Daha önce Arama Kurtarma Derneği’nin (AKUT) üyesi olan ve gönüllü olarak 15 yıl boyunca burada faaliyetlerde bulunan Orhan Karakurt, Twitter hesabından AKUT ve Nasuh Mahruki hakkında açıklamalarda bulundu.
“10 Milyon TL’nin Hesabını Vereceksiniz”
Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Genel Koordinatörü Karakurt, Nasuh Mahruki’nin referandumdan sonra halkı sokağa dökmeye çalıştığını belirterek, “İnsanları manüpile edip sokağa dökmek için bu manevraları yapacağına AKUT Entitüsü üzerinden derneğe aktarılması gereken paraları nasıl yurt dışında kurduğunuz paravan şirketlerle götürdüğünüzü, son olarak örtmeye çalıştığınız 10 milyon TL’nin hesabını vereceksiniz.” ifadelerini kullandı.
“Bu Bir İhbardır”
Yönetim kurulundaki tüm üyelerin sorumlu olduğunu savunan Karakurt, “Bu bir ihbardır, önü arkası bilgi belge ve üyelerin bilgisi dahilindedir. Sorumlu kişiler tüm yönetim kurulu üyelerdir. Milletimizin arama kurtarma derneği olarak bildiği bu kurum içindeki hırsızları bilme hakkı vardır. Bu 10 milyon TL’yi götüren şahsı kendi pislikleri çıkmasın diye mahkemeye verememektedirler.” dedi.
“Mahruki Yargı Önünde Hesap Vermelidir”
Mahruki’nin yargı önünde hesap vermesi gerektiğini söyleyen Karakurt, “Gönüllü kuruluşun içinde yönetim kurulundan maaş alan yönetim kurulu üyesi Ş, paraları götüren enstitü yöneticisi D. ve gizli ottağı C. istifa ettiği hâlde yönetim kurulu kapalı. Toplantılarına girip yerine bıraktı, yeni başkanla aynı mihvalde derneği halen yöneten Mahruki yargı önünde bu rezilliğin hesabını vermelidir. AKUT bilinmez bir çukurun içine sürüklenirken kendini kutarmak için sanal düşmanlar yaratan Mahruki kaçak kullanılan telsiz frakansları ki büyük suçtur.” açıklamalarında bulundu.
“Ekipte FETÖ’cü Var”
Söylediklerinin yalan olduğu ispatlanırsa özür dileyeceğini kaydeden Karakurt, “Dernekteki FETÖ’cü ekip lideri AKUT etiketi ile verdiği konferansların tamamının parasını cebine indiren, derneğe bir kuruşunu aktarmayan Mahruki bu söylediklerimin bir tanesinin yalan, yanlış, eksik olduğunu ispatlasın, tüm kamuoyu önünde özür diliyeceğim ve tüm üyelerin tamamının bana tazminat davası açmalarını rica edeceğim. Artık sanal düşman üreterek orada oturma dönemi bitti. Emeği sömürerek rant elde etme dönemi bitti. Şimdi hesap verme dönemi. Artık üyeler gözünü açsın, kol kırılıp yen içinde kalma dönemi bitmiştir. İçerideki safraları atma dönemi başlamıştır. Bunu sağduyulu üyeler yapacak diye umuyor ve bekliyorum. Derneğe zarar gelmesin diye bu rezilliklere bu zamana kadar tahammül ettik. Artık yeter. Güneş balçıkla sıvanmaz, kukla bir başkan getirip ardından kapalı toplantılarla dernek yönetmek, bir de bizi aptal yerine koyup tekrar kurumlar arası ilişkileri düzeltmek için kullanabileceğini sanmak en hafif tabiriyle aymazlıktır.” dedi.
“Bir Şeylerin Üstünü Örtme Çabası Değilse Nedir?”
Karakurt son olarak, “Dernekten götürülen 10 milyon TL’yi alan şahsı savcılığa vermek yerine 2 milyonunu derneğe iade et, bu işi kapatalım pazarlığı bir şeylerin üstünü kapatma çabası değilse nasıl izah edilebilir? Dernek Anadolu’da insan kurtarmaktan başka hiçbir çabası olmayan tertemiz ekip liderleri ve üyeler yepyeni şaibesiz bir yönetim oluşturarak yollarına devam etmeli. Bu derneğin geleceğini bu şaibeli insanların ve Mahruki’nin kirli tezgahlarından kurtarmalıdırlar.” diyerek sözlerine son verdi.
AKUT: Büyük Haksızlık
Karakurt tarafından yapılan açıklamaların ardından AKUT Yönetim Kurulu Başkanı Saydun Gökşin açıklamada bulundu.
Gökşin’in açıklaması ise şöyle:
“Aylardır süren ancak bugün (19.04.2017) birdenbire yeni bir şey gibi sosyal medyada karşımıza çıkarılan haksız iddialara ilişkin resmi açıklamamız aşağıdadır:
20 yılı aşkın bir zaman diliminde gerçekleştirdiği her çalışmada, sosyal fayda yaratmayı hedefleyen AKUT, sadece derneğiyle değil; AKUT Vakfı, AKUT Spor Kulübü, Öğrenci Toplukları ve Yayın Evi ile yetkin olduğu alanlarda hizmet üretmektedir.
Yukarıdaki hizmetler kapsamında, 2012 yılında AKUT’a düzenli ve sürdürülebilir bir finansal destek sağlamak üzere kurulmuş olan AKUT Enstitümüz tarafından gerçekleştirilen uluslararası bir projede görevli kişilerin, derneğimizin kuruluş amacı, faaliyetleri ve misyonlarına aykırı birtakım davranışları olduğu yönünde bazı şüpheler oluşmuş, bu çerçevede ilgililer hakkında gerekli adımlar atılmış, prosedürler yürütülmüş ve hali hazırda yürütülmeye devam etmektedir. Bu kapsamda konunun açığa çıkarılması adına, derneğimiz tarafından mezkûr süreç, ilk günden itibaren hassasiyetle takip edilmektedir.
AKUT olarak belirtmek isteriz ki, 3. kişilerce birtakım sosyal medya hesaplarından konu ile ilgili mesnetsiz bir biçimde suçlanmak, misyonu, afetlerde ve kazalarda can kaybını en aza indirmek ve arama kurtarma konularında toplumu bilgilendirmek olan ve bu alanda ulusal ve uluslararası haklı başarılar kazanmış derneğimize yapılan büyük haksızlıktır.
AKUT ve tüm üyeleri için, bu dünyadaki en değerli şey; ikamesi, telafisi, geri getirilmesi mümkün olmayan yaşamdır. 1996 yılında çıkmış olduğumuz bu yolda, hiçbir karalama kampanyasının AKUT’a zarar vermesine müsaade etmeyeceğimizin bilinmesini isteriz.
Birleşmiş Milletler'in onayladığı Türkiye'nin ilk arama-kurtarma ekibi ve dünyanın bu konudaki 7. sivil toplum kuruluşu AKUT olarak, kurulduğumuz yıldan bu yana, ülkemizde ve dünyanın farklı coğrafyalarında, doğa ve kent koşullarında yaşanan afet ve acil durumlarda arama ve kurtarma çalışmalarını yürütüyoruz.
En kısa sürede mezkûr hususları açıklığa kavuşturup kamuoyu ile paylaşarak, toplumumuzdan aldığımız güç ve motivasyonla, hayat kurtarmaya, yaraları sarmaya devam edeceğiz.
Kamuoyuna saygıyla bildiririz.”