Amerika'nın İran’a Lozan’da Çizdiği Rota

İran ‘inkılap’ sevdasını çoktan kara toprağa gömmüş ve mezhebi nüfuz hesaplarına odaklanmış bir devlet olarak ‘Büyük Şeytan’la ilan edilmemiş ama fiilen yürürlükte olan bir işbirliğini derinleştirmenin ve resmileştirmenin hesabı içindeydi.

Kenan Alpay'ın yazısı:

Lozan’da İran ve P5+1 arasında yapılan nükleer müzakerelerde gelinen aşamaya bakılırsa birbirine düşman her iki taraf da kazançlı gözüküyor. Bölgede güç dengeleri aleyhine gelişeceği öngörülen İsrail ve Suudi Arabistan’ın derin kaygılar taşıdığından ise neredeyse kimsenin şüphesi yok.

Cumhurbaşkanı Ruhani’nin ifadeleriyle İran için durum şu: “İşbirliği anlaşmasıyla yeni bir dönem başlıyor. Kazan-kazan durumu sağlayan, karşılıklı saygıya dayanan yaklaşımı benimsiyoruz.” Çerçeve anlaşma uyarınca uygulanan ambargonun tedricen kalkması ve bloke edilen servetinin serbest dolaşıma girmesi gerekiyor. P5+1 süreci olabildiğince zamana yaymak, İran ise hızla yürürlüğe sokmak üzere stratejik planlar yapıyor.

Korku Plağı Oyun Havası Çalıyor

ABD Başkanı Obama’nın çerçeve anlaşmaya ilişkin yaptığı konuşmayı İran televizyonlarının naklen yayınlaması da eş zamanlı olarak ülkenin her tarafında sokaklara dökülerek renkli kutlama törenleri yapan İran toplumu da “dünya ile yeni bir sayfa açmaya” ne kadar meraklı bir ülkeyle karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor. Hemen her konuda olduğu gibi Batı’yla sürdürülen nükleer müzakereler konusunda da bütün aşamaları talimatlarıyla yönlendiren Rehber Hamaney’di elbette. İran doğru yolda mı, hayırlı bir rota mı izliyor peki?

Yazının Devamı >>>

 

Yorum Analiz Haberleri

Camiler Ermeni, Rum ve Yahudilere de satılmış
Sosyal medyanın aptallaştırdığı insan modeli
Dünyevileşme ve yalnızlık
Cuma hutbelerindeki prangalar kırılsın
Batı destekli spor projeleri neye hizmet ediyor?