AB'de Kadına Şiddette Fransa ve İngiltere Başı Çekiyor

AB ülkelerinden Fransa’da 2017'de 601 kadın cinayete kurban giderken, İngiltere'de aynı dönemde 48 bin 122 kadın tecavüze uğradı, 46 bin 465 kadın da tacize maruz kaldı.

Avrupa Birliği'nde (AB) tacize maruz kalan mağdurların hemen hemen hepsi kadınlardan oluşurken, kadın cinayetleri ve tecavüz vakalarında birliğin iki önde gelen ülkesi Fransa ve İngiltere'nin başı çekiyor.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, cinsel eşitliği sağlamaya çalışan AB'de kadın cinayetleri, fiziksel ve cinsel şiddete ilişkin rakamlar yüksek seyrediyor.

Kadına yönelik ve aile içi şiddetin önlenmesini amaçlayan İstanbul Sözleşmesi'ni, AB ülkeleri arasında Slovakya, Letonya, Litvanya, Macaristan, Çekya, Bulgaristan ve İngiltere halihazırda onaylamadı.

Fransa kadın cinayetinde başı çekiyor

Avrupa İstatistik Ofisinin (Eurostat) 2017 rakamlarına göre, kadın cinayetlerinde Fransa ön sırada yer aldı.

Fransa’da 2017'de 601 kadın cinayete kurban giderken, Fransa'yı Almanya (380), İngiltere (227), İtalya (130) ve İspanya (113) takip etti.

İtalya'nın güncel resmi verilerine göre, 2018’de 142 kadın cinayete kurban giderken, bunların 119’u aile içi şiddet kaynaklı oldu.

Tecavüz ve tacizde İngiltere ön sırada

Tecavüz ve cinsel şiddet vakalarında ise İngiltere başı çekti. İngiltere'de 2017'de 48 bin 122 kadın tecavüze uğrarken, bu ülkenin ardından Fransa (14 bin 899), Almanya (7 bin 831) ve İsveç (6 bin 810) geldi.

İngiltere, taciz rakamlarında da en ön sırada yer aldı.

İngiltere'de 2017'de tacize uğrayan kadın sayısı 46 bin 465 olurken, bu ülkeyi Almanya (24 bin 702), Fransa (21 bin 177) ve İsveç (10 bin 162) takip etti.

Öte yandan, İngiliz resmi verilerine göre, İngiltere ve Galler'de Mart 2017 ile Mart 2018 arasında 1 milyon 198 bin 94 aile içi şiddet ihbarı yapıldı. Bu ihbarların 598 bin 545'iyle ilgili takipsizlik kararı verilmesi dikkati çekti.

İngiltere'de 2018-2019 döneminde ihbar sayısı 1 milyon 600 bini bulurken, İngiliz polisinin her 100 aile içi şiddet vakasından 32'sinde bir kişiyi gözaltına aldığı, gözaltına alınan kişi sayısının bu dönemde 214 bin 965’i bulduğu ifade edildi. Ülkede 16-59 yaşlarındaki her üç kadından birinin hayatı boyunca en az bir kez aile içi şiddete maruz kaldığı belirtildi.

İsveç'te de bu yılın ilk yarısında taciz ve tecavüze uğrayan kadınların sayısının bir önceki yıla göre yüzde 20 arttı. Ülkede geçen yıl 28 bin 700 kadın şiddete maruz kalırken, tacize uğrayan kadınların sayısı da 21 bine yaklaştı.

Eş cinayetlerinde Almanya ve Fransa dikkati çekiyor

Diğer yandan, AB ülkelerinde eşler tarafından işlenen cinayetlerde Almanya ve Fransa’da rakamlar yüksek seyretti.

Eurostat'ın 2017 verilerine göre, AB ülkeleri arasında en fazla Almanya’da (189) kadınlar eşleri tarafından öldürülürken, bu ülkeyi Fransa (123), Romanya (84), İngiltere (70) ve İtalya (65) takip etti.

Almanya Aile Bakanlığının verilerine göre, 2018 yılında 114 bin 393 kadın fiziki şiddete maruz kalırken, 122 kadın eşi ya da eski eşi tarafından öldürüldü.

Resmi verilere göre, Fransa'da ocak ayından bu yana en az 122 kadın, eşinin veya birlikte yaşadığı kişinin saldırısı sonucu yaşamını yitirdi.

İstatistikler, Fransa'da her üç günde bir eş ya da eski eş tarafından kadın cinayeti işlendiğine işaret ederken aile içi şiddetin her yıl 220 bin Fransız kadını etkilediği kaydedildi.

İspanya Başbakanlık verilerine göre de 2019'da 55 kadın eşi veya sevgilisi tarafından uğradığı şiddet sonucu hayatını kaybetti.

Yıl içinde kadına yönelik şiddet sonucu 43 çocuk yetim kaldı, 800 bin kadın da şiddete maruz kaldığı iddiasıyla polise suç duyurusunda bulundu.

İspanya'da en büyük sosyal sorunlardan biri olarak gösterilen kadına yönelik şiddetten dolayı son 15 yılda binden fazla kadın hayatını kaybetti, 300'e yakın çocuk ise yetim kaldı.

Yorum Analiz Haberleri

Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!