Şehir Üniversitesi'nden Sonra Bilim ve Sanat Vakfı'na da El Konuldu
Kurucuları arasında eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun da olduğu Bilim ve Sanat Vakfı'na (BİSAV) kayyum atandı.
İstanbul Şehir Üniversitesi'nin kurucusu olan Bilim ve Sanat Vakfı'na da kayyum atandı. Yönetime el konulduğunu doğrulayan BİSAV Kurucu Başkanı Mustafa Özel, "Bu keyfi tutum yüzlerce yıllık vakıf geleneğimizde büyük bir tahribata yol açabilecek vahim bir adımdır" açıklamasında bulundu.
Gün içerisinde Vakıflar Genel Müdürlüğü'nden 3 kişilik geçici kayyum heyeti Bilim Sanat Vakfı'na gelerek, kendilerinin kayyum atandığını bildirdi.
KARARA İTİRAZ EDİLECEK
Yeni kurulan Gelecek Partisi'nin de Genel Başkanı olan Ahmet Davutoğlu'nun önümüzdeki saatlerde açıklaması yapması bekleniyor.
Daha önce de vakfa ait İstanbul Şehir Üniversitesi'nin yönetimine el konulmuştu. Aynı sürecin devamı olarak üniversitenin kurucu olduğu vakıf da kayyum yönetimine girdi.
HUKUKSUZ EL KOYMAYA BİSAV'DAN SERT TEPKİ
Vakfın Kurucu Başkanı Mustafa Özel imzalı yapılan açıklamada, "Bu keyfi tutum yüzlerce yıllık vakıf geleneğimizde büyük bir tahribata yol açabilecek vahim bir adımdır" ifadelerine yer verildi.
BİSAV'dan konuyla ilgili şu açıklama yapıldı:
"Bilim ve Sanat Vakfı'na Kayyum atanmasına dair Kamuoyu Açıklaması
21.01.2020 tarihinde Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından gönderilen üç kişilik bir heyet Bilim ve Sanat Vakfı yönetimini devralmıştır.
Daha önce 19.12.2019 tarihinde YÖK Genel Kurulu kararıyla İstanbul Şehir Üniversitesi yönetimi hami üniversite olan Marmara Üniversitesi’ne devredilmişti. Bu haksız uygulamanın devamı mahiyetinde, kırk yıldır ülkemizin eğitim ve kültür hayatına hizmet etmekte olan vakfımıza böyle bir muamelenin reva görülmesi hiçbir şekilde hakka ve adalete uygun değildir. Bu keyfi tutum yüzlerce yıllık vakıf geleneğimizde büyük bir tahribata yol açabilecek vahim bir adım; sadece Bilim ve Sanat Vakfı’nı değil ülkemizdeki bütün vakıfları ilgilendiren tehlikeli bir girişimdir.
Vakıf kurumunu ve ruhunu oluşturan ve yaşatan, her yaş ve kuşaktan gönüllüler ve vakıf-insanlardır. Bilim ve Sanat Vakfı her hal ve şartta yaşamaya devam edecektir!..
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Bilim ve Sanat Vakfı Mütevelli Heyeti adına
Kurucu Başkan
Mustafa Özel"
ÖĞRENCİLERE BURS VERİLİYORDU
1986 yılında Mustafa Özel, Murat Ülker ve Fikri Gökbörü Kançal ve Ahmet Davutoğlu gibi isimler tarafından kurulan BİSAV'da; tarih, sinema, sosyoloji alanında seminerler veriliyordu.
Birçok üniversite öğretim üyesi, sanatçı ve yazarın verdiği seminerlerle birçok kişi tarafından 'açık üniversite' olarak nitelendirilen Bilim ve Sanat Vakfı’nın seminerlerinden bir dönem ağırlıkla, başörtüsü yasağı nedeniyle üniversite eğitimi göremeyenler faydalandı.
Birçok araştırma merkezi kuran vakıf çeşitli alanlarda yayınlar da yapıyordu.
Kurucusu olduğu İstanbul Şehir Üniversitesi’ne tahsis edilen arazinin tahsisinin durdurulması sonrası üniversitenin bankalarla kredi ilişkisi bozulmuş devam eden süreçte üniversite yönetimi garantör üniversite sıfatıyla Marmara Üniversitesi’ne devredilmişti.
"GERÇEKTEN UTANÇ VERİCİ"
Geçtiğimiz aylarda AK Parti'den istifa eden Milletvekili Mustafa Yeneroğlu da, kayyum kararına tepki göstererek, "40 yıldır nitelikli insan yetiştirmekten başka gayesi olmayan Bilim ve Sanat Vakfı'na da kayyım atanmış. Gerçekten utanç verici. Geçmişte uniform toplum mühendislerine karşı mücadele ettik, maalesef bugün Türkiye çok daha beter noktada ilerliyor. Kimse görmedik, duymadık demesin!" ifadelerini kullandı.
HABERE YORUM KAT
Zehra hanıma katılıyorum. İslam görünümlü baskıcı düzen İslami çalışmaların üzerinde nasıl yükseldi? Bu hata hepimizin. Lider kültüne dur demezseniz zamanla böyle herkesi yutar çıkar.
Yanıtla (0) (0)Bundan önce de kimbilir kimlere ne hukuksuzluklar yapıldı da kılıfına uydurulup bize yutturuldu. Bunların her icraatından şüphe duyuyorum artık. Doğru bildiğimiz yanlışlar gün yüzüne çıksın inşaallah.
Yanıtla (0) (0)Aslında bu iktidar döneminde bunlara şaşırmamak gerekiyor. 20 yıla yaklaşan iktidarlık döneminde hiçbir güzel kurum ortaya çıkaramamış bir iktidar. Güzellikler, başarılar dayatmayla, ısmarlamayla oluşmuyor maalesef. Bu sebeple ısmarlama ve dayatma hiçbir kurum bu iktidar döneminde başarılı olamadı. Hiçbir güzel şey ortaya çıkaramadı. (Pardon damadın yaptığı söylenilen İHA ve SİHA, oğulun açtığı üniversiteler ve ilgilendiği kurumlar hariç.) Ne üniversite, ne herhangi bir eğitim kurumu, ne televizyon, ne gazete, ne dergi, ne yazar çizer takımı... Sadece kısa süreli iktidarın ve iktidardakilerin ömrü uzasın diye ortaya çıkan proje kurumlar ve tetikçiler takımı hariç. Çünkü niyetler doğruyu, güzeli aramak ve bulmak değil. Böyle olunca da zorla, katakullilerle ele geçirilmeye çalışıldı güzel olan her şey.
Yanıtla (1) (0)Harre Olayı/Savaşı İslam tarihinin en acıklı ve dramatik olaylarından birisidir. Yezid bin Muaviye'nin iktidarını tanımayan ve ona biat etmeyen Mekke ve Medinelileri cezalandırdığı bir olay. O kadar ileri gitti ki, Müslümanların iki kutsal şehrini yerle bir etmeye ve orada yaşayan İslam'ın ilk evlatlarını katletmeye kadar götürdü iktidar hırsı Yezid'i. İktidar hırsı bununla kalmadı. Kerbela'da Peygamber'in torunu ve yakınlarını katlettirerek cesetlerine olmadık işkenceler yaptırıldı ve başları kesilerek şehir şehir dolaştırıldı ibretialem için.
Biz bunun adına esatir diyoruz, esatirülevvelin diyoruz, menkıbe diyoruz, kıssa diyoruz, öncekilerin hikayeleri diyoruz ve bütün bunlar kısaca “tarih” oluyor.
HAstalıklı zihnin yapacağı işler..
Yanıtla (0) (0)Sonra dikdatör diyince kızıyor asrın lideri..
Hadi beyler..!
Yanıtla (0) (0)28 Şubat bitmemiş, muhafazakar-kemalist-milliyetçi akp iktidarının eliyle sürüyor. Buna da em hararetli bir şekilde Erdoğan liderlik ediyor. Yazıklar olsun
Yanıtla (0) (0)El koyma değil lütfen... Gayet kanunlara uygun bir kararla kayyum atama. Bunlar daha başlangıç. Akparti önderliğinde Gelecek partisine bile kayyum atanacak. Her şey gözümüzün önünde cereyan edecek. Kanun bu ülkede bir şahsın iki dudağı arasında çıkana eşittir.
Yanıtla (0) (0)