Suriye sınırında terk edilmiş halde bulunan ve doğuştan sağlık sorunları olan 17 aylık kimsesiz kız bebeğe, tedavi için getirildiği Ankara'daki özel hastanenin sağlık çalışanları sahip çıkarak hem tedavisini hem de bakımını üstlendi.
Türkiye-Suriye sınırında, 14 ay önce, İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı (İHH) üyeleri tarafından bulunan ve önce Hatay'daki bir hastaneye getirilen Suriyeli kız bebeğin, doğuştan yemek borusu rahatsızlığı olduğu belirlendi.
Yemek borusu ile midesi arasında bağlantı olmadığı teşhis edilen bebek, sağlıklı beslenemediği için Hatay'da ameliyat edildi. 3 aylık Suriyeli bebek bu süreçte karnından beslenmeye başladı ve kapsamlı tedavi için Ankara'da özel bir hastaneye getirildi.
Tedavi altına alınan kimsesiz bebek, yemek borusu ve midesi arasındaki bağlantının sağlanabilmesi için bir dizi ameliyat geçirdi. Ancak bu süreçte bebeğin ailesinden hiç kimse yanında yoktu. Türkiye'de yaşayan amcası ise 9 çocuğu olduğu için yeğenine bakamayacağını söyledi.
Hastane ekibi ailesi oldu
Tedavisini yapan hastane ekibi, bebeğin ailesine ulaşmaya çalışsa da kimseyi bulamayınca zamanla onun ailesi oldu.
Çocuk yoğun bakım ünitesinde çalışan hemşire Serap Yeni, AA muhabirine yaptığı açıklamada 3 aylıkken hastaneye getirilen bebeğin yanında kimsesi olmadığı için bakımını ekipteki diğer arkadaşlarıyla üstlendiklerini belirtti.
Yaklaşık 14 aydır vakit geçirdikleri Suriyeli bebekle aralarında sıcak bir bağ oluştuğunu ifade eden Yeni, "Çocukların sevgiyle iyileşmesi ve büyümesi gerektiği için bütün sevgimizi ona verdik. Ünitemizin hem bir maskotu hem de ailemizin bir üyesi gibi oldu." dedi.
Çocukların sevgiye ihtiyaçlarının olduğunu söyleyen Yeni, "Bu süreçte bizimle birlikte olduğu için annelik bağını kurdu. Her ne kadar biz hemşire olsak da tıbbi açıdan destek olsak da uzun süreli birlikte olduğumuz çocuklarla bağ kuruyoruz. Çocuk tanımadığı bir ortamda mutsuz oluyor. Tanımadığı insanlara baktığı zaman o mutsuzluğu gözlerinde anlayabiliyoruz. Tanıdığı insanlara daha farklı davranıyor, mutlu oluyor ve gülümsüyor." diye konuştu.
Hemşire Yeni, Suriyeli bebeği pek çok risk barındıran hastane ortamından uzaklaşmasının sağlığını olumlu etkileyeceğini belirtti, onun daha iyi imkanlarda yaşaması için koruyucu aile ya da devlet koruması altına alınmasını istedi. Yeni, "İleriki aşamada koruyucu bir ailenin olması, onun için hem tıbbi hem de manevi açıdan destek olacak. Sevgi dolu bir ortamda yaşayacak bir ortam sağlayabilirsek hem onun için hem de bizim için mutluluk verici olacaktır." ifadelerini kullandı.
Bebekle daha iyi iletişim kurmak için oyuncak aldıklarını, uyku esnasında kendisine masal okuduklarını ve bayramda ona elbise alacaklarını ifade eden Yeni, "Ekip arkadaşlarımın da çok emeği var. Biz sadece hemşirelik bakımıyla değil, anne şefkatiyle yaklaştık. Çocuk olunca işin içinde sevgi bir kat daha fazla oluyor. Huzurlu ortamda büyüyen çocuklar huzurlu bir gelecek demektir." değerlendirmesinde bulundu.
"Bakıcı bir ailenin yanında yaşantısını devam ettirebilir"
Hastanenin Başhekimi ve Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ertan Aydın, bebeğin doğuştan yemek borusuyla midesi arasındaki bağlantının olmadığını, hastanedeki operasyonlarla bunu sağladıklarını anlattı.
Aydın, Suriyeli bebeğin genel durumunun iyiye gittiğini ifade ederek, "Hastamızı yakında taburcu etmeyi düşünüyoruz. Bakıcı bir ailenin yanında ev tipi bir ventilatörle normal yaşantısını devam ettirilecek bir düzeye geldi." dedi. Doktor Aydın, bebeğin bir süre daha solunum için makineye bağlı olması gerektiğini belirterek, "Birkaç ay içinde hastanın tamamen makineden kurtulup normal yaşamına kavuşmasını ümit ediyoruz." ifadelerini kullandı.
AA