil İsrail’i daha önce Fethi Şikaki’yi Malta’da şehid etmesiyle, tekerlekli sandalyeye mahkûm olan Şeyh Ahmed Yasin’i sabah namazı çıkışı katletmesiyle, ölüm tercihini apachiden yana yapan Dr Abdullaziz Rantisi’yi şehid etmesiyle biliyoruz. Ama artık Rabbimize hamd ediyoruz ki; İslami Direniş Telaviv’i vuracak güce ve onura ulaştı.
Gazze’deki ambargoyu denizden delmek için yola çıkan Mavi Marmara gemisindeki şehitlerimizin kanlarıyla hayat bulan Ortadoğu İntifadaları artık İsrail’in sonunu hazırlamıştır. Tunus, Mısır, Libya, Bahreyn, Yemen ve son olarak Suriye’deki intifada Müslümanların tekrar ümmet olma azmini yeşertti. Artık Ortadoğu’da yalnızlaşan Katil İsrail sonun başlangıcı hamlelere girişmektedir.32 saat içinde Gazze’yi topraklarına katacağını iddia eden İsrail’e buradan sesleniyoruz.Senin bitişin yine kendi ellerinle olacaktır. O günü bekle; biz de bekleyenlerdeniz.
Gazze’ye karşı İsrail’in saldırılarının yanında 2 Yılı aşkın süredir devam eden Suriye İntifadasında ise kardeşlerimiz Katil Baas-Esed diktası tarafından katledilmektedir. Gazze’de olanların Suriye’den dikkatleri başka yöne çekme amaçlı olabileceği ihtimali var.20 aydır devam eden Suriye İntifadasında Beşşar Esed yönetiminin askeri operasyonlarında hayatını kaybedenlerin sayısının 41 bin 387 kişiye ulaşmıştır. Şimdi Gazze saldırısında haklı olarak ayağa kalkan kardeşlerimiz neden Suriye intifadasında sessiz kalmaktadırlar? İsrail’e karşı direnen Hamas Suriyeli kardeşlerimizin yanında Esed Diktasının karşısındadır. Bizler de Suriye’de halkın yanında olan ve İsrail’in karşısında direnen Hamas’ın yanındayız! Suriye için susup sadece Gazze için ses çıkaranlara şunu söylemek istiyoruz; Suriyeli çocukların kanı Gazzeli çocukların kanından daha değersiz değildir...
Bizler Antalya’dan Filistin ve Suriye direnişe bin selam gönderiyoruz. Nasıl Gazze ile dayanışma içindeysek Halep, Hama, Humus, İdlip ile de dayanışma içindeyiz. Rabbimiz Suriye’de Esed’in yıkılmasını, Gazze’nin ve Kudüs’ün kurtuluşunu nasip etsin. Şeyh Raid Salah’ın ifadesiyle ‘Özgür Kudüs’ün yolu Özgür Şam’dan geçer!
Şehit komutanımız Ahmed el-Caberi’nin Hac farizası için gittiği kutsal beldelerden şahadetin den 3 gün önce döndüğü öğrenildi. Bizler de ‘Haccın mebrur Şahadetin kutlu olsun ey Şehid! Diyoruz.
Uzun yıllardır devam eden katliam ve işgale karşı onurla, kitapla direnen Filistinli kardeşlerimizin direnişlerini selamlıyoruz ve mübarek şehitlerimizin mirasları olan Filistin Direnişine olan desteğimizi Halit Meşal’in Sudan’dan İşgalci Siyonist Çete’nin suratında bir tokat gibi patlayan sözleriyle sürdüreceğimizi ilan ediyoruz;
“Ahmed el Caberi şehit oldu ve ahirete intikal etti. O ölmedi, yok olmadı ancak siz, Siyonistler yok olacaksınız. İsrail işgalci ve tecavüzcü bir devlettir. İşgalciler hür halkları kontrolü altına alamaz, onlara boyun eğdiremez. Hamas ümmetin kurduğu bir teşkilattır. Onu siz Siyonistler yok edemezsiniz. Bu gün Ahmed el Caberi'yi yarın Halid Meşal'i öldürebilirsiniz. Ancak sonunda Kudüs bizim olacaktır.”