'PYD Suriye’de Herkesi Aldattı'
Suriye Kürt Ulusal Konseyi, PYD'nin, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed ve İran'la yaptığı anlaşma gereği" diğer gruplara baskı yaptığını söyledi.
Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) İstanbul Temsilcisi Ahmed Kasım, PYD'nin, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed ve İran'la yaptığı anlaşma gereği" diğer gruplara baskı yaptığı ve Irak'ta eğitilen "Rojavalı Peşmergelerin" geçişine izin vermediğini belirterek, "PYD'nin uyguladığı hiçbir proje Kürtlerin yararına değil" dedi.
Suriyeli 16 siyasi partinin bir araya gelmesiyle oluşan ENKS'deki görevinin yanı sıra bölgede siyasi faaliyetlerini sürdüren Suriye Kürt İlerici Demokrat Partisi'nin (PDPK-S) de etkili isimlerinden olan Kasım, PYD'nin Suriye'deki faaliyetlerini eleştirdi.
"Suriye devrimi" başladıktan kısa bir süre sonra Murat Karayılan ve PYD Eşbaşkanı Salih Müslim'in, İran'da, Esed rejimi ve İran devletiyle bir anlaşma yaptığını iddia eden Kasım, varılan anlaşma sonrasında, PYD'nin farklı Kürt partilerin faaliyetini sınırladığını ifade ederek, şunları söyledi:
"Suriye devriminin başladığının ilk aylarıydı. Esed, Suriye'deki Kürt partilerine farklı talepler götürdü. ENSK üyesi partiler, Kürtlerin hak taleplerinde ısrar ettiler. Esed ise 'önce benim yanımda yer alarak muhalefeti yenelim ardından sizlerin haklarını vereyim' dedi. Esed'in bu teklifini sadece PYD kabul etti. Esed'in bunu kabul eden partilere her türlü silah desteğini vermesini söylemesi üzerine belli bir uzlaşma sağlandı. Bunun üzerine Karayılan ve Müslim İran'a gitti. İran'da bir anlaşmaya varıldı. Daha sonra Müslim liderliğindeki PYD, 2 bin silahlı militanla Suriye'ye giriş yaptı. Bu geçiş, Suriye istihbaratıyla askerinin denetimi ve yardımıyla gerçekleşti. Ondan sonra PYD, Rojava'da silah zoruyla bir denetim sağladı. Diğer Kürt partilerin muhalefete destek olmasını engelledi. Esed rejimi ise Kürt bölgesindeki kurum ve silahlarını PYD'ye bırakarak geriye çekildi. Sadece küçük bir birimini Kamışlı ve Haseke'de bıraktı. "
"PYD, İran ve Esed'e bağlı"
"PYD, İran ve Esed'e bağlı kalarak diğer Kürt güçlerinin Suriye'nin kuzeyinde (Rojava) bölgesinde faaliyet göstermesine izin vermiyor" diyen Kasım, Irak'ın Duhok kentinde toplanan Suriyeli partiler arasında varılan anlaşmaya da uyulmadığını savundu.
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) ve Kürdistan Demokrat Partisi Lideri Mesut Barzani'nin davetiyle, Ekim 2014'te 9 gün süren toplantıların sonunda varılan anlaşmayı PYD'nin daha sonra tek taraflı feshettiğini dile getiren Kasım, "Suriye'de siyasi faaliyetlerini sürdüren tüm partilerin katımıyla Rojava yönetilecekti. Ancak PYD, Duhok anlaşmasını vakit kazanmak için yaptı. Herkesi aldattı. Bir anlaşmaya imza attı ancak hiç uymadı. Kamışlı'da kendi bildiğini okudu. İran ve Esed'e bağlı olduğu için varılan anlaşmayı feshetti" ifadelerini kullandı.
"Rojavalı Peşmergeleri" istemiyor
PYD'nin zorba bir yönetim kurduğunu, kendi güçlerinden başka hiçbir siyasi ve askeri gücün faaliyetine izin vermediğini belirten Kasım, "Irak'ta eğitilmiş ve sayıları 5 bini aşan 'Rojavalı Peşmerge' bulunuyor. Bunların Suriye'ye geçerek bölgemizi korumaları gerekiyordu. Hatta Duhok'ta varılan anlaşmaya göre bu askeri güç, ülkeye giriş yapacaktı. fakat PYD buna izin vermedi. Çünkü çok iyi biliyor ki eğer bu askeri güç, Suriye'ye geçerse zorba yönetimi sona erecek. Aynı şekilde Esed rejiminin de denetimi bitecek. Bunun için PYD, ENKS ve Peşmergelere karşı çıkıyor. Esed ile yaptıkları anlaşmayı bozmamak için de diğer Kürtlerin bölgede güç olmasını istemiyor. Rejimin projesini, kendi projesi gibi pazarlıyor. PYD'nin uyguladığı hiçbir proje Kürtlerin yararına değil. Çünkü rejimin projesi. Ama PYD bunu 'Ulusal bir hareket' olarak sunuyor" değerlendirmesinde bulundu.
Kasım, PYD'nin aksine, Kürtlerin bir bölümünün özellikle de ENKS çatısı altında örgütlenen partilerin, Suriye muhalefetiyle hareket ettiğini ve amaçlarının "federal bir Suriye" kurmak olduğunu sözlerine ekledi.
Suriye'de 44 yıldır ülkeyi yöneten Esed ailesinin politikasına karşı 15 Mart 2011'de başlayan barışçıl gösterilere rejim güçlerinin silahlı müdahalesinin ardından halka silah kullanmayı kabul etmeyen çok sayıda askerin de ordudan ayrılarak muhaliflerin safına geçmesiyle, olayların seyri değişmiş ve ülke iç savaşa sürüklenmişti.
Yeni Şafak
HABERE YORUM KAT