1. YAZARLAR

  2. Ali İhsan Karahasanoğlu

  3. “Pislik saçan kalem”i maalesef hükümet besliyor!
Ali İhsan Karahasanoğlu

Ali İhsan Karahasanoğlu

Yazarın Tüm Yazıları >

“Pislik saçan kalem”i maalesef hükümet besliyor!

10 Mayıs 2012 Perşembe 00:00A+A-

Başbakan şikayetçi..

Şikayetinde yerden göğe kadar haklı..

Bir maşa, sırf askerleri sivil idareye karşı kışkırtmak için, paşalara hakaret etmiş!

Adama baksanız, sabah akşam köpeklerin ne kadar vefalı olduklarını, ne kadar iyi dost olduklarını söyleyip anlatır. Şimdi hakaret aracı olarak kullandığı o hayvanları, insanlardan daha değerli göstermeye çalıştığı yazıları bile vardır...

Ama iş, meşru hükümete ve kanunlara saygılı subaylara hakaret etmeye gelince, “Vefalı dost” dediği “köpekler”i de hemen satıp, onları aracı kılarak, generallere tezviratta bulunuyor..

Başbakan da, “Kaleminden pislik saçıyor” diye, çok haklı bir tepki veriyor.

Veriyor da.

Başbakan’ın gösterdiği bu hassasiyeti, hükümetin diğer üyeleri niçin göstermiyorlar, anlamak mümkün değil.

“Pislik saçan kalem” neye güveniyor?

Gazetesine..

Gazetesi neye güveniyor?

Aldığı reklamlara..

Dikkat buyrun..

Satış rakamlarına değil.. Reklamlarına güveniyor.

Çünkü satış rakamları; “hazırdan yiyen o gazeteyi doyuracak boyutta” değil!

Böyle bir ortamda, Başbakan’ın “Kaleminden pislik saçıyor” dediği maşanın gazetesine, kamu kurumlarından, objektif kriterlerin üzerinde, fazladan reklam verilirse, bunu tasvip etmek mümkün müdür?

Tabii ki değildir.

Kimse söyleyeceklerimizi çarpıtmasın.

Tabii ki Hükümet, kamu görevini yürütürken, subjektif davranmamalı.

Herkese eşit mesafede olmalı.

Hatta son tartışılan hakaretlere rağmen, yine de idari tasarruflarda her gazeteye eşit mesafede olmalı.

Ama acaba öyle mi?

Buyrun, Cumhuriyet gazetesinin, kamu kurumlarından aldığı özel ilanların, bir aylık ortalamasına bakalım.

Daha önce basına yansıdı.

2011 yılı için yapılan bir hesaplamada, Cumhuriyet gazetesine kamu kurum/kuruluşlarından verilen reklamın toplamı, 20.212 sütun/cm olarak açıklandı.

Resmi rakamlardaki benzer tiraj sebebi ile; Akit gazetesi ile kıyaslayabileceğimiz bir gazete Cumhuriyet.

O zaman bakalım; Akit’e, aynı kamu kurum ve kuruluşları ne kadar reklamı uygun görmüş?

15.713 sütun/cm.

İşe bakın siz.

Adamlar sabah akşam küfrediyorlar..

Hükümetin düşmesi için, “Tehlikenin farkında mısınız”dan tutun, akla hayale gelmedik provokasyonlara aracı oluyorlar..

Generallere, sırf darbeci girişimlerde bulunmadıkları için, alçakça hakaretler savuruyorlar!

Ama, hükümetle yandaş olarak nitelenen Akit’ten daha fazla reklamı, suçladıkları kamu kurum ve kuruluşlarından alıyorlar..

Kim o; kamu kurum ve kuruluşları?

Vakıfbank, Halkbank, Emlak Konut, TOKİ, Özelleştirme İdaresi, THY, TTNet, Türk Telekom, Avea, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, TURSAB, Ziraat Bankası ve SGK.

Kamu kurum ve kuruluşlarını, daha önce basına intikal eden bir haberden aldığım için, kimse isminin geçmesinden rahatsız olmasın..

Daha başka kamu kurum/kuruluşlarını da baz alsak, benzer neticelere varacağımızdan eminim..

Başbakan, nasıl ki, “pislik saçan kalem”i deşifre ediyor..

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, paşalara hakaret eden Bekir Coşkun’a destek içeren açıklamalarına tepki veriyor..

“Pislik saçan kalem”i besleyen, onu reklamlarla destekleyen, kendisine bağlı tüm kurumlardaki bürokratları da sıgaya çekmelidir.

Kimse, “Muhtar bile olamaz” denilen Başbakan’ın, tırnakları ile kazıyarak geldiği noktada, onun söyleminin zıttına icraat sergileyememelidir.

Nasıl ki; CHP’nin, kamu kaynaklarından Cumhuriyet gazetesini ihya etmeye kalkışmasına karşı çıkıyoruz..

Nasıl ki, Çankaya Belediyesi’nin yaptığı toptan alımlarla, gazete tirajının şişirilmesine karşı çıkıyoruz...

Nasıl ki, Ergenekon klasörlerine de girdiği şekilde, CHP’li belediye kasasından yüzbinlerce lira, Cumhuriyet’e aktarılmaya çalışıldığında, bunu deşifre ediyoruz..

Kamu kurum/kuruluşlarındaki eski bürokrat kalıntılarının subjektif kriterlerle “pislik saçan kalemler”e destek faaliyetlerini de deşifre etmekten kaçınmayız.

Cumhuriyet’e, Akit’e verilen reklamın % 33 fazlasını verenler, bunun hesabını da vermelidirler..

Aynı tiraja sahip iki gazeteden birisine uygulanan ayrıcalığın hesabı, Başbakan’ın da gündeminde olmalıdır!

YENİ AKİT 

YAZIYA YORUM KAT