Çetin Doğan'ın 'işkence', 'kötü muamele', 'yasadışı tutuklama' ve 'uzun tutukluluk süresi' şikayetiyle yaptığı başvuru üzerine verilen ara kararda mahkeme, delillerin 'somut ve meşru' olduğuna hükmetti.
Kararı değerlendiren Taraf Gazetesi yazarı Alper Görmüş, "Tuncay Özkan vakasıyla birlikte her iki karar da Balyoz davasının meşru olduğunu ve bazı kesimlerce iddia edildiği gibi içi boş bir dava olmadığını gösteriyor. Özellikle AİHM tarafından bunun ifade edilmesi yerinde oldu." diye konuştu.
Zirve davası avukatı Erdal Doğan ise sanığın Balyoz davasındaki konumunun diğer sanıklardan daha farklı olduğunu söyledi. Doğan, "AİHM'nin kararı da bu hususların haklılığını göstermektedir. AİHM'nin verdiği bu ara karar, hukuka aykırı tutuklama ve asılsız suçlama iddialarına ilişkin dezenformasyon ve şikâyet hususunun ciddiye alınmadığını göstermektedir." dedi.
Hukukçu Hüsnü Tuna da Balyoz ve Ergenekon davasında hiçbir yavaşlığın söz konusu olmadığını ifade ederek, "1985'ten beri DGM'lerde dava takip ettim. Hiçbir dava bu kadar hızlı ilerlememişti. AİHM'nin ara kararı mevcut uygulamanın hak ihlaline neden olmadığını gösteren önemli bir karardır." ifadelerini kullandı.
Avukat ve insan hakları savunucusu Orhan Kemal Cengiz ise kararı, "AİHM için sıradan ancak Türkiye'deki hayali yargılama algısını düşündüğümüzde önemli bir karar. AİHM, bunun olağan delillere dayanan, normal bir ceza yargılaması olduğunu, herhangi bir kötü muamelenin gerçekleşmediğini kayıt altına geçiyor." değerlendirmesini yaptı.
Bu arada, Balyoz davasının dünkü duruşmasında söz alan Çetin Doğan, AİHM'nin 'adil yargılanmadığı' yönündeki iddiasını incelemeye aldığını ileri sürdü. AİHM'nin kendisi için verdiği 'tutuklama meşrudur' kararını görmezden geldi. Mahkemenin kararını Türkçeye çevirip heyete vereceğini kaydetti.