Anayasa Mahkemesi, "terör örgütüne üye olmak" suçundan yaklaşık 3,5 yıl tutuklu kalan sanığın "tutukluluğunun makul süreyi aştığı" gerekçesiyle haklarının ihlal edildiğine hükmetti.
Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, Gaziantep'te 3 Şubat 2010'da gözaltına alınan F.K, ertesi gün silahlı terör örgütüne üye olduğu iddiasıyla tutuklandı. F.K'nın 2012'de aldığı hapis cezası 1 yıl sonra Yargıtayca bozuldu.
Yerel mahkeme, bu süreçte çeşitli kereler, "atılı suçun vasıf ve mahiyeti, dosya kapsamındaki deliller, kuvvetli suç şüphesinin varlığı, tutuklu kalınan sürenin, verilmesi muhtemel ceza ile orantılı olması" gibi gerekçelerle F.K'nın tutukluluğunun devamına karar verdi.
F.K, bunun üzerine, tutukluluğunun makul süreyi aştığı ve tutukluluğunun devamına ilişkin kararların gerekçelerinin yeterli olmadığı iddialarıyla Anayasa Mahkemesine başvurdu.
Yüksek Mahkeme, başvurucunun iddialarına ilişkin, Anayasa'nın 19. maddesinin 7. fıkrasının ihlal edildiğine hükmetti.
Kararda, yerel mahkemece verilen tutukluluğa itiraz ve itirazın reddine dair kararların gerekçeleri incelendiğinde, bu gerekçelerin tutukluluğun devamının hukuka uygunlugu ve tutulmanın meşruluğunu haklı gösterecek özen ve içerikte olmadığı ve aynı hususların tekrarı niteliğinde olduğunun görüldüğü belirtildi.
Gerekçelerin "ilgili" ve "yeterli" olmadığı ifade edilen kararda, bu gerekçelere dayanılarak başvurucunun özgürlüğünden mahrum bırakıldığı dikkate alındığında söz konusu tutukluluk süresinin makul olarak değerlendirilemeyeceği kaydedildi.
Ayrıca, başvurucuya 3 bin lira manevi tazminat ödenmesi kararlaştırıldı.