Arzu Yıldız'ın haberi:
Mehmet Ağar, eski Emniyet Müdürü ve eski İçişleri Bakanı... Mehmet Eymür ise MİT Kontrterör Merkezi eski Başkanı... 90'lı yıllarda terörle mücadelede önemli operasyonlara imza atan ve araları sürekli açık olan bu iki isim yıllar sonra yine karşı karşıya geldi. Mehmet Ağar ilk defa 90'lı yıllarda işlenen faili meçhul cinayetlerle ilgili sorgulandı. Emniyet Genel Müdürlüğü, Adalet ve İçişleri Bakanlığı yapan Ağar'ın sorgusu sırasında sadece gazetemiz vardı. 7 Eylül Cumartesi günü saat 14:00'de Ankara Adliyesine gelen Ağar'ın ifadesi Başsavcı Vekili Murat Esen tarafından alındı. Halen Susurluk davasından aldığı ceza sebebiyle mahkum konumunda olan ve denetimli serbestlik yasasıyla serbest kalan Mehmet Ağar'a 10 sayfada yer alan 30'a yakın soru, 16 cinayet madde madde olarak yöneltildi. Ağar, Ayhan Çarkın'ın kendisine yönelik “Bütün infazlar Ağar ve Eken'in bilgisi dahilinde oluyordu. Emirlerde Ağar'dan geliyordu. Emirleri bize İbrahim Şahin iletiyordu” şeklindeki iddialarını şu şekilde cevapladı: “Hiçbir şekilde faili meçhul cinayetlerle bağlantım , bilgim olmamıştır. Ben uzun yıllar terörle mücadele etmiş, devlete hizmet etmek dışında bir amacı olmayan vatansever biriyim. Uyuşturucu bağımlısı olan Ayhan Çarkın'ın iddialarının yalan olduğu alenidir. Kendisi o dönemde bu şekilde amiri İbrahim Şahin'den alıyorsa, bu emirlerde hukuka aykırıysa o zaman emri yerine getirmeye bilir, gidip bunla ilgili yasal hakkını araya bilirdi.”
BANA HUSUMET BESLİYOR
Eski MİT Kontrt-terör Daire Başkanı Mehmet Eymür'ün, Ergenekon davası kapsamında tutuklu olan Sedat Peker, MİT Muhbiri Tarık Ümit'in amcası Cemalettin Ümit ve 2005 yılında Bursa'da bir barda başından vurularak öldürülen eski Özel Harekatçı Oğuz Yorulmaz'ın annesi, mağdurların beyanları ve MİT Müsteşarlığı tarafından savcılığa gönderilen iki klasör belgede yer alan iddialar soruldu. Suçlamaları kabul etmeyen Ağar şunları söyledi: “ Mehmet Eymür, MİT teşkilatından uzaklaştırılmasından dolayı 1987 veya 1988 yılından beri şahsıma karşı kişisel husumet sahibidir. Hiçbir şekilde kendisiyle muhatap olmadığım halde tamamıyla kendi kullandığı ajanlar vasıtasıyla aleyhime bir takım belgeler hazırlamıştır. Bunların hiç birisinin MİT teşkilatının bilgisi içerisinde olmadığını tahmin ediyorum. Tamamıyla kişisel husumet nedeniyle mesleki tekniklerden istifade edilerek hazırlanan belgelerdir. Benim Tarık Ümit ile bu tür bir şey konuşmam söz konusu değildir. Kendisi zamanında makama müracaat etmiş, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığına yönlendirmiş. Hatırladığım kadarıyla bir asit anhidrit yakalanması operasyonunda bilgi sağlamış ve daha sonra da teşkilatımızla ilgisini koparmıştır. Dolayısıyla bütün ilişkisi o operasyon dolayısıyla ilgili dairenin elemanlarıyla olmuştur. Sürekli olarak Mehmet Eymür tarafından eleman olarak kullanıldığı için onun istediği tarzda ifade vermesinde şaşılacak bir şey yoktur...”
Ağar, Mehmet Eymür'ün Tarık Ümit'in kaçırılması konusunda kendisinin bilgisinin olduğu yönündeki iddiaları şöyle cevapladı: “Daha önce ifade ettiğim gibi Tarık Ümit kısa bir süre Emniyet Genel Müdürlüğü KOM'da eleman olarak görev yapmıştır. Sonra tekrar Mehmet Eymür'ün elemanı olarak devam etmiştir. Tümüyle kendisiyle irtibat kopmuştur. Mehmet Eymür'ün ifadesi tümüyle kendi kişisel husumet ve saçmamalıklarla doludur. Dolayısıyla bunların hiçbirinden haberim olması söz konusu değildir.” Mehmet Ağar'a Eymür'den sonra hazırlanan MİT raporlarının da kendisini suçladığı ve bu raporların savcılığa gönderildiği beyan edildi. Ağar'ın bu durumu şaşkınlıkla karşıladığı öğrenildi.
Mehmet Eymür: “Teröristlerle nerede savaşmış bilmiyorum”
MİT eski Kontr-Terör Dairesi Başkanı Mehmet Eymür de Mehmet Ağar'ın suçlamalarıyla ilgili Türkiye'ye konuştu. “Mehmet Ağar ile ilgili çok fazla bir şey söylemeye gerek yok” diyen Eymür, Ağar'ın 'kendisine husumeti olduğu, yıllarca terörle mücadele ettiği yönündeki iddialarına “Nerede savaşmış bilmiyorum. Kendisi hakkındaki iddialar MİT tarafından savcılığa gönderildi. Pek fazla bir şey konuşmak istemiyorum” dedi. Eymür, soruşturma kapsamında Mehmet Ağar'dan önce ifade veren ve kendisi için “güvenilmez, bana husumeti var” diyen Ağar'ın sağ kolu emekli yarbay Korkut Eken için de “Korkut'a üzülüyorum ama ipler kopmuş bir kere artık ne yaparsanız yapın. Söylediklerimizi geri alacak halimiz de yok. Korkut, Kıbrıs'da savaşmış, birçok hizmette bulunmuş bir insan. Böyle bir yapının içerisine girmesinden dolayı üzüntülüyüm. Ama bir yanlış varsa, yanlış yapılmışsa bununda düzeltilmesi lazım. Ailece görüştüğüm biriydi. Samimi duygularımla söylüyorum. Bildiklerimi anlattım bunlardan da geri adım atmam söz konusu değil” dedi.
OTEL GİBİ CEZAEVİNDE KALDI
Öte yandan 1994 yılında Ankara'da öldürülen Sağlık Bakanı Teftiş Kurulu Başkanı Namık Erdoğan'ın kızı Begüm Erdoğan ise babasının ölümü dahil birçok faili meçhulün 20 yıl sonra soruşturulması ve bu kapsamda Mehmet Ağar'ın ifadesinin alınmasını şu sözlerle değerlendirdi:
“Bu hükümeti eleştirdiğimiz yönleri oluyor. Ancak bu dönemde yaptıkları en doğru iş bu tür karanlık noktaların üzerine gitmesi, faili meçhul olarak kapatılan cinayetlerin aydınlatılmasının önünü açmak oldu. Ben Mehmet Ağar'ın Korkut Eken'in ifadelerinin alınmasını çok olumlu buluyorum. Ancak bunlarla ilgili soruşturmanın tamamlanması, iddianamenin hazırlanması aşamasında nasıl bir yöntem izleneceği konusunda şüphelerim var.
TÜRKİYE