HAKSÖZ HABER

Suriye’nin kuzeybatısına yardım ulaştırılan son koridoru da hedef alan Rusya’nın bu insani yardım koridorunu da kapatmak istediği biliniyor. Birleşmiş Milletler de bunun gerçekleşmesi halinde Suriye'nin daha fazla insani felaketle karşı karşıya kalacağı konusunda uyarıda bulundu.

Milyonlarca Suriyeli’nin yaşadığı İdlib ve çevresi rejim ve destekçileri tarafından sürekli olarak taciz ediliyor. 1 Ocak'tan önce yeniden devreye alınan insani koridor ile BM yardımları yerinden edilmiş milyonlarca insana ulaştırılıyor.

BM Güvenlik Konseyi Türkiye'den bu koridorun sürekli olarak açık tutulmasını istemişti. Ancak Rusya’nın baskıları sonrası bu koridorun kapattırılmaya çalışıldığı yorumları yapılıyor. Suriye'nin, rejim kontrolü dışındaki bölgelerine yakıt, gıda ve enerji ulaşırken bu kararın yenilenmeme ihtimali Suriyelileri endişelendiriyor.

BM yardım sorumlusu Martin Griffiths Çarşamba günü BM Güvenlik Konseyi’ne yaptığı açıklamada, "Bu kararı yenilememek, insanların en çok ihtiyaç duyduğu anda yardımın ulaştırılmasını tehlikeye atıyor." dedi.

Rusya, BM'nin ilk olarak 2014'te başlattığı sınır ötesi yardım mekanizmasının Suriye egemenliğinin ihlali olduğuna savunuyor. Yıllar boyunca Moskova, Suriye'ye sevkiyat yollarının sayısını azaltmak için konsey üzerindeki veto yetkisini başarıyla kullandı ve BM'nin yardım operasyonunu tamamen durdurmakla tehdit etti.

Rusya, Suriye-Türkiye sınırındaki Bab al-Hawa sınır kapısını bir yıl süreyle açık tutacak planı veto etmişti. BM Güvenlik Konseyi ise BM'nin görev süresini ‘sadece altı ay uzatmak’ için uzlaşmacı bir kararı devreye aldırdı.

BM, 2022’de 14,6 milyon, 2023'te ise 15,3 milyona ulaşacağı öngörülen Suriyelinin insani yardıma ihtiyaç duyduğunu ifade ederek Rusya’nın veto kararına eleştiri getiriyor. BM'nin Suriye özel elçisi Geir Pedersen, "Kaynaklar azalırken Suriyelilerin ihtiyaçları da artıyor. Aileler çocukları yemek yiyebilsin diye öğün atlıyorlar. Elektrik ve yiyecek ... her zamankinden daha az.” dedi.

Yardımların ulaşmasının kısıtlanmaya çalışıldığı ortamda Suriye genelinde su ve sanitasyon sistemlerinin yalnızca %50'si düzgün çalıştığı ve bunun da mevcut kolera salgınını şiddetlendirdiği ifade ediliyor.

Önümüzdeki haftalarda gerçekleşecek oylamada, Rusya’nın yeniden veto edeceği tahmin edilen “insani yardım koridoru” projesi konusunda endişeler artıyor. ‘BM tarafından yardım koridorunun süresinin uzatılması karşılığında’ Rusya’nın ne isteyeceği de bilinmiyor. Üstelik Rusya’nın Ukrayna işgali ile beraber kendisine yönelik Batı yaptırımlarını Suriye’deki katliamları için kullanabileceği yorumları yapılıyor.