1. HABERLER

  2. YORUM ANALİZ

  3. Popülizme sığınan cüretkarlık ve basiretsizlik!
Popülizme sığınan cüretkarlık ve basiretsizlik!

Popülizme sığınan cüretkarlık ve basiretsizlik!

Gelecek Partisi Dış Politikalar Başkanı Kani Torun son günlerde çokça tartışma konusu olan “kadın cinayetleri” meselesi hakkında konuşayım derken kantarın topuzunu iyice kaçırmış…

28 Temmuz 2020 Salı 12:13A+A-

HAKSÖZ HABER

Gelecek Partisi Dış Politikalar Başkanı Kani Torun, Karar TV’ye yaptığı açıklamalarda Türkiye’deki İslami camiaları töhmet altında bırakan sözler sarf etti. İstanbul Sözleşmesi’ne karşı çıkan camiaları Taliban’a benzeten Torun, hem Afganistan hem de Türkiye’deki Müslümanları tahkir ederek kendi çapında hadsizliğin üst sınırını da zorlamış oldu. Öncelikle Taliban’ın din anlayışını tahfif eden Torun batı dünyasında çok yaygın olan bir takım ezberleri tekrarlamış oluyor. Doğuda kadınların ehemmiyetsiz varlıklar olduğu ön kabulünü içeren bu ezberler oryantalist bir perspektiften neşet ediyor. Yanlış anlaşılma olmasın; Taliban’ın din anlayışına “Müslümanların hukuku içerisinde” eleştiri veyahut tavsiyeler yöneltilebilir. İstanbul Sözleşmesi’nin mahiyetini veya sözleşmenin iptali halinde mevcut problemlerin ortadan kalkıp kalkmayacağını da tartışabilirsiniz. Ancak yıllar süren mücadelenin en ön saflarında emperyalistlere karşı onurlu bir şekilde cihad eden Taliban mensubu kardeşlerin din anlayışlarını ve kültürlerini aşağılamak en hafif ifadesiyle hadsizliktir.

Bu arada Kani Torun’a göre Taliban’dan daha beterleri de var. Yani Taliban mensupları hallerine şükredebilirler. Onlar, Torun’un mantıksal değerler dizgesinden ‘tutarlı’ notuyla pekiyi alarak geçiyorlar. Ancak şu “feodal gelenekleri din zanneden çağ dışı kalmış İslami kesim” in hiç şansı yok. Türkiye’deki İslami camiaların kastedildiği bu ifadeler aslında tam olarak “aslını inkâr eden” birisinin edeceği laflara benziyor. Sosyal medya platformları veyahut televizyonlarda rahat rahat kendisini ifade edebilenler de çok enteresan bir şekildeİslami kesim dedikleri yerden çıkmış kimseler… İnsan şaşırmadan edemiyor. Bir dakika içerisinde dünyanın farklı yerlerindeki Müslümanları bu kadar rahat bir şekilde ötekileştirmek ve aşağılamak için nasıl bir mantığa sahip olmak lazım. Kime hoş görünmek veya yaranmak için kardeşlerinize sırt çeviriyorsunuz?

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

11 Yorum
  • Talib İkbal Kaya / 30 Temmuz 2020 01:19

    Siyer Vakfı'nda Afganistanlı öğrenci bir arkadaşla tanışmıştım. Kendisine Taliba'nın uyuşturucu ticareti, kız öğrencileri kaçırma ve gayri selefi anlayıştaki müslümanlara istibdat/katl vb. gibi şeyleri uygulandığına dair haberlerin gerçeklik payının olup olmadığını sorduğumda, kendisi bu haberleri onaylamakla beraber Taliba'nın bu tür uygulalarını "Daru'l Harb" fıkhına yamayarak meşrulaştırdığını belirtmişti. O günden sonra Taliba'na olan bütün sempatimi kaybetim ve fundamentalist telakkilerin nasıl fecaatlara yol açabileceğini fark ederek bu anlayıştan teberri ettim. Tasavvuf'a olan keskin ve karşıt yaklaşımımı da bu süreçte kırdığımı söyleyebilirim. Kendi adıma müsamahakar ve evrensel bir din telakkisi/yorumu oluşturma adına okumalarımı arttırmış bulunmaktayım..

    Yanıtla (0) (0)
  • Kerim Tunç / 29 Temmuz 2020 05:14

    Şu anda FETÖnün yurtdışındaki elemanları aynı şeyleri yapamıyor mu?

    Yanıtla (0) (0)
  • nazmi uçkan / 28 Temmuz 2020 20:06

    BAZI YORUMCU ARKADAŞLARA;müslümanları uyarmakla-aşağılamak arasındaki farkı lütfen aklediniz...............müslümanları eleştirebilirsiniz ancak aşağılayamazsınız.müslümanları aşağılamak hiç kimsenin ne hakkı nede haddidir.müslümanları aşağılayanlar herşey olabilir ancak islami dairenin içinde olabilirmi?TALİBANIN İTİKADİ BİR SORUNU YOK,ALGILAMA SORUNU VAR.CİHAD İÇİN AT HAZIRLAYANLA TANK HAZIRLAYANIN ARASINDAKİ FARK İTİKADİ DEĞİL ALGI FARKIDIR.

    Yanıtla (0) (0)
  • abdullah / 28 Temmuz 2020 18:11

    Her konuyu kendi bağlamında ve kendi ortamında değerlendirmek gerekiyor.Kani beyi Somalide yaptığı işlerden dolayı tebrik edebiliriz.Talibanı işgal karşısındaki direnişinden dolayı kutlayabiliriz.Kurumları veya şahısları toptan kabul etmek zorunda değiliz.
    Fakat satır aralarına Türkiyedeki islami çevreler,islamcılar kelimelerini sokuşturarak kimlere,nerelere selam durmakta bu beyefendi.
    Kendinin ve partisinin bu islamcılardan beri olduğunu mu ifade etmek istiyor.
    Hemde bir oy isteyecek yeni politikacı olarak islamcılara karşı bu hoşgörüsüzlüğünü nasıl yorumlamak lazım.
    Yazık.Hemde çok yazık...

    Yanıtla (0) (0)
  • Abdurrahman Ezel. / 28 Temmuz 2020 16:55

    Rıdvan bey kardeşim,
    ABD işgalini dört gözle destekleyenlerin de tamamı müslümandı. İşgalden önce de birbirlerini katlediyorlardı. Kaldı ki meselemiz Afganistan'ın bu insanın içini kan ağlatan durumu da değil.
    Öyle bir hava vermişsiniz ki sanki Kani bey ABD emperyalizminin Afganistan'daki savunucusu.
    Etmeyin eylemeyin. Aynı isim Somali'de müslümanlar birbirini katletmesin diye canhıraş çaba sergilemiş birisi. Eş-şebab'la son müzakereli yapmış, akan kan dursun diye Allah için çaba göstermiş son ve tek ismi bu denli mahkum etmek doğru değil.
    Tekrar edelim konumuz bu değil. Taliban'ın İslam anlayışını eleştirmiş. Bunun neresi yanlış.
    Taliban'ı ve benzerlerini savunmayı nasıl bir eksene oturtuyorsunuz. Bu sitede yazı yazan kardeşlerimizden herhangi biri Taliban'la muhatap olsa neler olacağını biliyoruz. Tıpkı yüzbinlerce müslümana olduğu gibi.
    Söylediğim basit Taliban'a bile gösterdiğiniz hoşgörüyü başka bir müslümandan esirgemeyin.
    Yazık.

    Yanıtla (0) (0)
  • Hasan Can / 28 Temmuz 2020 15:21

    Taliban'ı falan bilmem de, "Çağdışı", "feodal" vb. kelimeleri duydukça aklıma Cumhuriyet ve PKK ağzı geliyor.

    Gâvurlara karşı kucaklayıcı, kadın-erkek rol dağılımını savunan TR İslâmcılarını ise dışlayıcı bir dil. (...)

    Yanıtla (0) (0)
  • Rıdvan Kaya / 28 Temmuz 2020 14:20

    Abdurrahman Ezel neyi savunuyorsunuz anlamadım demiş.
    Anlaması da zor görünüyor.
    25 yıldır birbirlerini katleden diyerek Müslümanları bir çırpıda silip atabilen bir yaklaşım tarzıyla nasıl anlasın ki? ABD işgaline karşı savaşan Müslümanlara yönelik ithamlarına bir bakın! Burada hak, adalet, insaf görebiliyor musunuz?
    Kani Torun dün çok güzel işler yapmış olabilir ama bugün ortaya koyduğu söylem Müslümanların izzetine yakışmıyor.

    Yanıtla (0) (0)
  • Şahin Giray / 28 Temmuz 2020 13:54

    Mezhep, menhec farkı gözetmeksizin tüm Müslümanları kucaklayan ve yaşanılan bu ağır mihne devrine rağmen Allah'ın şeriatı için çarpışan mücahid grupların hukukunu savunma hususunda hiç geri adım atmayan başta Rıdvan Kaya ve Musa Üzer ağabeyler olmak üzere tüm Haksöz/Özgür-Der camiasına selâm ve muhabbetle

    Yanıtla (0) (0)
  • Abdurrahman Ezel / 28 Temmuz 2020 13:50

    Neyi savunuyorsunuz anlamadım.
    Gerçekten Taliban'ın anlayışında İslam'ın i'si var mı? Afganistan'ın zor ve zalim şartlarındaki kültür ne diye İslam olsun? Etmeyin eylemeyin.
    Ne demiş Kani bey? Eleştirdiği şeyler doğru değil mi?
    Sırf birileri kendisine İslam sıfatı kullanıyor diye eleştirilemez mi?
    "Taliban'In din anlayışını tahfif etmek" de ne demek?
    Kardeşlerim Taliban dediğinin yapı ve anlayış İslam ve mesajı ne ise yüz seksen derece tam tersidir.
    25 yıldır birbirlerini hunharca katleden, akla ziyan cürümler işleyenlerle biz yüzleşmeyeceksek kim yüzleşecek.
    Kani bey ömrü boyunca İslamcı bir isim olarak mücadele vermiş, 28 Şubat'ta bedel ödemiş, Somali'de büyük bir emek ortaya koymuş bir müslümandır.
    Taliban'a gösterilen hoşgörünün en azından bir kısmını hak ettiğini düşünüyorum.
    Allah basiret versin.

    Yanıtla (0) (0)
  • Ömer Bitlis / 28 Temmuz 2020 12:33

    "Ancak yıllar süren mücadelenin en ön saflarında emperyalistlere karşı onurlu bir şekilde cihad eden Taliban mensubu kardeşlerin din anlayışlarını ve kültürlerini aşağılamak en hafif ifadesiyle hadsizliktir."

    Bu haberi kim kaleme aldıysa tebrik ediyorum..

    Not: Gelecek partisi ölü mü doğdu bilmiyorum ama ölü gibi kokuyor..

    Yanıtla (0) (0)
  • Hikmet / 28 Temmuz 2020 20:05

    Eleştiri denilen şey bir davranış, bir söz üzerine gerçekleşir. Eğer eleştiriye konu olan eylemde müphemlik, muğlaklık varsa, eleştiriye konu edilenin sözü, eylemi anlaşılamayacak kadar belirsizse, o vakit kişinin hayat hikayesi, kime ve nerede konuştuğu devreye sokularak, mesele anlaşılmaya çalışılır. Burada söz açık, söylem net, söylenilenler ortada. Kimlerin konuşturduğu aşikar, cımbızlama, saptırma yok. Eee, geriye ne kaldı? Yanlışa, yanlış demek çok mu zor? Birileri muhalifken hata yapılmaz mı sanıyor yoksa?

    Yanıtla (0) (0)