Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Suriye'de Beşşar Esed rejimiyle Kürtler arasında Rusya'nın arabuluculuğunda görüşmeler yapıldığını açıkladı. "Gerektiğinde" rejimle YPG arasında da temasları kolaylaştırdıklarını söyleyen Lavrov, 2016 Haziran-Aralık ayları arasında Şam yönetimiyle Kürt temsilciler arasında 4 görüşme yapıldığını söyledi.

Rus İzvestiya gazetesine mülakat veren Lavrov'a, Rusya'nın arabuluculuğunda Himeymim Üssü'nde rejimle Kürtler arasında ülkenin federalleşmesi konusunda görüşmeler yapıldığına dair Arap basınında çıkan haberler soruldu.

Rusya'nın, "Suriye'nin bütünlüğünün korunması amacıyla" rejimle Kürtler arasında ortak anlayış bulunması için çaba gösterdiğini ifade eden Lavrov, Esed rejiminin Kürt siyasi-sosyal yapı temsilcileriyle, "ihtiyaç duyulduğunda" PKK/PYD'nin silahlı kanadı YPG ile doğrudan ya da dolaylı olarak görüştüğünü söyledi.

Bu görüşmelerin olumlu ilerlediğine işaret eden Lavrov, tarafların anlaşma potansiyeli olduğunu savundu. 

Lavrov'a bu konuda yöneltilen soru ve Rus Dışişleri Bakanı'nın yanıtı şöyle:

"Soru: Arap basınında, Suriye’deki Rus üssü Himeymim’de Şam yönetimiyle Suriyeli Kürtler arasında federasyon müzakereleri yürütüldüğü yönünde haberler çıkmıştı. Böyle müzakereler gerçekten varsa Rusya’nın bu konudaki tavrı ne?

Lavrov: Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumak için Rusya, Suriye Arap Cumhuriyeti ile Suriyeli Kürtler arasında bir mutabakata (karşılıklı anlayışa) ulaşılması için yoğun çaba sarf ediyor. 2016’nın Haziran ile Aralık ayları arasında Rusya’nın arabuluculuğunda dört görüşme turu gerçekleştirilmişti. Bu görüşmelerde Suriye hükümeti bazen doğrudan bazen dolaylı bir şekilde Suriye’deki Kürt siyasi hareketler ve sosyal yapıların temsilcileriyle, gerektiğinde de YPG ve öz savunma birliklerinin liderleriyle iletişim kurdu. Bu tarz diyaloğun faydalı olduğunu düşünüyoruz. Anlaşmalara varmak için ciddi bir potansiyel var. İki tarafın tutumlarındaki çeşitli kesişme noktaları da bunu gösteriyor. 

Kürt meselesi, Suriye devletini korumak ve Ortadoğu’da kapsamlı istikrar umutlarını kurtarmak için kilit bir önem taşıyor. 

İstikrarı yeniden tesis etme ve terör kaynaklarını ortadan kaldırma hedeflerinden yola çıkarak bölgede yaptığımız derin müdahale; Suriye’nin tüm etnik gruplarının birleşik bir devlette barış, rahatlık ve anlayış içinde bir hayat sürdürmesini mümkün kılacak, iki tarafı ortak bir noktada buluşturacak çözümleri ve gerekli mutabakatları bulmak adına işbirliği çabalarını sürdürmeye dayalı."

YPG'ye destek Türkiye'yi rahatsız ediyor

Türkiye, PKK’nın Suriye’deki kolu PYD’nin silahlı kanadı olan YPG’ye verilen destekten rahatsız. Bu konu özellikle ABD ile gerilimlere neden oluyor. Önceki ABD Başkanı Barack Obama yönetimiyle Türkiye arasında IŞİD'le mücadelede YPG'ye verilen destek sık sık karşılıklı sert açıklamalarla ilerledi. ABD bu desteği Ekim 2015'ten itibaren yeni bir yapı oluşturarak devam ettirmeye başladı. Bu tarihte sınırlı sayıda Arap, Süryani ve Türkmen gücü de YPG’ye katarak Suriye Demokratik Güçleri’ni kurdu. SDG’nin omurgasını ve komutasını yine YPG oluşturuyor. 

ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan Marie Harf, Ekim 2014’te PYD’yi terör örgütü olarak görmediklerini açıklamış; Washington yönetimi Eylül 2015’te PYD’nin silahlı kanadı YPG’yi de terör örgütü olarak görmediğini ilân etmişti.

Ancak Donald Trump yönetiminin Ortadoğu'da nasıl bir politika izleyeceği henüz netleşmiş değil.

Kaynak: İzvestiya gazetesi, Al Jazeera