Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar sınır birliklerini inceleme ve denetlemek üzere Hatay'a gitti. Akar sınırın sıfır noktasında bölgedeki birliklerin komutanlarıyla bir araya gelerek brifing aldı.
Akar burada yaptığı açıklamada, Suriye'nin kuzeyine düzenlenen Barış Pınarı Harekatı'na atıfta bulundu. Harekat ile "terör koridorunun parçalandığını" söyleyen Akar, "Terör koridoruna müsaade etmeyeceğiz dedik ve etmedik. Diğer taraftan bir barış koridoru oluşması için de elimizden gelen gayreti gösteriyoruz" dedi.
ABD ve Rusya'ya mesaj
Bu süreçte ABD ve Ruslarla yapılan mutabakatları hatırlatan Akar, "Biz verdiğimiz sözlerin arkasındayız ve bunları titizlikle yerine getirdik. ABD ve Rusların da verdikleri sözlerin arkasında durmasını, mutabakat muhtırasındaki sözleri yerine getirmelerini bekliyoruz" diye konuştu.
İdlib’de son dönemde yaşananlara da değinen Bakan Akar, şöyle konuştu:
"Rusya’dan yaptığımız mutabakatlar ve görüşmelerde vardığımız sonuçlar çerçevesinde rejime nüfuzlarını kullanmak suretiyle karadan ve havadan yapılan saldırıların durdurulması için gerekli telkinlerde bulunmalarını bekliyoruz. Saldırılar sonrasında İdlib’de son dönemde 280 bin, toplamda ise 1 milyon insanın evlerini terk etmek zorunda kaldı. Bu baskı devam ettiği takdirde önemli bir göç dalgasına daha sebep olur. 4 milyon civarında Suriyeli kardeşimizi ağırlamakta olan Türkiye için bu ilave yük ağır gelecektir. Dolayısıyla bu göçün önlenmesi için de elimizden gelen gayreti gösteriyoruz."
Gözlem noktaları
Soçi mutabakatı kapsamında bölgede TSK’ya ait 12 gözlem noktasının oluşturulduğunu hatırlatan Akar, "Yaptığımız mutabakata biz saygılıyız, Rusya’nın da bu mutabakata uymasını bekliyoruz. Biz hiçbir şekilde ateşkes sağlanmasına yönelik görevlerini kahramanca ve fedakarane bir şekilde ifa eden 12 gözlem noktasını boşaltmayacağız, buradan çıkmayacağız" dedi.
Libya ile imzalanan mutabakata ve bu konuda Türkiye'ye yapılan uyarılara da değinen Akar, "Uluslararası tanınırlığı olan Libya’daki Ulusal Mutabakat Hükümeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasında atılan bir imza bu. Dolayısıyla iki tarafın da egemenlik, bağımsızlık hakkı var. Bu mutabakat muhtırası ile ilgili üçüncü tarafların yapması gereken tek şey var, o da alınan bu karara saygı duymak. Burada herhangi bir oldubitti, uluslararası hukuka aykırılık söz konusu değil" diye konuştu. (Deutsche Welle)