RTÜK bile uyursa, Anayasa Mahkemesi ne yapacak ki?
Anayasa Mahkemesi, CHP’nin hesaplarını incelemiş ve 1 trilyona yakın harcamada, usulsüzlükler tesbit etmiş.
Acaba usulsüzlükler, bununla sınırlı mı?
Hayır.
Kanaltürk’e verilen milyon dolarlar var daha.. Halk tv’ye verilen yüzlerce milyarlık ödemeler var.
Onlarda da korkunç usulsüzlükler var ama, ülkede hiçkimse görevini tam yapmadığı için, özellikle de büyük ümitler bağladığımız duyarlı insanlar, şu veya bu sebeble çekingenlikler gösterdiklerinden, sonuçta yolsuzlukların birçoğuna soruşturma bile açılamıyor.
Dört dörtlük bir usulsüzlük aktarayım size..
Hafta başı, RTÜK’e yazılı soru halinde geçildi bu konu..
Ancak cevap gelmedi.
Ne cevabı verecekler ki?
“Aaaa. Bu bizim işimiz. Biz, her birimiz, bu iş için, ayda 7-8 milyar maaş alıyoruz. Biz maaş aldığımız halde, bu usulsüzlüğü görememişiz. Siz devletten maaş falan almıyorsunuz, bize hatırlatıyorsunuz. Helal olsun size” mi diyeceklerdi?..
Demediler zaten..
Olay ne? Kanaltürk-CHP ikilisinin, devleti enayi yerine koyduğu, milyon dolarlık faturalar.
Nasıl olmuş usulsüzlük?
Şöyle: Kanaltürk ile CHP arasında bir anlaşma var. Anlaşmaya göre CHP, Kanaltürk’e 3.5 milyon dolar ödeyecek.
Peki ne karşılığında?
Buraya dikkat edin.. İlk günlerde “Belgesel film yapımı” diyorlardı. Sonradan ortaya çıktığı üzere, “CHP’nin gönderdiği tanıtım ve reklam filmlerinin, izlenme oranı yüksek yayın kuşağında, dört yıl boyunca bedelsiz yayınlanması” karşılığında..
Yani; toptan bir anlaşmayla, dakika/kuşak teferruatına dalınmadan, 4 yıllık bir reklam yayınlama sözleşmesi imzalanmış. Bunun yanı sıra anlaşmada, “spordan müziğe kadar her alanda yayınlanan programlarda” CHP’li sözcülerin konuşmalarının yer alması da var.
“Peki burada usulsüzlük nedir?” diyeceksiniz.
Birincisi, bir televizyon kanalı, bir siyasi parti ile böyle bir anlaşma yapamaz. Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkındaki Kanun’a aykırı bu. Çünkü televizyonlar, siyasi partilere eşit mesafede olmak zorundadırlar.
Bırakın eşit mesafeyi, adamlar, “Başka parti ile benzer anlaşma yapamazsınız” diye özel madde bile koymuşlar o anlaşmaya..
Anlaşmanın bu yönü de çok önemli ama, benim aktaracağım konu, reklam gelirleri ile ilgili usulsüzlüğün göz göre göre örtbas edilmesi..
CHP ile Kanaltürk bu reklam içerikli anlaşmayı nasıl faturalandırıyorlar?
Belgesel film hazırlanması ve prodüksiyon hizmeti diye.. Tam ifade şöyle: “Atatürk’ün kurduğu partinin öyküsü belgeseli (13 bölüm)..”
İyi de, iki tarafın yetkili isimlerinin imzasını taşıyan, yukarıda bahsettiğimiz anlaşmanın içeriğinde, 3.5 milyon doların karşılığı, “reklam filmlerinin yayınlanması” olarak gösteriliyordu. Belgesel film falan yoktu ki orada!..
Sonra, RTÜK’e ve Maliye’ye bilgi verilirken, fatura kesilirken, reklam bedeli birden bire “Belgesel film hazırlığı” oluveriyor, nasıl oluveriyorsa!
Aradaki farkı, azbuçuk bu işlerle ilgilenenler hemen keşfetmişlerdir.. Küçücük bir bakkal dükkanı işletenler bile, “Hooop amca.. Ekmek satıp, peynir faturası kesmek bile usulsüzlüktür. Hele hele bunların vergileri farklı ise, koskocaman usulsüzlüktür. Birisi mal, diğeri hizmet ise, koskoskoskocaman usulsüzlüktür..” diyeceklerdir..
RTÜK’e sitemimiz niye?
Kanaltürk ile CHP, resmen kendilerini enayi yerine koydu. Bir “Belgesel film” dedi, bir “Reklam yayını dahil, program hazırlanması” dedi..
RTÜK’tekiler de çıkıp, “Beyler, dalga mı geçiyorsunuz siz? Reklam ise, bunun % 5 payını bize ödeyeceksiniz. Program ise, Maliye ile sizin aranızdaki bir iş, biz karışmayız ona” demediler. Maç seyreder gibi seyrettiler, yapılan açıklamaları.
Oysa, 3.5 milyon doların tamamı reklam olarak yayınlandı ise, 175 bin dolar RTÜK payı çıkar size..
RTÜK bu payı almış mı? Hayır.
Anayasa Mahkemesi, dün açıkladığı raporunda, Kanaltürk’e yapılan ödemelerin, belgesel yapımı için mi, reklam filmleri için mi olduğuna ilişkin bir tesbitte bulunmuş mu?
Hayır..
Ama CHP’li yetkililer çıkıp, “Kanaltürk ile ilgili ödemelerde usulsüzlük tesbit edilmedi” diyorlar.. İncelenmedi ki, tesbit edilsin.
RTÜKsağolsun, uyumuş.. Anayasa Mahkemesi de es geçmiş konuyu..
Bakalım bu uyarıdan sonra ne yapacaklar, izleyip göreceğiz!
Vakit gazetesi
YAZIYA YORUM KAT