Afganistan’da Taliban'ın zaferine ilişkin birkaç not

Haşim Ay yazısında Taliban'ın zaferini ve Taliban hakkında ortaya atılan iddiaları yorumluyor. Taliban için, "Şimdiki doğrusunun yanında olup muhtemel yanlışları durumunda eleştirel pozisyon almamız da yadsınamaz" hatırlatmasında bulunuyor.

Daha önce dönemin süper gücü Sovyetleri Afganistan’dan kovan Taliban hareketi, şimdi de 20 yıl aradan sonra ABD emperyalizmine diz çöktürmeyi başardı.

Arap Baharı hattında yaşanan olumsuzluklar ve bu bağlamda Tunus’ta yaşanan moral bozucu gelişmeler üzerine gelen bu gelişme müminler için bir inşirah vesilesi oldu.

Dünya bu durumu izahta zorlanıyor. Gelişmeleri şaşkınlıkla izleyenler az değil. Ve Taliban’ın zafer yürüyüşünü çeşitli komplo teorilerinin sağladığı kolaycılık içerisinde tahkir ve tahfif edenler cabası.

Tüm bu yaklaşımlar hakkaniyet ölçüleri çerçevesinde kabul edilebilir olmamakla birlikte anlaşılabilir. Ama İslami duyarlılık sahibi Müslümanlar içinde bazı kişi ve kesimlerin bu tür yönelimlere itibar etmesi kabul edilemez. Bütün bakıldığında Taliban’a ilişkin genel bir temkinli ruh halinin hakim olduğu görülüyor. Bunda kısmen haklı da olunabilir ama bunun, muhatabını tahfif ve tahkir etmeye sürüklemesi, hele de İslam düşmanlarının ezberlerini ağızda sakız gibi çiğnemeye götürmesi basiret bağlanmasının açık bir örneği olarak nitelendirilebilir.

Taliban’ın geçmişte katı olarak tanımlanabilecek ve kaygı uyandıran şeriat algısından başlayarak birkaç not düşelim…

Yazının devamı için tıklayınız

Yorum Analiz Haberleri

Yapay zeka statükocu mu?: ChatGPT'de cevaplar neye göre değişiyor?
Devrim ile derinleşen kardeşlik: Suriye & Türkiye
Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm