PKK’nin beklenen Mehdisi: Şeyh Mürşid Haznewi
M. Hasip Yokuş, Suriye’de devrimden sonra iyice köşeye sıkışan PYD/YPG’nin can havliyle Şeyh Mürşid Haznewi’ye sarılmasını değerlendirdiği yazısında, Haznewi’nin Kürt ulusçuluğu lehine söylem ve misyonunu mercek altına alıyor.
HAKSÖZ-HABER
M. Hasip Yokuş’un Haksöz-Haber’de yayınlanan “PKK’nin beklenen Mehdisi: Şeyh Mürşid Haznewi” başlıklı yazısının konuyla alakalı bazı bölümleri şöyle:
PKK/PYD öncülüğünde Suriye’de elde edilen kazanımları ve Mazlum Abdi’yi adeta kutsayarak, ENKS’nin de bu yapıya katılması için toplumsal baskı oluşturmaya çalışıyor. Katıldığı televizyon programlarında ve basına verdiği demeçlerde, büyük bir retorik ustası olarak dikkat çekiyor. Ancak asıl şaşırtıcı olan, üstlendiği misyon ve yüklendiği siyasal rolü. Özetle şu görüşleri savunuyor: "Suriye’de seküler/laik bir yönetim kurulması gerekiyor. Hasan el-Benna ve bu düşünceden etkilenen tüm siyasi İslamcı akımlar, felaketten başka bir şey getiremez. Devrim hükümetinin eli kirli, Kürt kanına bulaşmıştır; onlara hiçbir minnetimiz yoktur. Asıl gücümüz ve avantajımız silahımızdır, bunu asla bırakmamalıyız. Ey Yezidi Kürtler, Alevi Kürtler, Sünni Kürtler, bugün düşmana karşı birlik olma günüdür."
Şeyh Mürşid Haznewi’nin PKK ile kurduğu ilişki, karşılıklı çıkarlar üzerine kurulmuş simbiyoz bir ilişkidir. PKK, onun dini otoritesinden faydalanırken, o da PKK’nin gücünden yararlanarak Haznewi ailesinin Suriye’de dağılmaya yüz tutan potansiyel mirasını kendi lehine tahkim etmek istiyor.
Katıldığı programlardaki söylemleri ve demeçleri, PKK’ye yakın medya hesaplarında büyük bir destek ve ilgi görüyor. Seküler bakış açısını asla değiştirmeyen bu çevreler, Şeyh efendiyi adeta kutsayarak ona beklenen mehdi muamelesi yapıyor. Ancak bu durum, Suriye sahasında içine düştükleri çaresizlik sebebiyledir. Bir yanda müttefikleri İran ve Baas rejiminin Suriye’deki hezimeti, diğer yanda şimdiye kadar ‘cihadist/terörist’ olarak nitelendirip küçümsedikleri muhaliflerin devrim yaparak ülke yönetimine gelmesi, bir tarafta da Türkiye’nin tehditleri karşısında iyice sıkışan PKK/PYD için Şeyh efendinin sarığı, sakalı, cüppesi hiçbir problem teşkil etmiyor.