Ruanda soykırımından 27 yıl sonra binden fazla şüpheli halen özgürce dolaşıyor
Ruanda'da soykırımın üzerinden 27 yıl geçmesine rağmen binden fazla şüpheli, başka ülkelerde yargılanmadan serbestçe dolaşmayı sürdürüyor.
Ruanda'da Ulusal Savcılığa bağlı Soykırım Kaçakları İzleme Biriminin (GFTU) verilerine göre, soykırım şüphelileri, aralarında ABD, Fransa, Hollanda ve Kanada gibi ülkelerin olduğu farklı ülkelerde özgürce yaşamaya devam ediyor.
Tarihin en büyük soykırımlarından biri kabul edilen soykırım nedeniyle her yıl Birleşmiş Milletler (BM) tarafından 7 Nisan'da Ruanda Soykırımı Kurbanlarını Anma Günü düzenleniyor.
"Siyasi irade yok"
GFTU Başkanı Jean-Bosco Siboyintore, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ülkelerin "siyasi irade eksikliği" nedeniyle bu kişileri yargılayamadığını ve Ruanda'ya teslim edemediğini söyledi.
Siboyintore, "Bu kaçaklar, onları takip etmemiz önünde büyük bir zorluk meydana getirecek şekilde sahte isimler ve kimliklerle yaşıyor." dedi.
Bazı şüphelilerin sığındıkları ülkede vatandaşlık aldıklarına değinen Siboyintore, kimi ülkelerin soykırımı cezalandıran yasalarının dahi olmadığını dile getirdi.
Hayatta kalanlar adalet istiyor
Soykırımda hayatta kalanlar ise adaletin bir an önce tecelli etmesini ve sorumluların yargılanmasını istiyor.
Soykırımdan kurtulan Jonathan Sindikubwabo, adaletin ne zaman sağlanacağını bilmek istediğini belirterek, "İnsanlarımızın kanı eline bulaşanlar hesap vermek zorunda. Onları koruyan ülkeler eğer yargılayamıyorsa, bu kişileri teslim etmeli." ifadesini kullandı.
Kigali hükümeti şüphelilerin saklandığı düşünülen 30 ülkeden 10'uyla iade anlaşması imzaladı.
Kaçtıkları ülkede kendilerini yerli gösteriyorlar
GFTU'ya göre, binden fazla şüphelinin 408'i Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nde (KDC), 277'si Uganda'da, 63'ü Malavi'de, 15'i Burundi'de, 52'si Tanzanya'da, 47'si Fransa'da, 42'si Kongo Cumhuriyeti'nde ve 40'ı Belçika'da yaşıyor.
35 şüphelinin Kenya'da kaldığı düşünülerken, ABD'de 23, Hollanda'da 18, Kanada'da ise 14 kişinin saklandığı düşünülüyor.
Uzmanlar, KDC, Burundi ve Ugandalı yetkililerin, bu ülkelerin vatandaşı olan şüphelilere yönelik harekete geçmesini küçük bir ihtimal olarak görüyor çünkü şüpheliler, kendilerini Kongo'da Banyamulenge kökenli, Burundi ve Uganda'da ise Bufumbira kökenli olarak gösteriyor.
Hutular, 1994'te Tutsilere karşı soykırım başlatmıştı
Ruanda'da 1994'te Hutular, dönemin Devlet Başkanı Juvenal Habyarimana'nın uçağının düşmesinden sorumlu tuttukları Tutsilere karşı soykırım başlatmıştı.
Ülkede 100 gün süren katliamda, 800 binden fazla ılımlı Hutu ve Tutsi hayatını kaybetmişti.
Merkezi Tanzanya'da kurulan Ruanda Uluslararası Ceza Mahkemesi, yargıladığı 61 kişiyi ömür boyu hapis cezasına çarptırmış, 14'ünü aklamış ve 10 kişiyi de ulusal mahkemelere sevk etmişti.
Fransa'nın Ruanda soykırımındaki rolüne ilişkin dönemin Cumhurbaşkanı François Mitterrand'a ait arşivlerin tamamı, Fransa'nın Hutulara askeri, siyasi ve medyatik desteğini doğruladığı ve Fransız yetkililerin soykırım hazırlığı yapıldığına dair bilgilendirildiğini teyit etmişti.
HABERE YORUM KAT