FIRAT TAŞDEMİR / AA
Türk siyasi tarihine "postmodern darbe" olarak geçen 28 Şubat sürecinde üniversitenin tarih bölümü 4. sınıf öğrencisi olan 42 yaşındaki Vildan Evci, atanmak için mezun olduğu yıla uygun sınav talebinde bulundu.
28 Şubat sürecinde Kırıkkale Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü'nde okuyan 42 yaşındaki Vildan Evci, başörtüsüz fotoğraf vermediği için diplomasını ancak 2008 yılında alabildi
Mezun olduğu alanda öğretmenlik yapmak isteyen Evci:
"Okul bittiğinde tabii ki çalışmak istiyordum. Bizimle mezun olanlar 50 puanla atanmışlardı. Ben o sürede bir arkadaşımın çocuğuna bakıcılık yaptım"
"2014 yılında 28 Şubat'ta mağdur olan öğrencilere mezun oldukları yıla uygun sınav yapılması talebiyle çalışma yaptık. Bu torba yasaya kadar geldi. Ancak torba yasanın çıkacağı gün bu, yasanın dışında bırakıldı"
"Bizim için 40 yaş problemi vardı. 28 Şubat Platformu bunu çözdü. Ama yeni KPSS sisteminde istenilen puanı alacak durumumuz yok. Biz kamuya yerleştirilmek istiyoruz. Bu mücadelemizi devam ettiriyoruz"
Türk siyasi tarihine "postmodern darbe" olarak geçen 28 Şubat sürecinde üniversitenin tarih bölümü 4. sınıf öğrencisi olan 42 yaşındaki Vildan Evci, atanmak için mezun olduğu yıla uygun sınav talebinde bulundu.
28 Şubat sürecinde Kırıkkale Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü'nde okuyan Vildan Evci, başörtüsü yasağı nedeniyle yaşadığı zor günleri AA muhabirine anlattı.
28 Şubat Platformu Kırıkkale temsilcisi de olan Evci, yasaklar karşısında ne yapacaklarını bilmediklerini belirtti.
Evci, "Yasaklar aşama aşama başladı. Fakültenin önünde oturma eylemi yaptık. Eğitim fakültesinin önünde ilk kez jandarmayla karşılaştık. 19 yaşındaki bir öğrencinin jandarmayla karşılaşması, suçsuzken suçlu muamelesi görmesi gerçekten üzücü." dedi.
Başörtüsü yasağını uygulayanların önce kendilerini ikna etmeye çalıştığını aktaran Evci, okulda başörtüsüne karşı tahrikler yapıldığını ifade etti.
Yasaklara karşı oturma eylemi yaptıklarını dile getiren Evci, "Oturma eylemi yaptığımız zamanlarda jandarma geliyordu. Üniversitenin içinde sürekli sivil polisler vardı. Bu genç bir kız için büyük travma. Seni takip ediyorlar. Kiminle konuşursan müdahale ediyorlar. Seninle birlikte dolmuşa biniyorlar. Evine kadar geliyorlar." diye konuştu.
"O geceyi hiç unutamıyorum"
Darbe sonrasındaki gecede çok zor anlar yaşadığını anlatan Evci, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Eylemler sonucunda iki arkadaşımızı gözaltına aldılar. Biz kalabalık ortamlarda olduğumuz için gözaltından kurtulmuştuk. Öğrenci evine gitmeye çalıştığımızda evin önünde sivil polisler vardı. O geceyi hiç unutamıyorum. Nereye gideceğimizi bilmiyorduk. Hiç kimse sokakta yoktu. O gece bir arkadaşın evinde kaldık. Gece rüyalarımda jandarma ve polisle mücadele ediyordum. Hakikaten zor günlerdi."
Gözaltına alınan arkadaşlarının durumunu sormak için gittikleri emniyetten eli boş döndüklerini söyleyen Evci, "Burada öyle biri yok diyorlardı. İstanbul ve Ankara'da bu süreçlerden geçen arkadaşlardan akıl alıyorduk. O arkadaşlarımız hem terörle mücadeleden yargılanmışlardı hem de adli suçlarla yargılanmışlardı. Hiçbirimiz suçlu değildik." ifadelerini kullandı.
"Bizi irticacı ve terörist olarak tanımladılar"
Başörtüsüyle sınavlara girdikleri için birçok zorluk yaşadıklarını vurgulayan Evci, şöyle devam etti:
"Sınıftaki diğer öğrenciler sadece sınavla meşgul olurken bizden savunma yazmamızı istemişlerdi. Bize 'kılık kıyafet yasasına uygun olarak sınava girmediğiniz için savunmanızı vereceksiniz' dediler. Biz de savunmamızı veriyorduk. Bunun inanç özgürlüğü kapsamında yasak olmadığını ve eğitim hakkımızı icra etmek istediğimizi beyan eden açıklamalardı. Fakat ne yazarsak yazalım hiçbir şey değişmedi. Bizi irticacı ve terörist olarak tanımladılar."
Okulu bitirdikten sonra başörtüsüz fotoğraf çektirmediği için diplomasını alamadığını ve bu durumun 2008'e kadar sürdüğünü aktaran Evci, "Okul bittiğinde tabii ki çalışmak istiyordum. Bizimle mezun olanlar 50 puanla atanmışlardı. Ben o sürede bir arkadaşımın çocuğuna bakıcılık yaptım. Üniversite mezunuyum ama iş bulamıyordum. Diploması olmasına rağmen başörtüsü mağdurlarının emeği sömürüldü. Çalıştığımız her sektörde mağdur edildik." ifadelerini kullandı.
"Kamuya yerleştirilmek istiyoruz"
Evci, mezun olduğu alanda öğretmenlik yapmak istediğinin altını çizerek, şunları kaydetti:
"2014 yılında 28 Şubat'ta mağdur olan öğrencilere mezun oldukları yıla uygun sınav yapılması talebiyle çalışma yaptık. Bu torba yasaya kadar geldi. Ancak torba yasanın çıkacağı gün bu, yasanın dışında bırakıldı. Biz Cumhurbaşkanıyla görüştüğümüzde, kendisinin mağduriyetlerin giderilmesi için talimatı söz konusu. Cumhurbaşkanımız kesinlikle mağdur olduğumuzu kabul ediyor ve giderilmesi için talimat verdi, fakat uygulayıcılar bu sürece balta koyuyorlar. Bizim için 40 yaş problemi vardı. 28 Şubat Platformu bunu çözdü. Ama yeni KPSS sisteminde istenilen puanı alacak durumumuz yok. Biz kamuya yerleştirilmek istiyoruz. Bu mücadelemizi devam ettiriyoruz."
Türkiye'de yeni 28 Şubat'ların yaşanmasını istemediklerine işaret eden Evci, "15 Temmuz'da milletimiz iradesine sahip çıktığı için darbeyi gerçekleştiremediler. 28 Şubat'ta da başörtüsü yasağının karşısında milletimiz el ele verseydi yasağın bu kadar uzun süreli ve sancılı geçeceğini düşünmüyorum." değerlendirmesini yaptı.