Kılınan namazın ardından Ömer Sevim’in okuduğu basın açıklamasında Ahraruş Şam ve İslami Cephe’nin giderek büyüyen ve Suriye halkının kurtuluş umudu olma yolunda ilerlerken ağır bir darbe aldığı vurgulandı.
Okunan basın açıklamasının tam metni:
"Ne kutlu bir hayat! Ne tatlı bir hatime!"
Suriye’de katil Esed diktatörlüğüne karşı özgürlük ve adalet için mücadele eden Ahraruş Şam grubunun lideri Hasan Abbud ile aralarında bulunduğu üst düzey tüm komutanların bulunduğu 45 müslüman Salı günü yapılan bombalı saldırıda şehit düştüler.
Belki burada hepsinin ismini sayamayız ama Rablerine yürüyen bu onurlu Müslümanları bizler de rahmetle anıyoruz. Rabbimizden şahitliklerini kabul etmesini onları en güzel şekilde ağırlamasını diliyoruz.
Onlar katil Baas rejimine karşı savaşıyorlardı. Onlar yalnız ve zayıf bırakılmış kadınlar çocuklar ve yaşlılar için savaşıyorlardı. Onlar namuslarını ve şereflerini korumak için savaşıyorlardı. Tüm dünyanın duyarsızlaştığı bir yerde Suriye’de tanklara karşı toplara karşı bombalara ve bazen de kimyasal bombalara karşı direniyorlardı.
Hasan Abbud aynı zamanda birçok İslami direniş grubunun oluşturduğu İslami Cephe’nin de siyasi liderliği görevini yürütüyordu. İngilizce eğitimi veren bir eğitimciydi. Hasan Abbud aynı zamanda entelektüel birikimi ve kişiliği ile de öne çıkmış bir isimdi. Hiç de uzun sayılmayacak ömrünü şehadetle taçlandırdı.
Ahraruş Şam Katil Baas rejimine karşı mücadele eden müslüman grupların en büyüğü idi. Bütün üst düzey komutanları şehit edildi. İnsanlık tarihinin ender gördüğü bir tanıklıktır bu. Tevhid dininin nadir örnekliklerinden biridir bu.
Şehadetiniz ümmetin uyanışına inşasına ve ihyasına vesile olsun inşallah. Sizin bu tanıklığınız katil Esed ve diktatörlüğünün sonunun gelmesine vesile olsun. Sizin şehadetiniz Esed’in yanında yer alarak Müslümanları katleden İran’ın ve onun uydusu Hizbullah örgütünün akıllarını başlarına getirsin.
Salı günü şehid olan Hasan Abbud yaklaşık bir yıl önce 2013 yılı Kasım ayında tıpkı kendisi gibi şehit olan Abdülkadir Salih için şunları söylemişti. Biz de Hasan Abbud’un bu sözlerini yine kendisine atfederek açıklamamızı bitiriyoruz.
“Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü sanma, aksine onlar diridirler, Rableri katında rızıklandırılırlar.” (Âl-i İmran, 3/169)
Bismillahirrahmanirrahim
Şehadeti, yolu için bir işaret kılan ve yolunda olanların ayaklarını sağlamlaştıran Allah’a hamdolsun.
Selam, Allah yolunda öldürülerek hayatının son bulmasını temenni eden ve “Allah yolunda cihad edip öldürülmeyi, sonra cihad edip yine öldürülmeyi, sonra tekrar cihad edip tekrar öldürülmeyi çok arzu ederdim.” diyen Peygamberin (s) üzerine olsun.
İşte kör bir kılıçla, alnı açık Hakka yürüyen bir başka özgür…
Şehid olduğunu temenni ederiz, doğrusunu Allah bilir.
Hamd elbisesini giymiş sabah vakti ansızın gitti. Kefeni ecirle bezenmiş olarak aramızdan ayrıldı. Kırmızı ölüm libasını kuşanmış. Gece çöktüğünde ise o yem yeşil ipektendi.Tertemiz elbiselerle geçti.Tüm bahçeler can attılar ona kabir olmaya.
Engel tanımadan emeli uğrunda savaştı. Cepheden cepheye koştu.
Kalplerinde yakin ağacını dikmiş, zafer ve nusretin sadece izzet ve hükmün sahibi Allah katından olduğuna inandırmıştı.
Ne kutlu bir hayat! Ne tatlı bir hatime! Hep onu temenni etmiş ve bu yolda dualar etmişti.
Ey tevhid erleri içinizi ferah tutun! Komutanınız sebatta, gayrette ve fedakârlıkta size güzel örnek olmuştu. Arkasında samimi olduklarına inandığımız, davasını sürdürecek ve başlattığını tamamlayacak mücahitler bıraktı.
Bilesiniz ki, Ahraruş Şam İslami Hareketindeki kardeşleriniz sizler için dayanak ve kol-kanat olacaktır. Yaralılarınız onların yaralısı, intikamınız onların intikamı olacaktır.
Kardeşleri Salih’in şehadet haberini almakla gevşememişler, aksine saflarını ve yollarını birleştirmiş, düşmana karşı bir olmuşlardır.
Düşman saflarını yarmış ve ordularını yerle bir etmişlerdir. Onlar karşısında kâfirler afallayıp dona kalmıştır. Üstünlük ve kudret Allah’a aittir. Sıkıntıyı lütfa tebdil eden Allah’a hamdolsun. Ümmetin ihyasını kahramanların şehadetinde kılan Allah’a hamdolsun.
Buradan İran’ın Lübnan’daki uşağı, Hizbulmecusun genel sekreterine sesleniyorum!
Süvarilerinle, piyadelerinle onları öldürmek için istediğin kadar debelen dur! Unutmayın ki, cehennem kapıları asla yüzünüze kapanmayacaktır. Allah’ın izniyle bizler, yaptıklarınıza ceza ve mükâfat olsun diye sizleri cehenneme göndereceğiz.
Allah’tan inayetini ve tevfikini daim kılmasını ve başımıza bir musibet geldiğinde ayaklarımızı sabit kılmasını dileriz. Salât ve selam peygamberimiz Muhammed (s) üzerine, onun âline, ashabına ve onların izinden gidenlerin üzerine olsun.
Elhamdulillahi rabbil âlemin.