Amerikan emperyalizmi, Sovyetler Birliği'nin ve komunist emperyalizm'in bu en büyük ve ilk gücünün çökmesiyle meydana gelen boşluğun doldurulması için, her toplumun özelliklerine göre ve de kullanılmaya müsaid güç odaklarını devreye sokmak için topyekûn bir seferberlik hamlesini dünya çapında başlatmıştı.
'F. Gülen Cemaati', bu açıdan, en göze çarpan bir konumda idi.. Herşeyden önce, jeo-politik ve stratejik açıdan çok önemli bir konumu olan Türkiye'de neşv'u nemâ bulması önemini daha bir artırıyordu. Ayrıca, bu ülkenin, orta halli ve inancının çerçevesi içinde yaşamak isteyen ve imkân bulursa, inancına hizmet edecek faaliyetler içinde olmaktan, maddî ve manevî destekler vermekten bir inanç heyecanı duyan insanları, F. Gülen Cemaati'nin giderek yoğunlaşan başarı haberlerine ilgi duymazlık edemezdi. Müslüman halkımız, sadece ona değil, diğer dinî grup ve cemaatlere de, -hoşlarına çok gitmese de- herkes karınca kararınca, taşıyabildiği kadar, kendi uslûbunca çalışsın anlayışınca, en azından karşı çıkmıyordu.