Cemiyetten yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in Nefha Hapishanesi idaresi ile Filistinli tutuklular arasındaki diyaloğun başarısız kaldığı, idarenin tutukluların taleplerini kabul etmediği ve daha sert yanıt verdiği ifade edildi.
Filistin Esirler Cemiyeti, daha önce İsrail hapishanelerinde açlık grevine devam eden Filistinlilerin sayısının 148'e yükseldiğini, bunlardan 120'sinin Fetih üyesi olduğunu belirtmişti.
İsrail hapishanelerindeki Filistinliler, "tutukluların nakli, sık sık düzenlenen baskın ve aramalar ile bazı tutukluların tecridi" başta olmak üzere cezaevi idaresinin tutuklulara yönelik ihlallerine tepki gösteriyor.
Filistin Esirler Bakanlığı verilerine göre İsrail hapishanelerinde yaklaşık 7 bin Filistinli tutuklu bulunuyor.
“Zorla Beslenmeye Direnme Caiz: Allah’ın İzniyle Şehid Sayılırlar”
Öte yandan Kudüs Müftüsü Muhammed Hüseyin'in, İsrail hapishanelerinde açlık grevi yapan Filistinli tutukluların "zorla beslenme”ye karşı direnmelerinin "caiz" olduğu yönünde fetva verdiği belirtildi.
Filistin Fetva Kurulu’nun internet sitesinde yayımlanan fetvada: "İşgal hapishanelerindeki tutuklular, meşrû insanî haklarını elde etmek için başka yol bulamamaları hâlinde 'zorla beslenme’ye karşı direnebilirler. Dolayısıyla, özgürlüğü için 'zorla beslenme’ye direnen tutuklulardan hayatını kaybedenler, Allah'ın izniyle, 'şehid' sayılırlar." denildi.
“Açlık Grevi Meşrû Cihaddandır”
İsrail hapishanelerinde âdil talepleri elde etmek üzere "işgale karşı direnme" çeşitlerinden biri olan açlık grevine başvurulduğu ifade edilen açıklamada: "Bu da Kur'ân-ı Kerîm âyetlerinin işaret ettiği meşrû cihaddandır." değerlendirilmesinde bulunuldu.
İsrail parlamentosu Knesset, 30 Temmuz'da, Filistinli tutuklu ve mahkûmların "zorla beslenme”sine imkân tanıyacak yasa tasarısını onaylamıştı.
İsrail hapishanesinde 56 günden bu yana açlık grevi yapan "idarî tutuklu" Muhammed Allan için uygulanması gündemde olan yasa, Filistinliler ve uluslararası insan hakları örgütleri tarafından tepkiyle karşılanıyor.
İsrail istihbaratı, gizli güvenlik bilgilerine dayanarak, "idarî tutuklama" adı altında Filistinlileri 1 ila 6 ay arasında alıkoyabiliyor. Tutuklunun İsrail güvenliği için tehlike teşkil ettiğine karar verilmesi hâlinde ise askerî hâkim, suç isnadında bile bulunmadan tutukluluk süresini 5 yıla kadar uzatabiliyor.
Kaynak: Anadolu Ajansı