İslam İşbirliği Teşkilatı Kadın Konseyi Malezya ve Asya Başkan Vekili ve Uluslararası Malezya İslam Üniversitesi (IIUM) Rektörü Züleyha Kamaruddin, ABD’nin Kudüs’ü işgalci İsrail’in başkenti olarak tanıma kararı hakkında AA’ya açıklama yaptı.
Kudüs’ün statüsünün tarihte birçok kez gündeme geldiğini ancak ABD ve işgalci İsrail’in de onaylamasıyla Kudüs’ün tüm dinlere ait olduğu kararının alındığını vurgulayan Kamaruddin, ABD Başkanı Donald Trump’ın, 6 Aralık’ta tek taraflı olarak “düşüncesiz ve kibirlice” Kudüs’ü işgalci İsrail’in başkenti olarak tanıdığını açıkladığını anımsattı.
“ABD’nin Kudüs Kararı Geçersiz Sayılmalı”
Kamaruddin, Doğu Kudüs’ü 5 Haziran 1967’de işgal eden İsrail’in, 1980’de tek taraflı olarak kentin doğusunu ve batısını “birleşik başkenti” ilan ettiğini hatırlatarak, “Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BGMK), 1980’de kabul ettiği 478 sayılı kararla, İsrail’in ilhak ve başkent ilanını geçersiz saydı. BMGK kararı çerçevesinde, ABD dâhil uluslararası toplum, Doğu Kudüs’ün işgal altında olduğunu kabul ediyor. Bu nedenle Trump’ın Kudüs açıklamasının hukuksuz olduğu kabul edilmeli ve bu karar resmi olarak geçersiz sayılmalıdır.” ifadelerini kullandı.
“ABD’nin Yakın Müttefikleri Bile Tasarıyı Onayladı”
ABD’nin Kudüs’ü işgalci İsrail’in başkenti olarak tanıması kararıyla ilgili Birleşmiş Milletler’de (BM) iki toplantı yapıldığını vurgulayan Kamaruddin, “18 Aralık’ta BMGK’da yapılan ilk toplantıda ABD’nin yakın müttefikleri İngiltere, Fransa ve Japonya gibi ülkeler bile tasarıyı onaylarken ABD’nin veto etmesiyle oturum karara bağlanamamıştır. 21 Aralık’ta BM Genel Kurulu’ndaki ikinci toplantıda ise ABD Başkanı Donald Trump’ın Kudüs kararını eleştiren karar tasarısı, 128 ülke tarafından kabul edildi. 35 ülke çekimser kalırken sadece Guatemala, Honduras, Marshall Adaları, Mikronezya, Nauru, Togo ve Palau tasarıya karşı oy kullandı.” dedi.
“Kararın Uluslararası Hukuka Aykırı Olduğu Tescillenmiştir”
Kamaruddin, “Trump, bu açıklamasıyla uluslararası hukuka aykırı davranmanın yanı sıra dünya kamuoyunu dikkate almadığını da göstermiştir.” görüşünü dile getirdi.
BM Genel Kurulu’nda alınan ve ABD’yi yalnızlaştıran kararın, tarihte yapılan Kudüs hakkındaki toplantılarda alınan kararların tekrarı olduğuna dikkat çeken Kamaruddin, “Yıllardır bölgede devam eden barış sürecine telafi edilemeyecek zarar veren ABD’nin aldığı bu küstah karar, BM Genel Kurulu’nda ezici üstünlükle reddedilmiştir. Kararın uluslararası hukuka aykırı olduğu tescillenmiştir.” değerlendirmesinde bulundu.
“ABD Tutarsız Davranıyor”
ABD’nin Kudüs’ü işgalci İsrail’in başkenti olarak tanıma kararının tamamen boş ve saçma olduğunu belirten Kamaruddin, BMGK kararları çerçevesinde ABD’nin bu adımının boşa çıkartılması gerektiğini vurguladı.
ABD’nin 1991 Madrid Barış Konferansı’nda Kudüs'ün statüsünün çok taraflı görüşmeler yoluyla belirlenmesi yönünde bir mektupla güvence verdiğini hatırlatan Kamaruddin, açıklamasında, “Donald Trump’ın geçen günlerde Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıması kararı ABD’nin daha önce aynı konudaki adımlarıyla çelişiyor. Bu durum ABD’nin tutarsız davrandığını gösteriyor.” ifadelerine yer verdi.
Dünyaya Birleşme Çağrısı
Tüm dünyaya bu tek taraflı adaletsiz karara karşı birleşme çağrısı yapan Kamaruddin, sözlerine şöyle son verdi:
“Filistin’in devlet olarak tanınmaması, çağdaş dünyadaki tüm adaletsizliklerin anasıdır. Kudüs’ün İsrail’in başkenti olarak tanınması ise bu adaletsizliğin temelidir. Dünyada barış ve adaleti savunan tüm ülkeler, Filistin halkına yönelik bu adaletsizliğin ortadan kaldırılması için bir araya gelmeli ve bu küstah tek taraflı süper gücün eylemine karşı durmalıdır.”