HAKSÖZ HABER

Doğu Perinçek, Türkiye’de ve bölgede Rusya ve Çin’in politik ve ekonomik çıkarlarını korumak için kurduğu Vatan Partisi üzerinden AK Parti’ye yaklaşmak için epey fırsat kolladı. Bir süredir devam eden bu yakınlaşma en çok Rusya, Çin denilince bu ikilinin şeytan üçgeni olmasını sağlayan İran ile “duygusal” ilişkiye sahip kimseleri sevindirmişti.

Suriye halkının katili Esed rejimi ve destekçileri Rusya, İran’ın işlediği cürümleri temize çıkarmak için elinden gelen tüm kuvveti kullanan Perinçek oportünist, pragmatist siyasetin en güzide temsilcisi hiç şüphesiz. Yaklaşan seçimler sebebiyle kendisine Cumhurbaşkanı Erdoğan yanında yer edinmek isteyen Perinçek muhatap alınmayınca seçimlere tek başına girmeye karar verdi. 100 bin imzayı yetiştirebilirse geçen seçimde olduğu gibi 98 bin oy almak için yarışacak…

Perinçek’in AK Parti’den yüz bulmaması ise iktidara yakın medyada birilerini rahatsız etmiş. Sabah yazarı Salih Tuna, Perinçek'i AK Parti'ye yamamak için iyice üfürmüş… “Aklın alıyor mu?” başlıklı yazısında Tuna, tabir-i caizse 15 Temmuz edebiyatı yaparak Perinçek’in nerede olması gerektiğini AK Parti’ye iletmeye çalışıyor. Tuna şu şekilde kendisini ifade etmiş:

Okuduğunuz yazıya vesile olan şu söz hiç aklımdan çıkmadı:

"15-16 Temmuz 2016'da Amerika bir darbe yapmaya kalktı. O darbe başarılı olsaydı Sayın Tayyip Erdoğan ile Doğu Perinçek'in mezarı komşu olacaktı..." Bu sözleri Vatan Partisi Genel Başkanı Perinçek bir programda söyledi.

Doğu Perinçek’in sırf safsatadan ibaret abartılı argümanlarından hareketle kurulmaya çalışan ittifak Salih Tuna’nın “duygusal” olarak ilişkili olduğu zeminlerle bağlantılı hiç şüphesiz ki. Gerçekte ise Doğu Perinçek çıkarı için Erdoğan’a yakınmış gibi gözükürken çıkarlarına ters olduğunu düşünürse elinden gelse 15 Temmuz’dan daha beterini yapmaya çalışır.

Salih Tuna devamında “Amerikan emperyalizmi” edebiyatı ile soslayarak Perinçek’in kıymetini muhafazakar camiaya kanıtlama derdine girişiyor ama nafile!

Geçen haftaki o sözünü tekrar hatırlayalım: "15-16 Temmuz 2016'da Amerika bir darbe yapmaya kalktı. O darbe başarılı olsaydı Sayın Tayyip Erdoğan ile Doğu Perinçek'in mezarı komşu olacaktı..."
Demek ki, Amerika kimsenin dünya görüşüne, dinine, diline, mezhebine, meşrebine, partisine pırtısına bakmıyor.
Amerikan darbesine direniyor musun yoksa Amerika darbesinden "hizmet" veya "görev" mi bekliyorsun? Bakılan budur.

ABD’den kaçarken Rusya, İran, Çin’e yakalanmak hikmet fukaralarının içine düşeceği bir hata olur. ABD ile Rusya arasındaki farkların ne kadar görünmez olduğunu akıldan çıkartmadan hareket etmek gerekiyor. Bununla birlikte yakın geçmişteki siyasi gelişmelerde Rusya’nın Suriye, Karadağ, Ukrayna, Libya başta olmak üzere tam olarak Türkiye’nin karşısında olduğunu hatırladığımızda Tuna ve Perinçek’in durduğu bedbaht yer daha iyi anlaşılıyor!