Ahrar'uş Şam Hareketi medya ofisi tarafından paylaşılan video mesajda, direnişin bitmek üzere olduğuna dair kanaatlerin yaygınlaştığı bir dönemde Allah'ın kendilerine yardım ettiğini söyleyen Ebu Cabir, Suriye'deki grupların artık birbirlerine silah çevirmekten vazgeçmesi gerektiğini vurguladı.
İŞTE KONUŞMANIN TAM METNİ:
Bizi nimetleriyle tamamlayan ve bize onun yolunda savaşma nimetini ihsan eyleyen Rabbimize sonsuz hamd olsun, bize hidayet verip kendi yolundaki savaşta çabamız ve kudretimiz olmadan bize vesileler kılan ve bize bunu kolaylaştıran Rabbimize sonsuz hamd olsun, bunca fitne, imtihana ve imkansızlıklara rağmen, bizlere lutf edip yardım eden daha sonrada bize bizim ellerimizle ve mücahitlerin elleriyle rejimin en geçilmez ve en sağlam yerlerini fethetmemizi ve direnişin sona ermeye yakın olduğu şeklindeki algıların çoğaldığı bir zamanda insanlara bir umut olmamızı nasip eden rabbimize sonsuz hamd ve şükürler olsun
İŞTE KONUŞMANIN TAM METNİ:
Bizi nimetleriyle tamamlayan ve bize onun yolunda savaşma nimetini ihsan eyleyen Rabbimize sonsuz hamd olsun, bize hidayet verip kendi yolundaki savaşta çabamız ve kudretimiz olmadan bize vesileler kılan ve bize bunu kolaylaştıran Rabbimize sonsuz hamd olsun, bunca fitne, imtihana ve imkansızlıklara rağmen, bizlere lutf edip yardım eden daha sonrada bize bizim ellerimizle ve mücahitlerin elleriyle rejimin en geçilmez ve en sağlam yerlerini fethetmemizi ve direnişin sona ermeye yakın olduğu şeklindeki algıların çoğaldığı bir zamanda insanlara bir umut olmamızı nasip eden rabbimize sonsuz hamd ve şükürler olsun
"ZAFER SABREDENLERİN OLDU"
Kuzeyden güneye kadar Allah'tan gelen bir fetih. İdlip, Halep ve Şam'ın kırsalında ve 82. Fırkanın düşmesi, bunların hepsi Allah'ın müminlere ikram ettiği fethidir. Hovran Aslanlarının elleriyle Allah'ın nasip ettiği arka arkaya gelen zaferler sadece iki gün sürdü, bu fetihlerin sırrı; Allah onlara bir süre tanıdı ve onlar da Allah'ın tanıdığı süreye sadık kaldılar ve sebat ettiler, Allah da onlara vaad ettiğini verdi ve onlara hakkıyla bir zafer nasip etti.
Allah'a karşı sadık kalan kalpleriniz mübarek kalplerdir. Vuran elleriniz ve ilerleyen adımlarınız da mübarektir, ısıtan ve alevlendiren silahlarınız da. Dera’daki kardeşlerimizin terk edip hicret ettikleri evlerine dönüşü ve bu zaferde bütün savaşçı birliklerden katılan direnişçi kardeşlerimizin de çabaları mübarek olsun. Allah'tan, canları pahasına mücadele eden şehitlerimizin şahadetlerini kabul etmesini ve bizi de onlarla rahmetinin zirvelerinde buluşturmasını niyaz ederiz
"İHTİLAFLAR ÖTÜRÜ PEK ÇOK GENCİMİZİ KURBAN VERDİK"
Zafer, Direnişin ve mücahidlerin en çok ihtiyaç duyduğu şeylerden biridir. Direnişimiz, mücahidler arasında olmaması gereken bazı ihtilaflar, ayrılıklar baş gösterince ve Allah'ın ipine hep beraber sarılmaktan uzaklaşınca bir çok gencimizi kurban vermiştir.
"ZAFER ANCAK BİRLİKLE MÜMKÜNDÜR"
Zafer, Direnişin ve mücahidlerin en çok ihtiyaç duyduğu şeylerden biridir. Direnişimiz, mücahidler arasında olmaması gereken bazı ihtilaflar, ayrılıklar baş gösterince ve Allah'ın ipine hep beraber sarılmaktan uzaklaşınca bir çok gencimizi kurban vermiştir.
"ZAFER ANCAK BİRLİKLE MÜMKÜNDÜR"
Bunun yanında düşmanlarımızın destekleriyle Nusayriler, hariciler ve misyonerler, anlaşmazlık ve ayrılıkların uzun sürmesini ve bu süre boyunca halkımızı sömürmeyi amaçlamışlardır. Allah bu zaferle bizlere, zaferin ancak bir ve beraber olmakla geleceğini, tefrikaya düşmenin sadece hezimet ve başarısızlık getireceğini öğretmek ve göstermek istemiştir.
Allah bizlere direnişimize başlarken belirlediğimiz hedeften (Zalim Nusayrilerin halkımıza reva gördükleri zulüm ve düşmanlıklarına son vermek, ellerini ve zulümlerini halkımızın üstünden çekmelerini sağlamak, için bu zalim rejimi bütün unsurlarıyla yıkmak) uzaklaşmamız gerektiğini hatırlatmak istemiştir.
Bu hedef Horan Kahramanlarının güçlü direnişiyle başlayan Şam'dır. Orada kuşatma altında bulunan kardeşlerimiz mücahidleri beklemektedir. O mücahidler ki kuşatma hattını kırıp, Şam'ın Meydanlarında namaz kılmadan sükunet bulmayacak ve durmayacaktır. Onlar bu konuda kendilerine kuzeyde zafer için koşan ve Müslüman kardeşlerinin ve mustazafların üstünden Zalimlerin, Rafizilerin ve daha birçoklarının oluşturduğu zülüm ve kuşatmayı kaldırmak için Halep'te çarpışanları örnek almışlardır.
Durmayın, Allah sizlere sizin nefislerinizden daha hayırlıdır.
"İHTİLAFLAR MAHKEMEDE ÇÖZÜLMELİDİR"
Suriyeli bütün kardeşlerime hatırlatmak isterim ki, zafer Allah'ın elindedir ve O size zaferini, O'nun için mücadele edip cihadınız da O'nun için olunca, O'ndan hakkıyla korkunca, hezimet ve başarısızlığa götüren her şeyden uzak durduğunuzda, kibirliliği bıraktığınız zaman, olası bir anlaşmazlık ya da ihtilaf durumunda aranızda hüküm vermek için O'nun hükümlerine başvurduğunuz zaman verecektir. O yüzden bizler defalarca ifade ettik ki aradaki anlaşmazlık ve ihtilafların giderilmesinin tek yolu, müstakil ve herkesin onayladığı şer’i bir mahkemenin kurulmasıdır.
"BAĞDADİ TARAFTARLARI GİBİ İSLAM'I KARALAMAYACAĞIZ"
"BAĞDADİ TARAFTARLARI GİBİ İSLAM'I KARALAMAYACAĞIZ"
Bizler bu fikrin ve hedefimizin gerçekleşmesi için elimizden gelen çabayı göstereceğiz. Çünkü biz böyle bir projeyi hayata geçirmekle, gruplar arasında oluşacak herhangi bir sorunu daha başlangıcında sorunun fitili alevlenmeden önce çözüme kavuşturup taraflara haklarını teslim etmiş olacağız. Üstelik bunu Allah ın şeriatında bize emrettiği kurallarla yerine getirmiş olacak ve bu yolla da dinimizi emredildiği gibi göstermiş olacağız. Ayrıca din adına topluma ulaştıracağımız mesaj Allah'ın hükümlerini mutlak olarak reddedenlerden, yıkıcı mezhepsel ve fikirsel ayrılıkçı düşüncelerden, Allah'ın hükmü dışına çıkan Bağdadi taraftarları gibi, dine hizmetten çok, dini karalayan ve din adına zihinlerde olumsuz algılar oluşturmaktan başka hiçbir şeye yaramayan fiil ve eylemlerle insanların İslam'a karşı algılarını değiştirenlerin ulaştırdığı mesajdan çok farklı olacak ve dosdoğru din algısını oluşturmaya yönelik sağduyulu bir adım olacaktır. Çünkü bu tür olumsuz eylemler insanların terörizmle bağdaştırması nedeniyle İslam'a karşı önyargı oluşturmaktadır.
Sahadaki Mücahidler olarak bizim üzerimize ve hatta bütün Müslümanların üzerine düşen, Allah'tan hakkıyla korkmak ve Şam topraklarındaki direnişi sahiplenip İslam'ı tüm yönleriyle hayatımıza tatbik etmektir. İslam'ın gerçek suretini göstermek için gereken çabayı göstermektir. Bu amaç doğrultusunda menheçlerimizi, fikirlerimizi ve eylemlerimizi sorgulamalı ve genel kabul görmüş ilim ehli alimlerimizi anlamaya çalışmamız gerekmektedir.
Herkes bilmeli ki bu durum basit bir anlaşmazlık ya da fikir ayrılık değildir, bu durum, İslam düşmanlarının istemiş olduğu ve her zaman arzuladığı durumun ta kendisidir.
Allah'tan, mücahid kanlarının dökülmesi engellemesini, mücahidlerin kalplerini birbirlerine yakınlaştırıp ısındırmasını ve O'nun rıza göstereceği ortak bir karar etrafında buluşturmayı nasip etmesini temenni ederiz. Şüphesiz, Allah buna gücü yetendir.
Tımetürk