HAKSÖZ HABER
Hemen hemen yazdığı tüm köşe yazılarında mülteci/yabancı düşmanlığı ve özellikle Suriyeli düşmanlığı yapmayı bir görev addeden Altaylı, bugünkü yazısında da Beşar Esed'ten Suriye vatandaşlığı istediğini belirterek "Suriyelilerin Türkiye'de çok rahat yaşadıkları" yalanını tekrarladı. Kendisinin ise yazdığı yazı hariç özgür olmadığını savunan Altaylı, provokatif söylemlerine demokrasi kılıfı giydirmekten de çekinmedi.
Yüz binlerin katili Esed'i açıktan övemeyen Fatih Altaylı, iktidarın politikaları üzerinden yabancı düşmanlığında bulundu. Kaleme aldığı yazılarında nefret söylemlerini "meşru" gazeteciliğinin çerçevesinde kamuoyuna sunan Altaylı, "Türkiye’den ipini koparıp gelenleri, istisnai Suriye vatandaşı yapan bir uygulamaları da yok. Ama devlet başkanları Beşar Esad ile birkaç kez görüşmüşlüğüm, sohbet etmişliğim var. Belki bir torpil yapar ve beni Suriye vatandaşlığına aldırır." ifadeleriyle göçmenleri tahkir etmeye çalıştı.
Irkçılığı ve nefretini harflerle aktaran Altaylı, "Suriye vatandaşlığına ihtiyacımız var" başlıklı yazısının sonunda ise "NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?" şeklinde sorduğu soruya verdiği cevapla niyetini ve tiyniyetini açığa çıkardı. Fatih Altaylı gözlerini kapadığı gerçeklere karşı sağır kaldığını bir kenara bırakarak, "Çok sık tekrarlanan yalanları doğru zannetmediğimiz zaman." şeklinde cevap verdi.
Kendisinin ve kendisi gibi mülteci düşmanlarının ruh halini afişe eden Altaylı, yabancılara dönük yalanları üreten 'içerisinde bulunduğu medyaya' aldırmadan, insanları nefret söylemleri ile zehirlemeye devam ediyor. Sorduğu soruya akıl dolu cevap veren Altaylı'nın 'söz'ünü tutup tutmayacağı merak ediliyor!