Afganistan’ın başına gelmiş en büyük felaket Taliban mı?

20 yıldır Afganistan’ı işgal eden ABD ve NATO’ya ses çıkarmayan veya cılız tepkiler verenlerin sözde komedyen özde militan birilerinin ölümü üzerinden Taliban’ı ülkenin başına gelmiş en büyük felaket olarak görmeleri devede kulak kalıyor.

YAHYA FIRAT / HAKSÖZ-HABER

AK Parti MKYK üyesi Orhan Miroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Afganistan’ın halk müziği sanatçısı Favad Andarabi ve sözde komedyen Nazar Muhammed’in Taliban tarafından öldürüldüğünü belirterek sanat ve müzikten korkan bir zihniyetin Afganistan’ın başına gelmiş en büyük felaket olduğunu iddia etti.

Bilindiği gibi Türkiye’deki sol, seküler ve Kemalist kesim, ABD işbirlikçisi Kandahar Polis Teşkilatı'na mensup Nazar Muhammed’in Afganistan’ın ünlü komedyeni olduğu yalanını dile getirmişti. Daha sonra ise Nazar Muhammed’in militan olmasının yanında pedofili başta olmak üzere çeşitli suçları işlediği ortaya çıktı.

Bunca zaman geçmesine rağmen AK Partili Miroğlu’nun da sol ve Kemalist cenahın oluşturduğu algıyla meseleye yaklaşması seküler kesimin yalanlarının ne kadar etkili olduğunun bir kanıtı. Özellikle sanat ve müzik düşmanlığı üzerinden oluşturulan algının alıcıları olabiliyor maalesef.

20 yıldır Afganistan’ı işgal eden ABD ve NATO’ya ses çıkarmayan veya cılız tepkiler verenlerin sözde komedyen özde militan birilerinin ölümü üzerinden Taliban’ı ülkenin başına gelmiş en büyük felaket olarak görmeleri devede kulak kalıyor.

Afganistan’ın başına gelmiş en büyük felaket 1900’lü yıllarda İngiliz emperyalizmi ve 1980’lerdeki Sovyet işgalinin yanı sıra 2001’den sonra başlayan ABD ve NATO işgali değil mi? Bu süreçte Afganistan’a kör ve sağır olanların Taliban’ın 20 yıllık direnişten sonra tekrar ülkede hakimiyet sağlamasının ardından bir anda Afganistan’ı ve halkını düşünmesi gerçekçi değil.

Yorum Analiz Haberleri

Görsel kültürün fıtrata etkisi
Ümmetin ihyasında öğretmenlerin rolü
Kâbe acilen bu müptezellerin elinden kurtarılmalıdır!
“İsrail neden bir haydut devlettir?”
CHP ile laiklik anlayışınız farklı, peki Anıtkabir anlayışınız aynı mı?