Hamas ile yapılan esir takası anlaşmasında serbest bırakılan İsrailli bir esir, 7 Ekim direniş operasyonundan Başbakan Binyamin Netanyahu'yu sorumlu tuttuğu için Netanyahu'nun destekçilerinden “tehditler” ve “ağza gelmeyecek hakaretler” aldığını söyledi.

"Aldığım tehditleri ve küfürleri okuyorum ve korkuyorum. Times of Israel'in haberine göre Liri Albag, çarşamba günü sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Aldığım yanıtlardan korkmuyorum... Neye dönüştüğümüzden korkuyorum” dedi.

Albag, şubat ayında diğer dört kadın esirle birlikte serbest bırakılmıştı.

Tanıtım Yayından Kaldırıldı

Bu hafta başında İsrail Yayın Kurumu (KAN) “Albag'ın, Netanyahu'yu sert bir dille eleştirdiği bir röportajın tanıtım klibini yayınladı ve ardından yayından kaldırdı”.

Haberde Albag'ın aldığı nefret mesajları nedeniyle videonun yayından kaldırılmasını talep ettiği belirtildi.

Haaretz'e göre, pazartesi sabahı yayıncının sosyal medya hesaplarında paylaşılan tanıtım videosunda Albag ve ailesinin röportajdan alınmış bir fotoğrafı yer alıyordu.

Bir başlıkta şöyle yazıyordu: "Esaretten kurtulan Liri Albag özel bir röportajda: Binyamin Netanyahu suçludur, özür dilemeli ve af dilemelidir."

Haaretz'e göre, tanıtımın yayınlanmasının ardından KAN, Albag'ın sosyal medyada “hayatına yönelik açık tehditler, iftiralar ve küfürler” de dâhil olmak üzere saldırıya uğradığını bildirdi. Haberde, KAN'ın “bir IDF askerine, esaretten kurtulan birine, sırf konuşmaya ve kendisini terk edenleri eleştirmeye cesaret ettiği için zarar verme girişimini” kınadığı belirtildi.

Yayıncı kuruluş daha sonra Albag'ın ailesinden gelen talep üzerine tanıtımı sildi.

Netanyahu ‘Af Dileyecek’

The Times of Israel, Albag'ın röportajda Netanyahu'dan “af dilemesini ve rehinelerin geri kalanının yakında evlerine döneceği sözünü vermesini” beklediğini söylediğini bildirdi.

Gazeteye göre Netanyahu yanlısı hesaplar Albag'ı “çöp kız” olarak nitelendirdi ve “Gazze'ye geri gönderilmesini” önerdi.

Bu arada Jerusalem Post, Albag'ın Instagram paylaşımında “tüm güvenlik kurumları, Shin Bet (İsrail İç İstihbarat Servisi), IDF liderliği ve Askeri İstihbarat'ın suçlu olduğunu” söylediğini ve bunu daha önce de ifade ettiğini bildirdi.

"İsrail halkından böyle bir tepki alacağımı düşünmemiştim. En zor kısmı da ne? Bu çok kötü. Bu şekilde kazanamazsınız!" şeklinde konuştuğu da raporda yer aldı.

Devam Eden Soykırım Saldırısı

18 Mart'ta yeniden başlayan İsrail şiddeti 19 Ocak'ta başlayan ateşkesi bozdu. Son askeri eylemler yüzlerce Filistinlinin ölümüne ve aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu çok sayıda sivilin yaralanmasına neden oldu.

Çok sayıda ülke ve insan hakları grubu ihlalleri kınarken, ABD İsrail'e desteğini sürdürdü ve askeri harekâtın Washington'un önceden bilgisi ve onayı dâhilinde yürütüldüğünü iddia etti.

Ekim 2023'ten bu yana İsrail, çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 50.000'den fazla Filistinliyi öldürdü ve Gazze'yi harabeye çevirdi.

Kasım 2024'te Uluslararası Ceza Mahkemesi, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında Gazze'de savaş suçu ve insanlığa karşı suç işlemekle suçlayarak tutuklama emri çıkardı.

İsrail ayrıca kuşatma altındaki bölgede gerçekleştirdiği eylemler nedeniyle Uluslararası Adalet Divanı'nda soykırım davasıyla karşı karşıya bulunmaktadır.