7 Asker JİTEM ile Korucu Çatışmasında Öldü

1993’te 7 askerin öldüğü çatışma PKK ile değil JİTEM ve korucular arasında yaşanmış.

Haber: Aysun Yazıcı / TARAF

Askerlik görevini yaptığı Bitlis’te çıkan çatışma sonucu ayağından ve başından ağır yaralanan, öldü denerek morga kaldırılan Murat Hatipoğlu, savcılığa suç duyurusunda bulundu. Hatipoğlu, 1993 yılında gerçekleşen ve yedi askerin öldüğü çatışmanın, JİTEM elemanlarıyla korucular arasında gerçekleştiğini, Genelkurmay’ın olayı PKK saldırısı olarak göstererek kamuoyunu yanlış bilgilendirdiğini iddia etti. Hatipoğlu, “Suçluların yargılanmasını istiyorum” dedi.

Askerliğini yaptığı 1993 yılında çıkan çatışmada yaralanan Murat Hatipoğlu, yedi askerin yaşamını yitirdiği çatışmayla ilgili, Genelkurmay’ın olayı kamuoyuna yanlış aktardığını belirterek İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. İnsanlığa karşı işlenen suçları düzenleyen TCK’nın 77. maddesi uyarınca sorumluların yargılanmasının istendiği suç duyurusuna göre, olay şöyle gelişti: Sarıkamış 28. Piyade Alayı 2. Tabur 4. Bölük’te askerliğini yaptığı ve terhisine 17 gün kaldığı sırada Hatipoğlu, operasyon yapılacağı belirtilerek bir grup askerle birlikte Bitlis’e gönderildi. 20 Eylül 1993 günü Hizan İlçesi’ne gelen birlik, o alanda JİTEM elemanları ve korucularla karşılaştı. Karşılaşılan grupla komutanlar arasında bir anlaşmazlık çıktı. Bu sırada ise, askeriyeye ait bir bomba patladı ve Hatipoğlu’nun da aralarında olduğu sekiz kişinin öldüğü belirtildi.

Ölü zannedilip morga kondu

Patlama sonrası yaralanan ve yaşamını yitiren askerler, Tatvan Askerî Hastanesi’ne götürüldü. Bulundukları hastanede birkaç saat bekletildikten sonra, helikopterlerle Diyarbakır Askerî Hastanesi’ne getirilen askerler morga kondu. Bir sürede morgda bekletilen Hatipoğlu’nun yaşadığı ise daha sonra fark edildi. Morg hademesinin Hatipoğlu’nun ölmediğini ve ağır yaralandığını anlaması üzerine, Hatipoğlu morgdan alınarak ameliyata alındı. Bütün bunların yaşandığı sırada ise, Genelkurmay Başkanlığı kamuoyuna sekiz askerin şehit olduğunu açıkladı ve askerlerin aileleri aranarak oğullarının şehit olduğu bilgisi verildi.

Başından ve bacağından ağır yara aldığı anlaşılan Hatipoğlu, aradan on yıl geçmesine rağmen, hâlâ topalladığını ve olayın psikolojik etkilerini üzerinden atamadığını söyledi. Konuyla ilgili İnsan Hakları Vakfı’na başvurduğunu söyleyen Hatipoğlu, “Vakfa yaptığım başvuru kabul edildi. Psikolojik destek alacağım. Yaşadığım olayın etkilerini yıllardır üzerimden atamıyorum” dedi.

Olay yanlış anlatıldı

Hatipoğlu’nun avukatı aracılığıyla yapılan suç duyurusunun sonuç bölümünde ise, “Dönemin Genelkurmay Başkanlığı ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı büyük bir suç işlemişlerdir. Siyasi saik ile olayı kamuoyuna yanlış aksettirmişler, insanların ölümlerine ve yaralanmalarına neden olmuşlardır. Dönemin Genelkurmay Başkanlığı ve Kara Kuvvetleri komutanları hakkında TCK’nın 77. maddesi uyarınca soruşturma başlatılması talep ederiz” ifadeleri yer aldı.

 

Haber Haberleri

Suriye yeni bir hikayeye başlarken bize düşen sorumlulukların farkında olmalıyız!
Sistematik bir katliamı "Bahane" olarak görme hezeyanı
Türkiye’deki Suriyeli muhacirler Halep’e dönmeye başladı
Şeyho Duman vefat etti
BM temsilcisine Hamas protestosu