Yasir Zeatire / Düstur gazetesi
Ramallah’ta son günlerde bizi bir soru meşgul ediyor: Abbas, icra kurulundan istifa etti mi, etmedi mi? AFP haber ajansı, Abbas’ın istifa ettiğini duyurunca bütün gazete, dergi ve kanallar bu haberi yayınladı. Bazı iyi niyetliler, Abbas’ın üzerindeki görev yükünü biraz azaltmak için bu görevi bıraktığını zan edebilirler. Nihayetinde Abbas, Filistin Yönetimi, Fetih hareketi, FKÖ ve Filistin Devrim Kuvvetleri (sahi nerde bu devrim?) başkanlığını yürütüyor.
Çok fazla sevinemedik. İşsizlikten sıkıntı çeken baş müzakereci çıkıp Başkan’ın istifa etmediğini, istifanın meclis vasıtasıyla olması gerektiğini açıkladı.
Anayasa ve yönetmelikler ilgili bir sürü detay. Duyan da bunların İsviçreliler gibi kanunlara sıkı sıkıya bağlı olduklarını zan edecek. Herkes, işgalin idare ettiği bir hareket ve örgütün, işgalin programına ters bir şekilde hareket edemeyeceğini biliyor. İşgal, onları tayin ediyor veya istifa ettiriyor. VİP kimliklerini onlar veriyor ve istedikleri zaman geri alıyorlar.
Okuyucuyu ilgilendirmeyen sıkıcı detaylara girmeden diyebiliriz ki biz, Abbas’ın FKÖ ve Fetih hareketi üzerindeki tam kontrolünü sağlayacak bir oyun ile karşı karşıyayız. Bıkmayan, oraya buraya hareket eden, bazılarını parayla satın alan düşmanlarının üstündeki demir yumruğu biraz gevşetip onları yok etmek istiyor.
FKÖ, Fetih hareketi içerisinde Abbas’ın şahsi, siyasi ve devrimsel mizacını beğenmeyen ve buna uygun hareket etmeyenler var. Taraflar arasındaki siyasi söylemde bir farklılık göremiyoruz. Bu yüzden de onlardan kurtulmak istiyor. Sonra tam kontrolü sağlanacak.
Abbas’ın yaşının 80’e ulaşmış olmasının da bir kıymeti yok. Çünkü adam daha genç ve sadece Allah’ın bildiği bir süre boyunca hüküm sürebilir gözüküyor. Kaderin müdahalesi durumunda ise FKÖ icra komisyonu genel sekreteri pozisyonuna yükselen Saib Ureykat Abbas’ın yerin geçebilir. Ya da başka birisi.
Meclis, olağan üstü bir oturumla gelenlerle (daha doğrusu işgalci İsrail’in izin verdikleriyle) toplanacak. Daha sonra Başkan’ın elindeki makasa göre icra komisyonu seçimleri olacak. Bu da Fetih hareketinin devrim meclisinin toplanmasını gerektiriyor. Sonra Fetih hareketinin Merkezi komitesi seçimleri olacak. Sonra her şey planlandığı gibi yürüyecek. Yani ekonomi barışı, Ariel Şaron’un geçiş çözümü, para ve yatırımın söz konusu edilmediği ve intifadanın Batı Şeria’ya yayılmaması için günlük kovuşturma ve kovalamaca durumu.
İşte basını meşgul eden Abbas hikayesi ve Filistin meselesinin mevcut durumu bu şekilde. En çok korktuğumuz ise Gazze’de de bir ateşkesin olması ve Şaron planının teyit edilmesi. Bu, bizim beklediğimiz ve ahlaksız bir işgale karşı bir mücadele olarak Filistin meselesini rayına oturtacak, bütün halkın katıldığı bir intifada. Filistin meselesi, bir mücadeledir; maaş, yatırım, abluka veya imar meselesi değildir.
Çeviri: Palestine Sceine