28 Şubat’a niye müdahil oluyoruz?

Ali İhsan Karahasanoğlu

Akit, niçin 28 Şubat soruşturmasına müdahale talebinde bulunuyor?

Cezaevinde yatmakta olan 150 bin kişiye 20-25 kişi daha katılsın diye mi?

Hayır...

Çevik Bir ile, Erol Özkasnak ile çok eski yıllardan gelen bir şahsi garezimiz olduğu için mi?

Hayır..

İntikam için hiç değil.

Ya ne için?

Bir hakkın tespiti için..

Yoksa bize ne, Özkasnak’ın denize nazır villasında bahçesini sularken gözaltına alınıp, bundan sonraki hayatının bir dönemini dört duvar arasında geçirecek olmasından?

Ne olacak ki, Özkasnak cezaevine girince, ne geçecek bizim elimize?

O Bodrum’da villasında keyif yapacağına.. Sincan Cezaevi’nde yatsa ne olacak?

Kime ne faydası olacak?

Ama lütfen yani..

Lütfen, birileri denize nazır villasında keyif yapmak için, halkın sırtına da basmasın yani...

“Ülkeyi; karanlığa götürmek isteyenlerden kurtarıyoruz” diyerek, devletin hazinesinden milyar dolarlar uçurulmasın yani..

Yeni Özkasnak’lar çıkmasın.. Yeni Özkasnak’lar, Kazıklı Voyvoda’lığa soyunmasınlar..

Bunun için 28 Şubat soruşturmasına müdahil olacağız.

Bazıları suç işlediğinde cezaevine atılıp, bazıları suç işlediğinde takipsiz kalmaması için.

Ağlatılan üniversiteli kızların uğradıkları haksızlıkların, yapanların yanına kâr kalmaması için. Kamuoyu vicdanının sızlamaması için.

Yaptıkları hukuk cinayetlerini, bir küçük özür ile dahi geçiştirmek istemeyenlerin, kibirlerinin kırılması için.

Bugün hâlâ “demokrat pozları”na bürünerek, tepemizde boza pişirme niyetinde olanların deşifre olmaları için.

Evet, darbeyi ön safta durarak gerçekleştiren askerler gözaltına alınacak ki, medya ayağı da ortaya çıksın..

Medya ayağı ortaya çıkacak ki, bugün dahi, 28 Şubat’taki konumlarının aynısını sürdürenlerin gerçek yüzleri deşifre olsun.

O sürecin Fatih Çekirge’sinin.. Ertuğrul Özkök’ünün.. Emin Çölaşan’ının, Bekir Coşkun’unun.. Saygı Öztürk’ünün hesap vermesi gerekir ki, bunların 2012 versiyonları, toplum mühendisliğine soyunmasın..

Dün bir Akit çıktı, o sürece baş kaldırdı..

Yapılmak istenen oyunları, tüm çıplaklığı ile ortaya koydu.

Olur ya, yeni darbeler vizyona girdiğinde, bir Akit daha çıkmayabilir.

Onun için, önceki darbelerin cezasız kalmaması gerekir.

Yeni darbecilerin, eskilerde yaşananlardan cesaret almaması gerekir..

Bugün itibari ile geriye bakıyorum..

Gerçekten yüklendiğimiz ağır bir yük imiş..

Aklınızdan öyle bir düşünce hiç geçmediği halde, “ordu düşmanı” olarak lanse edildiğiniz bir süreç.

Kendi çocuklarının Güneydoğu’da askerlik yapmaması için elli takla atanların, bizleri “ordu düşmanı” olarak takdim ettiği günler..

Bu ülkenin hiçbir suça karışmamış çocuklarının, teröristlerden daha tehlikeli gösterildiği günler..

“Rakı.. Rakı.. Rakı isterim” diye tepinenlerin... Büyük bir başarı kazanmış gibi toplumun önüne çıkıp caka sattığı.. Habercilerin de “rakı”cıları “savaş kazanmış kahraman” gibi gösterdikleri günler..

O günlerde doğruları yazmak, yürek istiyordu..

Yazdık..

Bedelini; mahkemelerde hesap vererek, gözaltılarda kalarak ödedik..

Tazminat cezaları ile ödedik..

Bundan sonrasında, “doğruyu yazma” sebebi ile kimseye bedel ödetilmesin..

Bunun için 28 Şubat soruşturmasına müdahil olacağız.

Hukuka saygımızdan dolayı müdahil olacağız.

Bugün dahi devam eden, Güven Erkaya davasının doğru bir sonuca kavuşması için müdahil olacağız.

Evet, içimde ukdedir..

Bir mahkeme, “Hakkımızı helal etmiyoruz” manşeti sebebi ile, Hasan Karakaya ve Abdurrahman Dilipak’ı astronomik tazminata mahkum etmişti.

O karar sebebi ile Abdurrahman Dilipak’ın evi satışa çıkarıldı..

O kararı iade-i muhakeme yolu ile bozdurmak için, 28 Şubat’a müdahil olacağız.

28 Şubat’ta yaşananları, o kararların nasıl alındığını, gazetecilerin evlerini satışa çıkartacak kadar gözü karalıkları deşifre etmek için, 28 Şubat’a müdahil olacağız..

Ve inşaallah, kazanacağız!

YENİ AKİT