Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ankara'da gerçekleştirilen "AK Parti ve MHP Çankaya İlçe Yönetimleri ile Birlik ve Beraberlik Toplantısı" sonrasında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
"ABD'nin Suriye'den çekilmesi ve Türkiye ile ABD arasındaki görüşmelere" dair soruyu yanıtlayan Çavuşoğlu, ABD'nin çekilme kararından sonra ortak çalışma gruplarının Washington'da bir araya geldiğini anımsattı. Çavuşoğlu, bu doğrultuda ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile birlikte bir görev gücü kurma kararı aldıklarının altını çizdi.
Mevlüt Çavuşoğlu, Ankara'da yapılacak ikinci ortak görev gücü toplantısına ilişkin, "Bu, sadece çekilmeye odaklanmış bir görev gücüdür. Münbiç yol haritası ve diğer konular ortak çalışma grubu çerçevesinde zaten konuşuluyor." ifadesini kullandı.
Çavuşoğlu, ABD'nin çekilme kararı sonrası farklı tutum ve düşüncelerin ortaya çıktığına işaret ederek, şöyle devam etti:
"Esasen bu, ABD'nin tam anlamıyla bir stratejisi olmadığının göstergesidir. Biz kendilerine bu konuda da yardımcı olmaya çalıştık. Yani 'birlikte koordine edelim' konusunda onlar da aynı tutum içinde. Fakat anlayışımızın da örtüşmesi gerekiyor. Gerek güvenli bölgeyle ilgili, gerek diğer konularda. Çalışma grubu da zaten bu amaçla toplanıyor. Buradaki toplantılarda iki taraf da düşüncelerini, birlikte neler yapabileceklerini paylaşacaklar."
"Çifte standarttır, iki yüzlülüktür"
Çavuşoğlu, darbeci Abdulfettah es-Sisi'nin ev sahipliğinde düzenlenen AB-Arap Birliği Zirvesi hakkındaki soru üzerine, dün Cenevre'de BM İnsan Hakları Konseyi'nde yaptığı konuşmayı hatırlattı.
AA'nın aktardığına göre Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'nde iki yıl başkanlık yaptığını, burasının da demokrasinin beşiği olduğunu belirten Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"(Çifte standarttan uzak bir Avrupa istiyoruz) dedim. Bunu savunan nadir bakanlardan bir tanesiyim Avrupa için. Maalesef bugün Avrupa ikiyüzlülükle ve çifte standartta en üst noktaya çıkmıştır. Bir taraftan 'eğer idam olursa Türkiye'de şunu yaparız, bunu yaparız' diye sürekli, o hain darbe girişiminden sonraki tartışmalarda tehditvari konuşuyorlardı. Ama bu genç fidanların, 9 insanın şehit edildiği, infaz edildiği günlerde tüm AB liderliğinin gidip Sisi'ye destek vermesi ve onunla aynı yerde olması bizim söylediğimizin bir fotoğrafıdır. Bu bir çifte standarttır, iki yüzlülüktür. Bu ülkeler için esasen artık değerler kalmamıştır. Hep ortak değerler diyoruz. Maalesef Avrupa’daki bu ırkçılık, yabancı ve İslam düşmanlığı, aşırıcılık gibi akımlar Avrupa değerlerini zaten aşındırmıştır. Bugün Avrupa ülkelerini yöneten liderlere baktığımız zaman, AB de dahil değerler yoktur, sadece çıkarlar vardır. Yani çıkarı olduğu zaman değerleri unutan bir Avrupa'dan bahsediyoruz. Bizim de itirazımız budur ve Mısır’daki tablo da bunun bir göstergesidir."