Haksöz Haber
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sırbistan’da yaptığı açıklamada, ABD’nin Ankara Büyükelçisi John Bass’ı iki ülke arasında kriz çıkartmakla suçladı. Vizelerin durdurulması kararıyla iki ülke ilişkilerini sabote ettiğini söylediği elçinin Amerikan üst yönetimi tarafından bir an önce görevden alınması gerektiğini de vurgulayan Erdoğan, benzeri bir sorumsuzluğu Türkiye Büyükelçisi yapmış olsa bu kişinin bir saat dahi görevde kalamayacağını da vurguladı.
Ne var ki, ABD yönetiminin açıklaması yaşanan krizin sorumlusunun elçi olmadığını, vizelerin askıya alınması kararının Ankara’daki elçilik ile Beyaz Saray ve Amerikan Dışişleri Bakanlığı’nın koordinasyonuyla alındığını ortaya koydu. Bu beyanattan da anlaşıldığı kadarıyla, krizin büyükelçi Bass’ın şahsi tasarrufu olmadığı anlaşılıyordu.
Sıkıntılı, gerilimli bir dönemde Türkiye’de görev yapan ve farklı bir kişiliğe sahip olduğu bilinen Bass’ın açıklamaları ve eylemleriyle geldiği günden beri Ankara’da pek sevilmediği aşikâr. Türkiye’nin gerilimi azaltmak için faturayı elçinin şahsına kesmeye çalışması da anlaşılabilir. Bununla birlikte ABD ile yaşanan krizin net manada bir Türkiye-ABD krizi olduğu ve sorunun özünde ABD’nin Ortadoğu’ya yönelik politikalarına karşı çıkan bir anlayışın Türkiye’de söz sahibi olmasına tahammül edemediği gayet açık.