AB ülkeleri içişleri bakanları toplantısı için Brüksel'de bulunan Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser mevkidaşlarına, AB'yi yeni sığınmacı krizlerine karşı daha donanımlı hale getirmesi planlanan ve kriz düzenlemesi olarak tanımlanan reformu Federal Hükümet adına onayladığını duyurdu.
Tasarı AP'den geçtiği takdirde, Avrupa'ya gelen sığınmacı ve mülteci adayları çok daha zorlu koşullarla karşı karşıya kalabilecek. AB ülkeleri yasa için ayrıca zamanla yarışıyor. Zira reformun, 2024 yılının Haziran ayında yapılacak olan AP seçimlerine kadar yasalaşması ve böylece aşırı sağcıların bu konuyu seçim kampanyalarında kullanmalarının önüne geçilmesi hedefleniyor.
Faeser ilgili açıklamasında, "Biz bugün, İspanya tarafından harika bir biçimde müzakere edilen uzlaşmayı kabul edeceğiz" derken; Brüksel'de görüşmeleri yöneten İspanya İçişleri Bakanı Fernando Grande-Marlaska, Faeser'in açıklamasının ardından, böylece üye ülkeler arasında "çoğunluk için nihayet bir irade" oluştuğunu dile getirdi. Grande-Marlaska daha sonra dosyayı, AB ülkelerinin Brüksel'deki daimi temsilcilerine teslim etti. Daimi temsilciler bir sonraki adımda, yeni düzenlemeye Avrupa Parlamentosu'nda (AP) tartışılmak üzere son halini verecek.
AB ülkeleri yeni iltica yasası ile ilgili olarak zamanla yarışıyor. 2015 yılında yaşanan sığınmacı krizinden bu yana tartışılan reformun, 2024 yılının Haziran ayında yapılacak olan Avrupa Parlamentosu seçimlerine kadar yasalaşması ve böylece aşırı sağcılar ile popülistlerin bu konuyu seçim kampanyalarında kullanmalarının önüne geçilmesi hedefleniyor. Tasarının yasalaşması içinse, AB ülkeleri ile AP arasında mutabakat sağlanması gerekiyor. Parlamento'dan daha önce yapılan açıklamada, yeni düzenlemenin, üzerinde fikir birliği sağlanacak hale gelmemesi durumunda meclis tarafından onaylanmayacağı ifade edilmişti.
ORBAN TASARIYA KARŞI
Macaristan Başbakanı Viktor Orban ise, sosyal medya hesabı X üzerinden yayınladığı mesajla tasarıyı eleştirerek, "Brüksel, başarısız olan göç paketini, önümüzdeki Avrupa Seçimleri'nden önce zorla boğazımızdan geçirmek istiyor" dedi. Macaristan, daha önce tasarı ile ilgili yapılan görüşmelerde, Polonya ve Avusturya ile birlikte söz konusu kriz düzenlemesine karşı çıkmıştı. Ancak Brüksel'e yakın gözlemciler, Almanya'nın tasarıyı kabul etmesinin ardından, bir anlaşma sağlanamamasının pek mümkün olmadığını belirtiyor.
TASARI NE İÇERİYOR?
İlgili tasarıda, ağır göç baskısı altında olan AB ülkeleri için özel maddeler yer alıyor. Bunlar arasında, iltica arayışı içinde olan kişilerin, AB'nin dış sınırlarında, tutukluluk haline benzer bir şekilde daha uzun süre kalmaları ve barınma ile bakım konusunda standartların düşürülmesi de var. Ancak bunun için Brüksel'in bir kriz durumu olduğunu açıklaması şartı koşuluyor.
Ayrıca, kriz durumlarında göçmenlere karşı daha sert müdahalelerde bulunulabilecek. Bu bağlamda, AB'nin dış sınırlarında çok daha fazla göçmen iltica başvurusu sürecinden geçirilecek ve o noktada başvurular reddedilebilecek. Tasarı, dış sınırlardaki kamplarda göçmenlerin 20 haftaya kadar tutulabilemelerini de öngörüyor.