AP Türkiye raportörü Kati Piri, Türkiye'nin tek başına 2 milyon mülteciyi kabul ettiğini hatırlatarak, iki yıl içinde 20 bin sığınmacının hangi AB ülkelerine yerleştirileceğinin tartışılıyor olmasını AB için utanç olarak nitelendirdi.
Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye raportörü Hollandalı Kati Piri, Türkiye'de 2 milyon Suriyeli mülteci varken AB üyesi ülkeleri arasında 20 bin mültecinin nasıl yerleştirileceği tartışmalarının "utanç verici" olduğunu söyledi.
AP'nin Türkiye raportörü ve Sosyalist grup üyesi Piri, gündeme ilişkin soruları cevaplandırdı.
AB 20 BİN MÜLTECİYİ TARTIŞIYOR
AB'nin sığınmacıları üye ülkelere adil bir şekilde dağıtmak için planladığı kota sistemine vurgu yapan Kati Piri, iki yıl içinde sadece 20 bin sığınmacının tartışıldığını oysa Türkiye'nin kabul ettikleri ile kıyaslandığında tartışmadan utanılması gerektiğini ifade etti. Sadece Türkiye değil, Avrupa'nın da Suriye'nin komşusu sayılacağını kaydeden Hollandalı raportör, AB'nin Suriye sınırında bulunan ülkelere yardım etmeye mecbur olduğunu söyledi. AB üyelerine yapılan iltica başvurularında Almanya ve İsveç başı çekerken, bazı üye ülkeler neredeyse hiç sığınmacı kabul etmiyor.
İNSAN HAKLARI HER ÜLKEDE SORUN
Avrupa Birliği üyesi ülkelerde son dönemde özellikle İslamofobik saldırılar ve insan hakları ihlalleri yaşanmasına rağmen, AB'nin sürekli Türkiye'ye yönelik eleştiri yapması ile ilgili soruya ise Piri, "AB üyesi ülkeler de insan hakları konusunda güvenirliliğini kaybetmemeli ve insan hakları durumunu yakından takip etmeli" cevabını verdi. İnsan haklarının bir sonu olmadığını kaydeden AP üyesi Hollandalı Sosyalist Kati Piri, kendi kararıyla üye olmak istediği için AB'nin insan hakları konusunda Türkiye'ye diğer üye ülkeler ile aynı kriterleri uyguladığını söyledi.
Öte yandan kabul edilen Türkiye raporunun ilgili paragrafında, "Türk modern tarihinin en kapsayıcı ve temsil kabiliyeti en yüksek meclisinin seçilmesini memnuniyetle karşılıyoruz, Türk demokrasisinin direncini ve sağlanan çok yüksek katılım oranı ve seçim gününde sivil toplum gönüllülerinin etkileyici katılımıyla ispatlanan vatandaşların demokratik ruhunu övüyoruz. Tüm partilere Türkiye'nin demokratikleşme sürecini ve AB ile reform diyaloğunu yeniden canlandırma hedefiyle istikrarlı ve kapsayıcı bir hükümet kurma yolunda çalışma çağrısı yapıyoruz" denilmişti.