Mülteci sorununu uzun süre görmezden gelen, yükü sadece bazı ülkelerin üstlenmesine göz yuman ve kontrol edemediği bir göç akınıyla karşı karşıya kalmanın sıkıntısını her geçen gün biraz daha yakından hisseden Avrupa Birliği, mültecilerin üye ülkeler arasında dağıtılmasına yönelik somut bir adım atabildi.
Avrupa'daki sığınmacı krizi nedeniyle Brüksel'de toplanan Adalet ve İçişleri Konseyi'nde 120 bin mültecinin zorunlu kota sistemiyle üye ülkelere dağıtılması teklifi oy çokluğuyla kabul edildi.
Haftalardır mülteci sorunuyla yatıp aynı sorunla kalkan Avrupa Birliği, geçtiğimiz günlerde 40 bin mültecinin üye ülkelerce gönüllülük bazında kabulü konusunda anlaşma sağlamıştı. Belli kriterler çerçevesinde zorunlu olarak paylaşılması gereken 120 bin mülteci ise üye ülkeler arasında derin görüş ayrılıklarına neden oldu.
Tüm çabalara rağmen bazı ülkelerin itirazları aşılamayınca Brüksel'de bir araya gelen Avrupa Birliği içişleri bakanları uzlaşı aramak yerine oylama yoluyla sonuç alma yoluna gitti. Yeni kurallar gereği oybirliği yerine nitelikli çoğunluk ilkesi temelinde yapılan oylamada Avrupa Birliği Komisyonu tarafından hazırlanan paket kabul edildi.
Avrupa Komisyonu'nun mültecilerin yeniden yerleştirilmesi için hazırladığı kota teklifine Çek Cumhuriyeti, Romanya, Slovakya ve Macaristan karşı çıkarken, Finlandiya ise çekimser oy kullandı. Ancak teklif, diğer AB ülkelerinin oy çokluğuyla kabul edildi.
Pakete başından bu yana muhalefet eden kanatta yer alan Polonya ise oylama aşamasında ret yerine "evet” oyu kullanmayı tercih etti. Dört ülkenin aleyhte oy kullanması Avrupa Birliği kuralları bağlamında herhangi bir etki yaratmıyor. Alınan karar bu ülkeleri de bağlıyor.
Çek Cumhuriyeti ve Slovakya’dan İtiraz Sesleri
Oylama tamamen kurallar çerçevesinde yapılsa ve alınan karar tüm üye ülkeler açısından bağlayıcı nitelikte olsa da uygulama ve siyasî etki açısından sorunların gündeme gelme ihtimali oldukça yüksek. Çek Cumhuriyeti İçişleri Bakanı Milan Chovanec'in oylamadan sonra sosyal medyada paylaştığı mesajında ,"Yakında kralın çıplak olduğunun farkına varacağız. Bugün sağduyu kaybedildi.” ifadelerini kullanması, Slovakya Başbakanı Robert Fico'nun kendisi başbakan olduğu sürece Slovakya'nın bu kararı uygulamayacağı yönünde açıklama yapması sorun riskinin sıfır olmadığının net göstergesi niteliğindeydi.
"Ret cephesi” karara oldukça olumsuz tepki verirken Almanya ve Fransa'nın başını çektiği "evet” cephesinden gelen tepkiler son derece olumlu oldu. Avrupa Birliği Dönem Başkanı Lüksemburg'un Dışişleri Bakanı Jean Asselborn, oylamaya karar alınmasına atıf yaparak: "Eğer bugün bunu yapmamış olsaydık Avrupa daha da bölünmüş olacaktı ve kredibilitesinin altı daha da kazılmış olacaktı.” dedi. Avrupa Birliği ülkelerinin kabul ettiği son metinde zorunlu kota ifadesi geçmese de daha önceden komisyon tarafından belirlenen rakamlar her ülke için geçerli olmayı sürdürecek. Asselborn, üye ülkelerin bu sayıları "gönüllü” şekilde kabul ettiğini söyledi.
Paylaşım İtalya, Yunanistan ve Macaristan'daki mültecilerin diğer ülkelere kaydırılmasına dayanıyordu. Macaristan bu teklifi reddettiği için ona ayrılan 54 bin kişilik kontenjan da İtalya ve Yunanistan'a tahsis edildi. Ancak acil durumlarda gerekmesi hâlinde diğer ülkeler de bu kontenjandan yararlanarak sınırları içindeki mültecileri başka ülkelere kaydırabilecek.
Avrupa Birliği içişleri bakanlarının ardından üye ülkelerin devlet ve hükûmet başkanları çarşamba günü Brüksel'de bir araya gelerek göç sorununu daha geniş bir perspektifle masaya yatıracak. Masada Türkiye de önemli konu başlıklarından biri olarak yer alacak.
Öte yandan, AB liderleri, çarşamba günü Brüksel'de düzenlenecek liderler zirvesinde mülteci konusunu görüşecek.
Liderler toplantıda, Türkiye'deki mültecilere yönelik mali yardımların arttırılması konusunu ele alacak.
Avrupa Parlamentosu, iki hafta önce AB Komisyonu'nun 120 bin mülteciyi kotayla üye ülkelere dağıtılmasını öngören planını kabul etmişti.
Uygulanacak planla, İtalya, Yunanistan'daki mülteciler diğer AB ülkelerine dağıtılacak.
Kaynak: Dünya Bülteni