Abdullah Erkan / Haksöz Haber

İletişim Başkanlığının “ 15 Temmuz Destanı senfonik konser ile dünyaya duyurulacak” şeklinde duyurusunu yaptığı “anma” programın 15 Temmuz’da yaşananları ne şekilde dünyaya duyurabildiği merak konusu.

İnsan sormadan edemiyor bir senfoni orkestrası tekbirlerle, kelime-i şehadetlere hayatlarını teslim etmiş insanların geride kalan yakınlarına ne ifade edebilir? Dualarla namazlarla o geceyi geçiren insanlar için o günün yıl dönümünde senfoni orkestrası verilmesi ne ifade edebilir?  O gece canlarını kaybeden insanların hatırası bu şekilde mi yâd edilir?

15 Temmuz darbe girişiminin engellemesinde manevi duyguların ağır bastığı, tüm Müslümanların canlarıyla kanlarıyla o gece mücadele ettiği ve bedeller ödediği herkes tarafından bilinirken, senfoni orkestrası gibi modern ve gecenin anlamıyla bağdaşmayan bir program ile anılması büyük bir çelişki olarak önümüzde durmakta maalesef. Senfoni orkestralarının muhtevası onların içerisinden çıktıkları dünya ile ilişkili oldukları ölçüde anlam kazanabilir. Ancak burada karşı karşıya olduğumuz durum ise kompleksli bir yaranma isteğini gözler önüne seriyor… Aslına bakılırsa 15 Temmuz 2016’dan bu yana yapılan etkinlikler muhafazakar-dindar kesimin söylem, algı oluşturmadaki tüm zaaflarını da açıkça gösteriyor. Devletçi geleneğin tören-anma ritüellerinin içine boca edilen popülizm, o gece yaşananların içini boşaltmaktan başka bir işe yaramıyor!