AK Parti’de aday adayı patlaması

Abdurrahman Dilipak

AK Parti’de ancak on adaydan biri listede yer bulacak. Yaklaşık 15 adaydan biri seçilecek sırada yer alacak..

Aslında bu durum dolaylı bir kamuoyu araştırması özelliği de gösteriyor.. Kim nerede gelecek görüyor..

AK Parti’nin aday listesindeki profil de çok yüksek.. Yani en donanımlı kadrolar AK Parti’den aday olmak istiyor.. Kadınların tercihi de AK Parti. Tabii bunda iktidarda olmanın getirdiği bir avantaj var, ama daha da önemlisi insanlar kendi geleceklerini orada görüyor..

Bu ilgi böyle devam ederse AK Parti tek başına % 50’yi aşar..

AK Parti’yi tercih enden sadece sağ, milliyetçi, muhafazakar kesim değil.. Bir çok sol, liberal isim de tercihini AK Parti’den yana kullanıyor.. MHP’yi kıskandıracak kişilerin de tercihi AK Parti.. Dindar kesim de burada..

Hep sivil kadrolar, STK temsilcileri değil, bürokratlar değil, mesela çok önemli görevlerde bulunmuş emekli askeri şahıslar da tercihlerini AK Parti’den yana yapıyor. Namık Kemal Bingöl de bunlardan biri. Bilen bilir bu ismi..

Önümdeki listeye bakıyorum. Bizim Mazlum-Der’den Dr. Faruk Gergerlioğlu da burada. Ali Yüksel, Erol Kaya, HAK-İŞ’ten Salim Uslu.. Cem Uzan’a çok yakın isimlerden biri olan gazeteci Dursun Boran da Malatya listesinden aday adayı.. Eyüpnebi Belediye Başkanı Mustafa Çiftçi, Kutup Yıldızı ile birlikte Nijer’e gittiğimiz Dr. Muzaffer Yurttaş da aday. İş dünyasından, medyadan, sanat dünyasından bir çok isim aday adayI..

Demir İnal var mesela İstanbul’dan, Dr. Tuncay Palteki var, konularında uzman bir çok kişinin tanıdığı isimler. Ama ortada bir sorun var.. Bunlar kendi sahalarında tanınan isimler de, parti çevresi ne kadar tanıyor bu isimleri?..

İstanbul’dan Necdet Külünk, Kadir Saçlı var aday olarak. Yüzlerce isim.. Anadolu’da bu işler daha kolay belki ama, büyükşehirlerde doğru aday adayını bulmak oldukça zor..

Doç. Orhan Doğan Maraş’tan aday adayI. En çok da AK Partililer için zor bu iş..

Bu seçimlerde en çok başörtülüler koşuşturacak ama, bakalım başörtülü bir aday çıkacak mı? HAS Parti başörtülülere pozitif ayrım yapacakmış. Göreceğiz. Aslında Merve Kavakçı adı hâlâ bu konuda sembolik bir önem taşımaya devam ediyor.. Sahi, hadi şimdi başörtülü bir aday gösterilmedi. Seçimi kazananlardan biri daha sonra örtmeye karar verirse ne olacak?

MHP’de heyecansız bir adaylık yarışı var.. BDP’de iç sıkıntı. Orada zaten adayları halk değil “merkez” belirleyeceği için herkes beklemede.. CHP karışık. CHP’de Fikri Sağlar “out”, Haberal “in”. Yeni CHP böyle.. DP’ye Genel Başkan olarak düşünülen iki isim CHP listesinde. Haberal ve Süheyl Batum CHP listesinden aday olacak. Daha önce de biliyorsunuz, sağa lider olması düşünülenler arasında adı geçen İlhan Kesici CHP’den aday olmuştu.. CHP ile DP arasındaki bu “derin bağın sırrı” kozmik odada gizli olsa gerekir.. Namık Kemal Zeybek “sistem içi” bir siyasi oluşumun başına “irade dışı” gelmiş bir adaysa o irade onun hesabını soracaktır elbette. Bekleyip göreceğiz.

Düşünebiliyor musunuz, birileri için CHP, MHP, DP fark etmiyor.. Haberal MHP’den de aday olabilir mesela.. DP, SP ile seçim ittifakı yapsaydı ve barajı aşma umudu doğsaydı, Haberal bu ittifak içinde de yer alabilirdi.. CHP ve MHP arasındaki bu derin ilişkiyi gören ve bu durumdan rahatsız olan çevrelerdeki önemli isimler, siyasi geleceklerini AK Parti’de arıyorlar..

AK Parti ilk olarak, önce “kim aday olmalı” sorusuna cevap aramamalı, profil olarak güven vermeyenleri elemeli ve “kim aday olmamalı” sorusunun cevabını aramalı.. Kuraldır: “Def-i mazarrat, celbi menafiden evladır.” Sahih bir iman için, önce tevile sapmadan, “La ilahe” demek gerekiyor ki, “İllallah” dediğinizde safiyetle iman etmiş olasınız.

AK Parti’de aday adayları arasında bir sürü trojan vardır.. Kimin kim olduğunu bilerek alıyorlarsa tamam, ama bu konuya dikkat. Her halûkarda listeye alınacak isimlerin, dürüst, bilgili ve cesur insanlar olması gerekir.. Değilse satabilir ve saf değiştirebilir... İkinci etapta, olabilirleri belli kriterlere göre puanlayıp, listelemek gerekiyor. Sonra da yukarıdan aşağı aday adayı sayısının iki katı isim belirleyip, bunları mülakata alarak bu sorun çözülebilir.. Adayların coğrafi, mesleki dağılımı, yaş ortalaması, kamuoyundaki bilinilirlik, toplumla ilişkilerdeki becerileri ve geçmiş kariyerler ve siyasi geçmişleri, uzmanlıkları, dil ve tecrübe, yetenekleri vs.. not edilerek liste oluşturulabilir aslında.. Delege seçimi yapılacaksa da bu son oluşturulan adayların iki katı isim arasından seçim olmalı bana kalırsa.. Selam ve dua ile.

YENİ AKİT