Annelere Yarı Zamanlı Çalışma İmkanı Geliyor

Başbakan Ahmet Davutoğlu, doğuma bağlı çalışma konusunda düzenlemeler yapacaklarını, analık izni bitiminden sonra yarı zamanlı çalışma imkanı getireceklerini bildirdi.

Başbakan Davutoğlu, Ankara Palas'ta "Ailenin ve Dinamik Nüfus Yapısının Korunması Programı"nı açıkladı.

Başbakan Davutoğlu, bugün üzerinde duracakları en önemli konunun, "ailenin korunması ve kadın istihdamını kolaylaştırılması üzerinden nüfus dinamizminin yapısının ve dinamik niteliğinin muhafaza edilmesi" olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:

"Türkiye, çok köklü bir geleneksel kültüre sahip olmakla birlikte süratle modernleşen ve kendisini küresel topluma intibak ettirmeye çalışan dinamik sosyal bünyeye sahip. Bizim sosyal bünyemizin en önemli kurumlarından ve normatif yapımızın en önemli referans noktalarından birisi ailedir. Ailenin korunması, gelecek nesillerin korunması bağlamında büyük önem taşıyor. En güçlü yanımız olan bu özelliğimizin modern hayatta çalışma, istihdam hayatıyla bir bütüncüllük oluşturması ve özellikle kadınlarımızın aileyle çalışma hayatı arasında bir gerilim içine düşmemesi için yoğun bir çalışma temposu içinde olduk ve dün gece bu paketin detayları üzerinde çalışmalarımızı tamamladık.

Burada 3 konuya dikkatinizi çekmek istiyorum: Bir, ailenin korunması. Buradan anladığımız insanoğlunun tarihin başlangıcından itibaren en önemli kurumu olan ve doğal hayatının parçası olan aile ortamının korunması, sadece bir geleneksel değerin korunması değil gelecek nesillerin korunması anlamını taşır. Çünkü bütün fiziki yapılar tahrip edilse, ekonomide krizler yaşansa dahi bunlar telafi edilebilir. Nitekim 2002’deki büyük krizimiz, ekonomik krizimizi aşabildik ama aile gibi bir kurum tahrip edilirse onu bir daha ikame edebilmek, yeni bir yapıyla destekleyebilmek mümkün değildir."

"Her ne surette olursa olsun, aile hayatımızın korunması, gelecek nesillerin ve temel normlarımızın, değerlerimizin ahlaki referans ölçülerimizin korunması bağlamında büyük önem taşıyor" diyen Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kentten göçlerin artışı, küreselleşme gibi olgular, bazen insan doğasını da etkileyen sonuçlar doğuruyor. Eskiden aile içinde geniş aile yapısında mahalle ortamında, birbirleriyle yüz yüze iletişime geçmiş olan nesiller, bazen aynı aile içinde ayrı odalarda dünyanın bir köşesindeki bir muhatabıyla internet üzerinden iletişime geçebiliyor ama yan odadaki kardeşiyle geçemeyebiliyor. Bunlar bugün yaşadığımız hayatın gerçekleri. Bu çerçevede en büyük yük, kadınlarımızın üzerinde, psikolojik ve sosyal yük. Biz ailenin korunması bağlamında kadınlarımızın bu yükünü alacak çok önemli tedbirler almak konusunda kararlıyız. İkincisi, kadın istihdamı ve kadınlarımızın çalışma hayatı içindeki konumları. Bir taraftan ailemizi korurken, diğer taraftan kadınlarımızın sosyal hayatta yer alması, çalışma hayatına aktif şekilde katılmalarını temin etmek lazım."

"Annelik ile profesyonel meslek sahip olmak arasında kategorik bir karşıtlık olmadığının gösterilebilmesi lazım” değerlendirmesinde bulunan Davutoğlu, şunları söyledi:

"Annelik, en kutsi bir misyonun ifa edilmesidir. Aynı zamanda kadınlarımızın sosyal hayatta üstlendikleri sorumlulukları yerine getirmeleri ve bu konuda kendi iradeleriyle sosyal hayata katılmaları da en önemli insan haklarından biridir. Bu dengeyi, bu paketle korumaya çalışıyoruz. Burada ortaya çıkabilecek zaafların giderilmesine çaba sarf ediyoruz. Bir üçüncü boyut ise nüfus dinamizmin korunması. Türkiye genç nüfusuyla diğer ülkeler arasındaki arayı kapattı, kapatmaya çalışıyor ve bu genç nüfusun iyi eğitilmesi, genç nüfusun en önemli değer üreten kaynak olarak korunması, bizim için sadece etik değil aynı zaman da stratejik hedeftir.  Çünkü zenginleşmeden yaşlanan toplumların bir müddet sonra çok büyük sosyal patlamalarla karşı karşıya kaldığını görüyoruz."

Davutoğlu şu mesajları verdi:

-"Doğum nedeniyle ücretsiz izinde geçen sürelerin derece, kademe ilerlemesinde değerlendirilmesini sağlayacağız. İkinci olarak, doğuma bağlı yarı zamanla çalışma konusunda düzenlemeler yapacağız. Analık izni bitiminden sonra ilk çocuk için iki ay, ikinci çocuk için dört ay, üç ve üzeri çocuklar için altı ay olmak üzere yarı zamanlı çalışma imkanı getireceğiz. Tam ücret alarak yarı zamanlı çalışacaklar

-Her bir anneye, doğum yaptığı anda devletimizden bir doğum hediyesi olarak, ilk çocukta 300 lira, ki bu yarım altın karşılığı oluyor takriben, ikinci 400, üçüncü çocuk ise 600 lira doğrudan anneye doğum yaptığı anda bir yardım ulaşacak. Tabiri caizse, anneye ve bebeğe ilk altını devlet takacak.

-Çocuk okul çağına gelene kadar ebeveynlere kısmi süreli çalışma izni hakkı getireceğiz. Buradaki fark şu: Çocuk 5,5 yaşına kadar, 'ben çocuğumla kalmak istiyorum, eğitimiyle ilgilenmek istiyorum, onu eğitime hazırlamak istiyorum' diyen annelere, ebeveynlere 30 saate kadar kısmi çalışma hakkı getireceğiz.'

-Kreş ve bakımevleri vergi teşviklerinden istifade edecek; böylece çalışan kadınların çok daha iyi şartlarda çocuklarını bırakabilecekleri ortamları oluşturulacak, belediyelere kreş ve gündüz bakımevi kurma yükümlülüğü getirilecek.

-İş Kanunu kapsamındaki babalık izinlerini yeniden düzenliyoruz. Yapacağımız düzenlemeyle işçiye eşinin doğum yapması halinde 5 gün izin vereceğiz, yani babaya 5 gün izin vererek annenin ve çocuğun yanında olmasını sağlayacağız.

-18 yaşından sonra çocuklar tarafından kullanılacak bir tasarruf hesabı (çeyiz hesabı) açacağız. Ebeyevn bu hesaba ne kadar yatırmışsa, çocuk evleneceği zaman ebeyevnin yatırdığı bu miktara, kademelendirilmiş bir çalışma düşüneceğiz ama ortalaması yüzde 15 civarında devlet katkı yapacak. Aile 18 yılda 100 bin lira biriktirmişse devlet ona 15 bin lira ekleyecek.

-Kadına karşı ve aile içi şiddet konusunda başka bir çerçevede, çok kapsamlı bir seferberlik başlatacağız. En affedilemez şiddet aile içinde kadına ve çocuğa karşı uygulanan şiddettir."

Haber Haberleri

DEM Partili Kızıltepe Belediye Başkanı Zeyni İpek istifa etti
Emevi Camii halılarının yenilenmesine Gaziantep talip oldu
"Çarşı"ın Gezi davasında tüm sanıklar beraat etti
Suriye yeni bir hikayeye başlarken bize düşen sorumlulukların farkında olmalıyız!
Sistematik bir katliamı "Bahane" olarak görme hezeyanı