Haksöz Haber Sitesi Yazarlarından Mustafa Siel tarafından, Bakara Suresi 187. ayet çerçevesinde gerçekleştirilen sohbette, Orucun nasıl tutulacağı ve Orucu bozan şeyler ile, Oruç esnasında karı koca ilişkilerinde dikkat edilecek hususlar konularında şu hususlar dile getirildi.
BAKARA 187. AYET MEALİ
Sizin için, oruç tuttuğunuz günlerin gecelerinde hanımlarınızla her türlü meşru cinselliğiniz (rafesu) helal kılındı. Çünkü hanımlarınız sizin için (cinsel günahlardan koruyucu) bir elbise, sizlerde hanımlarınız için (cinsel günahlardan koruyucu) bir elbise gibisiniz.
Allah (sizin oruç geceleri hanımlarınıza cinsel yaklaşmayı yasak sanmanızdan dolayı uzak durmaya çalıştığınızı, ancak buna güç yetiremeyerek zaman zaman ihlal etmek suretiyle, kendi kendinize koyduğunuz yanlış sınırları aşmak suretiyle adeta) kendi kendinize ihanet etmekte olduğunuzu bilmektedir.
(Sizin bu hatalı sınırlamalarınıza zaman zaman uymamak suretiyle yaptığınız yanlışlardan dolayı yaptığınız samimi) tevbelerinizi kabul etti ve yanlışlarınızı görmezden geldi ve sizin altından kalkamayacağınız bu uygulamalarınızı ortadan kaldırarak), oruç gecelerinde hanımlarınıza (her türlü meşru cinsel) yaklaşmada bulunmanızı (başiruhunne) ve (Allah’ın sizin için hanımlarınızdan cinsel yönden faydalanmanız hususlarında size tanıdığı) tüm helal şeyleri aramanıza (vebteğu ma keteballahu lekum) açıkça izin verdi.
(Oruç gecelerinde sadece hanımlarınızla her türlü helal cinsel yaklaşma ile sınırlı değil oruç gecelerine dair verdiği izinler, bunun yanında) fecrin beyaz ipi (gecenin) siyah ipinden net olarak ayrılana (fecrin doğuşuna) değin istediğiniz gibi yiyin – için.
(Ama fecrin doğuşundan) gecenin başlamasına (güneşin batışına) değin (yemekten, içmekten ve hanımlarınızla her türlü helal cinsel yaklaşmalardan kaçınmak suretiyle) orucu tamamlayın. Lakin mescitlerde itikafta olduğunuz sürece hanımlarınıza, geceleri de cinsel amaçlı yaklaşmayın (la tubaşiruhunne).
Tüm bunlar Allah’ın (oruçla ilgili) kat’i sınırlarıdır (hududullah). (Bu sınırları pervasızca çiğnemek bir yana) yaklaşmayın bile. Allah sakınmalarına vesile olur diye insanlar için ayetlerini bu şekilde açık ve net olarak (yubeyyinu) ortaya koyuyor.
187. AYETİN İNİŞ SEBEBİ NEYDİ?
Oruçla ilgili olarak önce inen 183’ten 186’ya kadar inen ayetlerde Ramazan ayında oruç tutulması emredilmişken, orucun nasıl tutulacağı, günün hangi zamanlarında tutulacağı ve ne kadar süreceği ile oruç süresince nelerden uzak durulacağı bildirilmemişti.
Çünkü Orucun anlamı, hikmetleri ve tarihi başlıklı sohbetimizde de açıkladığımız üzere, İbrahim (as) ve İsmail (as)’ın dininin varisleri olan Araplar, peygamberimizden önce namaz ve haccı bildikleri gibi, orucu da biliyor ve zaman zaman oruç tuttukları oluyordu.
Bu geçmiş bilgi ve uygulama nedeniyle Müslümanlar, 183’ten 186’ya kadar olan ayetlerde açıklanmamış olmasına rağmen oruçta yeme içme ve cinsellikten uzak durulacağını biliyorlardı. Fakat orucun yatsı namazını müteakip uyumalarıyla başladığını, dolayısıyla yeme içme ve cinsel ilişkiden ertesi gündüz oruç tutulacak olan gece boyunca da uzak durmaları gerektiğini, yatsıdan sonra uyuyan kimsenin bir daha bunları yapamayacağını sanıyorlardı.
Lakin zaman zaman gece esnasında hanımlarıyla cinsellik konusunda zaafa düşmeleri söz konusu oluyor, bu da onlara ihanet olarak görünüyordu. Yüce Allah bu konuda açık bir yasaklama yapmadığı için, aslında kendi yanlış anlayışları nedeniyle kendi kendilerine ihanet ediyorlardı.
Yüce Allah Müslümanları bu çelişkiden kurtarmak için, 183’ten 186’ya kadar olan ayetlerin ardından, yukarıda bahsettiğimiz sorunlar çıkması üzerine, bilahare 187. ayeti indirdi ve bu ayette orucun nasıl ve günün hangi sürecinde tutulacağı ile oruç süresince nelerden uzak durulacağını, yani orucun sınırlarını (hududulllahı) net olarak ortaya koydu.
ORUÇ NASIL TUTULUR?
187. ayet ile peygamberimizden günümüze kadar gelen mütevatir (uygulamalarla aktarmalı) sünnetini dikkate alarak, orucun nasıl tutulacağı ile oruç süresince dikkat edilecek hususları şu şekilde özetleyebiliriz.
Oruç fecrin doğuşu (97.Kadir Suresi 5. ayette geçen metleıl fecri) ile başlayıp, gündüzün sonu ve gecenin başlayışı olan (ilel leyli) güneşin batışı ile biter. Bu esnada bilinçli olarak yemek, içmek ve hanımıyla cinsel içerikli hayallemeden konuşmaya (rafese), cinsel arzuyla dokunmadan cinsel ilişkiye (başiruhhunne) her türlü cinsellik haramdır.
Lakin güneşin batmasıyla başlayıp fecrin tekrar doğuşuna kadar olan yeni günün gecesinde tüm bunlar serbest olup, hatta yapılmaları tavsiye edilir.
Çünkü Yüce Allah oruçla kullarının hayrını ve kolaylığı murat etmiştir. Hayır ve kolaylık ise, fecirden sonra oruç tutulacak olan gündüzlerden önceki oruç geceleri bu konularda serbestliği gerektirir.
ORUÇ GECELERİ FECRE KADAR YİYİP İÇMEK HİKMET GEREĞİDİR
Çünkü kişi oruç geceleri yeterince yiyip içmezse, gündüz zorlandığı ve işlerini iyi yapamadığı gibi, kendine zarar vermesine de sebep olabilir. Oruç geceleri karı koca cinselliğini yaşamalı ki, birbirlerini için cinsel suçlardan koruyucu birer elbise gibi olabilsinler ve gündüzleri cinsel suçlara meyletmesinler.
Yüce Allah insanların hayrını ve kolaylığı irade eder. Bu nedenle gerek oruç emri ve sınırları, gerekse diğer tüm emir ve yasaklarla sınırları (hududullah), insanların kolaylıkla yapabileceği ve hayırlarına olan hususlardır.
Bunların çiğnenmesi insana zarar verirken, bu sınırlara yaklaşılması da, zamanla çiğnenmesine sebep olabilir. Bu nedenle bu sınırları çiğnemek bir yana, yaklaşılmamalıdır bile.
ORUCU BOZAN ŞEYLER
Bakara 187. ayetten, oruç esnasında yemek içmek ile hanımıyla cinsel münasebetin yasak olduğu, dolayısıyla bunları bilinçli olarak yapmakla orucun bozulacağı anlaşılmaktadır.
Lakin 2.Bakara Suresi 286. ayetteki, unutursak veya yanılırsak sorumlu tutulmayacağımız ilkesi gereği, bunlar unutarak yada yanılarak yapılırsa, farkına varıldığı anda vazgeçilmek şartıyla orucu bozmazlar.
Oruç yemek içmekle, yani vücuda besin girmesiyle bozulduğundan, vücuttan çıkan hiçbir şey orucu bozmaz. İğne vurulmak suretiyle ağız dışından vücuda bir şeyin girmesinin orucu bozup bozmayacağı gibi tartışılan meselelerde ise, orucunu tamamlayıp Ramazan sonrası ihtiyaten bir oruç tutmak daha makuldür.
Ayette geçen hanımıyla cinsel münasebetle ilgili terimler dikkate alındığında (rafese ve başiruhunne), cinsel münasebetten kastın sadece cinsel ilişki değil, cinsel amaçlı hayalleme ve konuşma (rafese) ile dokunmayı da (başiruhunne) kapsıyor olması da kuvvetle muhtemeldir. Bu nedenle ihtiyaten oruç esnasında bunların tümünden kaçınmak takvaya daha uygundur.